Peri Vadisi'nde Büyük Atlama ve Son Dua
Tunceli'de, Peri Vadisi üzerinde yapımı tamamlanan Pembelik HES Barajı Gölü altında kalacak olan Aleviler'in kutsal saydığı Hızır Gölü ve Hızır Ayağı Ziyaretleri'ne giden Tunceliler, son kez dua edip mum yaktı.
Tunceli'de, Peri Vadisi üzerinde yapımı tamamlanan Pembelik HES Barajı Gölü altında kalacak olan Aleviler'in kutsal saydığı Hızır Gölü ve Hızır Ayağı Ziyaretleri'ne giden Tunceliler, son kez dua edip mum yaktı. Tuncelili gençler de, "Büyük atlama" adı verilen etkinlik kapsamında toplu olarak Peri Çayı'na atlayarak doğanın tahrip edilmesini protesto etti.
Dünya genelinde her yıl Temmuz ayının 2'nci Pazar günü bir çok ülkedeki akarsularda yapılan ve adına "Büyük Atlama" denilen etkinlik kapsamında, insanlar toplu olarak nehirlere atlayarak, doğanın tahrip edilmesini protesto ediyor. Büyük atlama etkinliği için Tunceli'den çıkan kalabalık bir grup, Doğa Derneği öncülüğünde, Tunceli-Bingöl, Tunceli-Elazığ sınırları arasından geçen Peri Çayı'na gitti. 100 kişilik grup, burada toplu olarak Peri Çayı'na atlayarak doğanın tahrip edilmesini protesto ederken, Alevi Dedeleri de sular altında kalacak mekanlarda son duaları okudu.
ASKERLER TEL ÖRGÜLERLE BARİKAT KURUP YOL KESTİ
Nazimiye ilçesi'ne bağlı Dolluca Köyü mevkiine gelen ve yaklaşık 100 kişiden oluşan çevreci grubun önü, burada tel örgülerle barikat kuran askerler tarafından kesildi. Askerler, grubun geçişine izin vermezken, bu duruma tepki gösteren çevreci aktivist Haydar Çetinkaya, "Biz isterdik ki askerler doğayı, çevreyi ve yok edilecek olan vadilerimizi korusun ve vadilere, doğaya sahip çıksın. Ama görüyoruz ki, büyük ağaların, patronların korumalığını yapıyorlar. Patronları koruyorlar, doğaya sahip çıkmıyorlar. Bizler her şartta doğamıza kesinlikle sahip çıkacağız" dedi.
"ALEVİ İNANÇ MEKANLARI SULAR ALTINDA"
Bu bölgeden Peri Çayı'na ulaşamayan protestocu grup, geri dönerek Nazimiye tarafına geçti. Burada Aleviler'in kutsal saydığı Hızır Gölü ve Hızır Ayağı'na yakın bir bölgede, son dualarını yaptı. Okunan dua sonrası çevreci aktivist Özkan Arslan da yaptığı konuşmada, inanç yerlerinin sulara gömüldüğünü belirterek, "Peri Çayı üzerinde yapılan barajlar, inanç yerlerimizi, coğrafyamızı, topraklarımızı ve geleceğimizi sulara gömmüştür. Burası Hızır Gölü'dür ve Alevi inancında kutsal bir mekandır. Bu mekanda halkımız yıllardır adaklar adayıp, kurbanlar kesip, lokmalarını dağıtmıştır. Dara düşen, sıkıntıya giren herkes, buraya gelerek dua etmiştir. Yüzyıllardır bu ziyaretler var. Ancak çoğrafyamızı bitirmeye, bizi buralardan göç ettirmeye zorlayan HES'ler, bu kutsal mekanımızı ve bunun gibi onlarca mekanımızı yutuyor. Bizler yüz yılardır atalarımızdan bize miras kalan bu kutsallarımızı bir bir kaybediyoruz. Bizler Alevi halkı olarak bu inanç yerlerimizi korumak için yaklaşık 4 yıldır mücadele ediyoruz. Ama ne yazık ki büyük ağa, patronlar, büyük askeri güçler yığarak, kanunsuz bir şekilde topraklarımızı elimizden alıyor biz mücadelemizde asla yılmayacağız ve sonuna kadar direneceğiz. Bugün Hızır Gölü ziyareti için son duamızı yapacağız" diye konuştu.
ALEVİ DEDESİ, SON DUAYI OKUDU
Yapılan konuşmanın ardından Alevi Dedesi Veli Yıldız, Hızır Gölü için son duayı okuyarak, "Tanrım ilk önce dağa, taşa ver. İnsanlara değil. Hayvanlara ver, ormana ver, suya ver. Ondan sonra yaşayan insanlara ver. Bir şey kalırsa kapı komşuya ver, en son bana ver. Bundan daha iyi dua olur mu? Bundan daha iyi doğayı koruyan bir millet var mı? Sahip çıkalım, korkmayalım. Yarın, öbür gün bu oksijene hepimizin ihtiyacı var. Ormanlarımızı yakanların, sularımızı kesenlerin, kurutanların, doğamızı tahrip edenlerin Allah belasını versin. Ne yapalım? Tanrım sana yalvarıyoruz, bizim doğamızın yok olmasına, kutsal mekanlarımızın sular altında kalmasına izin verme. Bizlere sahip çık, bizim onlarca mekanımız sular altında kaldı. Bizler senin kulların olarak sana yalvarıyoruz; Hızır için, pirimiz için, erenlerimizin hatırı için, Hz Ali'nin güçü için, bize sahip çık ve kutsal mekanlarımızı koru" dedi.
Türkçe ve Zazaca yapılan duaların ardından kalabalık grup, doğanın tahrip edilmesini, toplu olarak Peri Çayı'na atlayarak protesto etti.
