Prof. Dr. Hacısalihoğlu: "Mehmetçik Zulme Karşı Direncin Sembolüdür"
Çanakkale zaferinin 103. yıl dönümü kapsamında düzenlenen programda konuşma yapan Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, dünyada ‘Mehmetçik’ gibi bir sıfata sahip olan başka bir ordunun olmadığını belirterek, Mehmetçiğin zulme karşı direncin sembolü olduğunu söyledi.
Çanakkale zaferinin 103. yıl dönümü kapsamında düzenlenen programda konuşma yapan Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, dünyada 'Mehmetçik' gibi bir sıfata sahip olan başka bir ordunun olmadığını belirterek, Mehmetçiğin zulme karşı direncin sembolü olduğunu söyledi.
Çanakkale zaferinin 103. yıl dönümü nedeniyle İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi'nde bir anma töreni düzenlendi. Törene İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu'nun yanı sıra, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Konuşmasında Çanakkale ruhunun 103 yıldır hiç kaybolmadığına vurgu yapan Rektör Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Çanakkale yaşayan bir ruh aslında. Hiç eksilmediğinin farkındasınız değil mi? 18 Mart günü Afrin gerçeğiyle bir kez daha bu ruhun nasıl yaşadığını hepimiz gördük" dedi. Çanakkale Savaşı'nın tarihe not düşülecek birçok sonucu olduğunun altını çizen Prof. Dr. Hacısalihoğlu şöyle konuştu: "Çanakkale uluslararası ilişkiler açısından çok önemli bir tarihi dönemeç. Bütün bunlar bir yana aslında birçok ilkin ve dünya tarihine işlenecek birçok öncelikli birikimin, değerin, her şeyden önce bir haklılığın yeri. Yani haklıysan korkma hak seni korur sözünün aslında tecelli ettiği yer. İşgale karşı kendi topraklarını, değerini, medeniyetini koruma bilincinin aslında tohumlandığı yer. Mehmetçiğin müstesna bir kimlik olduğunun bir kez daha tarihe nakşedildiği yer."
"Mehmetçik zulme karşı direncin sembolü"
Dünyada devletlerin orduları ve askerleri olduğunu ancak 'Mehmetçik' gibi bir sıfata sahip başka bir ordunun olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Hacısalihoğlu şöyle devam etti: "Türk askerine Mehmetçik denilmesinin özel bir önemi vardır. Mehmetçik mazlumdan yanadır, Mehmetçik; inancın, kararlılığın, direncin simgesidir, peygamber ocağıdır, dolayısıyla zulme karşı direnenin temsilidir. O yüzden Çanakkale aynı zamanda Mehmetçik sıfatının da nakşedildiği yerdir. Yarbay Mustafa Kemal'in Gazi Mustafa Kemal Atatürk yolunu açan yerin adıdır Çanakkale. Milli mücadelenin emperyalizme karşı, sömürgeciliğe karşı bu büyük milletin inançla kararlılıkla kurduğu o Kuvayı Milliye'nin ilk tohumlarının ekildiği yerdir Çanakkale. "
"Sömürgeci damar eksilmedi"
Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu konuşmasında, dünyada sınırlarıyla yetinmeyip gücüne dayanarak sürekli sınırlarının ötesiyle uğraşan emperyalist güçlerin varlığına değinerek, "Ne işleri var Suriye'de, ne işleri var Libya'da Irak'ta?" diye sordu. Türkiye'nin, sömürgeci damar eksilmediği sürece, bulunduğu coğrafi konumun değişmediği sürece her zaman önemli bir ülke olmayı sürdüreceğini kaydeden Prof. Dr. Hacısalihoğlu şunları söyledi: "Bu coğrafyadan doğabilecek bir güç ürkütüyor. Çünkü biliyorlar ki doğabilecek bir güç tarihi tetikliyor. Tarihte yarım kalmış ne kadar denklem varsa harekete geçme riski doğuruyor. Çünkü geride büyük bir imparatorluk varisi var. Çanakkale yaşayan bir ruhtur ve Afrin'de bu ruh ayağa kalkmıştır. Türk silahlı kuvvetleri Afrin'de vatan savunmasındadır. Bu sürecektir, millet bunun farkına varmıştır ve o yüzden cepheye yollarken tıpkı Çanakkale'ye yollar gibi yollamıştır evlatlarını."
"Ordumuz Afrin'de anavatanı için savaşıyor"
Çanakkale Zaferi Anma Programı'nda İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yılmaz Tezcan da "Çanakkale'den Afrin'e Vatan Savunma Ruhu" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Konuşmasına "Dün: 1915 Çanakkale Muharebeleri, 1922 Sakarya Meydan Muharebesi, 30 Ağustos 1922 Dumlupınar Muharebesi, 1950 Kore savaşı, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı, 15 Temmuz 2016 FETÖ darbesini durduran ordu ve Türk milleti" diye başlayan Yrd. Doç. Dr. Yılmaz Tezcan şöyle devam etti: "Dün zaferden zafere koşmuş Türk milletinin ordusu bugün Afrin'de anavatanı ve Türk milletini korumak için savaşıyor. Gencecik yaşta yaşamaya doymadan hayatını kaybediyor. Dün vatanları için şehit oldular, en kıymetli varlığı canını vatan için feda edenler şehadet rütbesiyle ödüllendirilmektedir. Çünkü artık onlar ölümsüzdür. Dünyadaki hiçbir ülkede bulunmayan, sadece bize has en büyük savunma gücü budur. Dün şehit oldular. Yozgat, Eskişehir, Elazığ, Kırım dahil coğrafyanın her tarafından koşarak Çanakkale'ye geldiler ve isimleri taşlarda yerini aldı. 55 bin 127 ismi geçen şehitler bugün bizlere ruhlarıyla güç veriyorlar."
"O ruh Afrin'de savaş kazandı"
Çanakkale ruhunun Afrin'de de kendisini gösterdiğinin altını çizen Yrd. Doç. Dr. Yılmaz Tezcan, "O ruh, o güç Afrin'de dünyanın en güçlüsü olduğunu zanneden ülkeyi dize getiriyor ve Afrin savaşını kazanıyor. 1984-2016 arasındaki 32 yıllık terörle mücadelede binlerce şehit verdik. 15 Temmuz 2016 FETÖ darbesini yine Çanakkale ruhu ile şehitler vererek durdurduk. 173'ü sivil 240 şehit millet size sonsuz defa hakkını helal ediyor. Bugün ise Afrin'deyiz. 1915-2018 103 yıldan beri peşimizdeler, yine geldiler" diye konuştu.
Konuşmaların ardından program "Kahramanlar için Anadolu Ezgileri" konseri ile devam etti. - İSTANBUL
