Prof. Dr. Sönmez: Bunlar 50 Yıllık Sarıkamış Sevdamı Belgeleyen Fotoğraflar
Sarıkamış Dayanışma Derneği Kurucu Başkanı ve Kalp Cerrahı Prof.Dr. Bingür Sönmez, Sarıkamış şehitleri uğrunda geçen 50 yılı iki fotoğrafla belgeledi.
Sarıkamış Dayanışma Derneği Kurucu Başkanı ve Kalp Cerrahı Prof.Dr. Bingür Sönmez, Sarıkamış şehitleri uğrunda geçen 50 yılı iki fotoğrafla belgeledi.
Prof.Dr. Bingür Sönmez, 9'uncu Kolorduya bağlı birliklerin 1914'te kullandığı top yolu yürüyüş etkinliğine katıldıktan sonra gittiği Sarıkamış'ın Gaziler Meydanında 24 Temmuz 2014 günü Sarıkamış Belediye eski Başkanı İlhan Özbilen'in tabancasından çıkan iki kurşunla kolundan ve bacağından yaralandı. Kars Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Özbilen, 'Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs', yeğeni Özcan Taş ise, 'Kasten öldürmeye teşebbüs suçuna yardım etmek' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanırken, 21 Temmuz 2015 tarihinde tahliye edildi.
Ortaokul öğrencisi olarak Sarıkamış şehitliğinde düzenlenen bir törende şiir okurken çekilen siyah/ beyaz fotoğrafı, dinmeyen Sarıkamış sevdası için başlangıç olarak kabul eden Prof.Dr. Bingür Sönmez, bu sevda uğruna kendisine 2 kurşun sıkıldığını söyledi. Şehitlik önünde son fotoğrafının saldırıya uğramadan yarım saat önce çekildiğine dikkati çeken Prof.Dr. Sönmez, 'Sarıkamış Şehitleri Gönüllüleri' sitesinde düşüncelerini şöyle açıkladı:
"1964 yılında Sarıkamış Şehitliğinde bir anma töreninde şiir okuyarak başladığım 'Sarıkamış Şehitlerine hizmet görevim' 2014 yılının 24 Ağustos günü dramatik bir şekilde noktalandı. Yüzde 100 ölümcül bir suikast şehitlerin himmeti ile yaralanma şeklinde atlatıldı. O kasabada doğan ve çocukluğu vurulduğu meydanda koşup oynayarak geçen birisi olarak beni vuran şahsa veya ben kanlar içinde yatarken bana tekme vuran gence kızmıyorum. Ben tüm Sarıkamış'a gönül koyuyorum. 20 bin nüfuslu Sarıkamış'ta aylarca dolaşıp 'Dr. Bingür'ü Sarıkamış Meydanında vuracağım' diyen bir meczubun önüne çıkacak bir aksakal, bir aklıselim, bir hatırı sayılacak kimse, bir devlet ileri geleni yok muydu? İlgili davada kamuya güvenerek avukatlarım 'yöreye jest olsun' diye davadan çekildiler. Bir ay önce de 'taammüden adam öldürmeye tam teşebbüsten yargılanan' sanıklar nöbetçi mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmaya bırakıldı. Bugün tam bir yıl oluyor. Gerçek hakimlerin adaletin aldığı yarayı düzeltmesini bekliyoruz. Benim bedenime giren 2 kurşun, 1964 yılından beri üstlendiğim görevin son noktası olmuştur. Tüm şehitlerin ruhu şad olsun, tüm hizmetlerim şehitlere helal olsun, onlar da bizlere haklarının helal etsinler." - Erzurum
