Prof. Korur ve Gazeteci Önderoğlu Hakim Karşısına Çıktı
Haber - Kamera Hayati KILIÇ - Ümit TÜRK, İstanbul DHANöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyasına katılarak dayanışma içinde bulundukları Özgür Gündem Gazetesi nin bir günlük yayın yönetmenliğini üstlenen, söz konusu nüshada yer alan bazı yazı ve haber içeriklerinde Suç işlemeye alenen...
Haber - Kamera Hayati KILIÇ - Ümit TÜRK, İstanbul DHA
Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyasına katılarak dayanışma içinde bulundukları Özgür Gündem Gazetesi nin bir günlük yayın yönetmenliğini üstlenen, söz konusu nüshada yer alan bazı yazı ve haber içeriklerinde Suç işlemeye alenen tahrik etme, Suçu ve suçluyu övmek ve Örgüt propagandası yapmak suçlarınının işlediği gerekçesiyle haklarında 14.5'ar yıl hapis istemiyle dava açılan Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı (TİHV) ve Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Rasime Şebnem Korur ve Gazeteci Erol Önderoğlu hakim karşısına çıktı.
SANIKLARI 15 AVUKAT SAVUNUYOR
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya, soruşturma aşamasında tutuklanarak 10 gün cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Rasime Şebnem Korur ve Gazeteci Erol Önderoğlu katıldı. Diğer sanıklar Ahmet Aziz Nesin ve İnan Kızılkaya duruşmaya gelmedi. Sanıkları savunmak için 15 avukat duruşmada hazır bulundu.
KORUR KENDİMİ SUÇLU KABUL ETMİYORUM
Prof. Rasime Şebnem Korur 10 bin lira aylık gelirinin olduğunu beyan etti. Prof. Korur yaptığı yazılı savunmasında suçlamaları kabul etmeyerek hakkımda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmiyorum. Kendimi suçlu kabul etmiyorum dedi.
Aylık gelirinin 6 bin lira olduğunu beyan eden gazeteci Erol Önderoğlu verdiği yazılı savunmasında, gazeteye destek olmak amacıyla bir günlük nöbete katıldığını belirterek, suçlamaları ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmedi.
DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, CMK 193 ve 223. maddedeki şartlar oluşmadığından bazı sanık savunmaları alınmadığından avukatların beraat kararı talebini reddetti. Sanık Ahmet Aziz Nesin'in avukatı tarafından yurt dışında olduğu bildirilmesi üzerine, Nesin'i mazeretli kabul eden mahkeme, başka suçtan tutuklu sanık İnan Kızılkaya'nın diğer duruşmada hazır edilmesi için cezaevine yazı yazılmasına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
SANIKLARIN 14,5 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR
Rasime Şebnem Korur, Erol Önderoğlu İnan Kızılkaya ve Ahmet Aziz Nesin'in Suç işlemeye alenen tahrik etme, Suçu ve suçluyu övmek ve Örgüt propagandası yapmak suçlarından 2 yıldan 14,5 yıla kadar ayrı ayrı hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA YAPTILAR
Duruşma öncesi Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan, aralarında uluslararası gazetecilik örgütlerinin temsilcileri ile sağlık örgütü temsilcilerinin bulunduğu topluluk açıklama yaptı.
HER ZAMAN HAKİKATİN PEŞİNDEYDİK
Burada konuşan davanın sanıklarından Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Rasime Şebnem Korur, Türkiye'de maalesef, bu duruşmayla birlikte insan hakları mücadelesi yargılanıyor. Umarım bu günleri geçirebiliriz. Şu anda uluslararası bir dayanışma içindeyiz. Dileriz ki basın emekçileri, özgürce her haberi yapabilir durumda olsunlar. Halkların haber alma hakkını koruyabilsinler. Çünkü Türkiye'de
bir süredir algı operasyonlarıyla haber alma hakkı ortadan kaldırılmış durumda ve insanlar gerçeğe ulaşamıyorlar. Biz insan hakları savunucuları her zaman hakikatin peşindeydik. Peşinde olmaya devam edeceğiz diye konuştu.
KAMUOYU GÖREBİLİRSE, SANIKLIĞIMIZ HİÇ ÖNEMLİ DEĞİL
Erol Önderoğlu da, Türkiye'de insan hakları savunucularının karşılaştıkları baskılar karşısında bugün kendisini bir sanık gibi hissetmediğini belirterek, 15 yıl hapisle yargılanacak herhangi bir faaliyet içerisinde bulunmadım. Hayatım ve kariyerim boyunca da herhangi bir yasadışı örgütün de propagandasını yapmadım. Yapmak isteseydim de yaptığım binlerce haberle bu amaca ulaşırdım dedi. Türkiye'de genel anlamda eleştiri özgürlüğünü olmadığını dile getiren Önderoğlu, Hak savunucuların da resmi ideolojinin dışında bir şey söylemek istedikleri zaman hapis tehditiyle karşılaştığını düşünüyorum. Dolaysıyla bugün kamuoyu bizim bugün yargılanan dört kişi etrafında bu tehditlerin yaygınlığını anlayabilir ve görebilirse bizim sanıklığımız hiç önemli değil diye konuştu.