VAN PUT MAĞARALARI'NIN DUVARLARINDAKİ FİGÜRLER İNCELENİYOR
VAN Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ndeki (YYÜ) bilim insanları, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izniyle Gürpınar ilçesinde arkeolojik yüzey araştırmasına başladı.
VAN Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ndeki (YYÜ) bilim insanları, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izniyle Gürpınar ilçesinde arkeolojik yüzey araştırmasına başladı. Çalışmalara ilk olarak Gürpınar ilçesine bağlı Yedisalkım köyü yakınlarında bulunan ve duvarlarındaki figürler ile dikkati çeken Put Mağaraları'nda başlayan ekip, incelemelerde bulundu.
YYÜ Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu başkanlığındaki arkeolog ve antropologlardan oluşan 10 kişilik ekip ile Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izniyle Gürpınar ilçesinde arkeolojik yüzey araştırmasına başladı. Çalışmalar, Gürpınar ilçesine 56 kilometre uzaklıkta bulunan Yedisalkım Mahallesi'nden başlandı. Yüksek noktalarda bulunan mağaralara zorlu bir yolculuğun ardından ulaşan ekipler, Başet Kanyonu'nda yer alan Put Mağaraları duvarlarındaki figürleri inceledi. Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, mahallenin eski çağlardan beri süregelen insanoğlunun geçmişine ışık tutacak ve tanıklık etmiş mağaraların bulunduğunu söyledi.
Bölgedeki 2 mağaranın giriş kısmındaki kayalar üzerine kırmızı aşı boyasıyla çizilmiş çeşitli insan ve hayvan figürleri bulunduğunu resimlerde stilize edilmiş insan ve hayvan figürü, avda uygulanan tuzak figürü, güneş sembolü, tanrıça figürlerinin yer aldığını belirten Prof. Dr. Çavuşoğlu, Buradaki kaya resimlerinin tarihlendirilmesi genellikle boyalı figürler üzerinden yapılarak erken dönemlere yani mezolitik ve neolik dönemlere tarihlendirilmiştir. Ancak mağara içinde ve çevresinde yapmış olduğumuz yüzey araştırmasında seramik kalıntıları tespit ettik. Bu kanyonun içinde irili ufaklı olmak üzere 10'nun üzerinde mağara bulunmaktadır. Kaya resimli mağaraların hemen yakında 5 nolu olarak adlandırdığımız mağaranın içinde kültür tabakalarının olduğunu tespit ettik dedi.
Bölgede kaçak kazılarında yapıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, şöyle konuştu Bu mağaranın içinde kaçak kazılarla çukurlardan yüzeye çıkartılmış erken tunç ve demir çağlarına ait seramik kalıntıları gözlemlendi. Hem 'Kızların Mağarası' olarak adlandırılan bölümün alt kısımlarında ele geçen seramik parçaları hem de 5 nolu diye adlandırdığımız mağara içinde ele geçen seramik kalıntıları, buradaki yaşamın tunç çağlarından itibaren kullanıldığını göstermiştir. Bu mağaraları kullanan topluluklar muhtemelen göçebe hayvancılık yapmış olmalıydı. Boya resimleri olarak bezenen mağalar ise daha çok dinsel törenlerin yapıldığı alanlar olarak kullanılmış gibi. Çünkü herkesin rahatça çıkabileceği bir yer değil. Araştırmalarımız devam ediyor. Ama şimdilik elde edilen arkeolojik veriler, mağaralarda insan yaşamının erken tunç çağdan önceye gitmemektedir. Dolayısıyla günümüzden yaklaşık 5 bin yıl öncesi kullanılmış olduğunu göstermektedir. Ayrıca gecen yıl keşfedilen Bitlis'in Adilcevaz ilçesinde Alihger Dağı'ndaki mağarada bulunan kaya resimleriyle Yedisalkım (Put) köyündeki kaya resimleri benzerlik gösteriyor
Yazının oluşması ve icadından önceki çağlarda insanların genellikle kayalar üstüne ve mağaralara çeşitli yöntemlerle işledikleri resimlerle, birbirleri ile iletişim kurduklarını belirten Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, bunlarında bir bakıma insanlığın ilk görsel izleri olarak kabul edildiğini söyledi. Bunların özellikle Doğu Anadolu bölgesinde yoğun olduğunu anlatan Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, Kaya resimleri Erzurum, Kars, Ağrı, Hakkari ve Van bölgesinde yoğunlaşmaktadır. Bunların içerisinde kaya resmi acısından özellikle Van-Hakkari sınırları içinde kalan Tirşin yaylası yoğunluk arz etmektedir. Ayrıca Yedisalkım (Put) Mahallesi'nde Kaya resimleri özel bir yeri bulunmaktadır. Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki önemli arkeolojik veri olarak kaya resimleri tipolojik, teknik, stilistik ve sembolizm acısından yeniden ele alınmasına ihtiyaç vardır. Mağaralarda bulunan kaya resimleri arkeolojik kalıntılar ile birlikte yeniden değerlendirilmesi bu yüzey araştırmasıyla anlaşılmıştır diye konuştu.