Ramazanda ızgarayı bırakın tencere yemeğine dönün
Ramazanda ızgarayı bırakın tencere yemeğine dönünİlknur SARGUT-İSTANBUL, (DHA)- Ramazan ayı bugün itibariyle başladı.
Ramazanda ızgarayı bırakın tencere yemeğine dönün
İlknur SARGUT-İSTANBUL, (DHA)- Ramazan ayı bugün itibariyle başladı. Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını, bağışıklık sisteminin insan vücudu üzerindeki etkisini gündeme getirdi. Bağışıklığı düşürmeden ramazan ayını sağlıklı bir şekilde geçirmenin önemine değinen Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, ızgarayı bırakın tencere yemeğine dönün uyarısında bulundu.
Bağışıklık sisteminin anne karnında oluşmaya başladığını belirten İstinye Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, 'Kişi anne sütünü en az 6 ay aldıysa, bebeğini eğer sezaryenle değil de vajinal yolla dünyaya getirdiyse kişinin bağışıklığının temelleri doğru atılıyor. Bundan sonrası dönemde ise çocukluk çağındaki beslenme önem taşıyor. Bu da immün sistemin oluşumunu etkiliyor. Erişkinlik ve erginlikte yiyip içtiğimiz gıdalar bugün bizim bağışıklık sistemimizi yapılandırıyor. Bugünkü bağışıklık sistemi için geçmişe bakacağız. Şimdiye kadar çok kilo alıp vermediyseniz, gereksiz yere karın doyurmak için sağlıksız gıdalarla sağlıksız bir beslenme yapmasıysanız bugün immün sistem olarak iyi yerdesiniz' dedi.
VÜCUT SİSTEMİNİZİ İYİ ÇALIŞTIRMANIZ İÇİN BİR FIRSAT
Bu yıl ramazan ayının koronavirüs salgınıyla aynı döneme denk geldiğini ifade eden Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, 'Günümüze kadar işler çok abartılmıştı. Koronavirüs bizi doğrulara yöneltti. İmmün sistemin ayakta durması oruçla o kadar özdeş ki bunun değerini beslenmeciler iyi bilir. Mide, bağırsak, dolaşım sisteminin 16 saatlik bir süre boyunca dinlenmesi de sağlığın başka bir göstergesi. 11 ay boyunca yanlış çalışan bu sistemi şu bir aylık sürede daha iyi çalıştırabilirsiniz' diye konuştu.
'SAHURUN KAHVALTI ÖĞÜNÜ OLDUĞUNU UNUTMAYIN'
Sahuru bir kahvaltı öğünü olarak görüp sahurda kahvaltılıktan zengin bir beslenme planı oluşturulmasını söyleyen Prof. Dr. Elmacıoğlu şu uyarılarda bulundu:
'En ucuz, güzel ve kaliteli protein kaynağı yumurta, sahur sofrasında mutlaka olmalıdır. Sahurda yumurtadan vazgeçmeyin ancak vücut kan yağı yüksek olan kişiler haftada en fazla 3-4 tane yemelidir. Ancak herhangi bir sorunu olmayanlar her sahurda en az bir yumurta yesinler. Tüketilecek peynirinse salamura edilmiş en az 6 ay dinlenmiş ve ambalajlı olmasına dikkat edin. Şu dönemde nereden alındığı ambalajı belli olmayan ürünler gıda enfeksiyonlarına neden olacaktır. Yumurta, beyaz peynir, siyah zeytin tüketin. Zeytinyağı hücreyi tamir eden bir yağ. Tuzlu zeytinleri biraz suda bekleterek tüketin. Domates, salatalık gibi sebze fiyatları bu dönemde biraz daha ucuzluyor. 1 bağ maydanoz tüketilebilir. Bütün yeşillikleri sahur sofrasında kullanın. Ekmek olarak tam buğday ekmeğini tercih bedin. Ispanaklı ya da pırasalı börek tercih edebilirsiniz, patates kullanmayın. Yanında da dilediğiniz kadar çay için. Suyu ise daha çok iftar ve sahur arasındaki sürede tüketin. Bunun yanı sıra sahurda tüketilecek bir bardak süt de kişiyi tok tutmaya destek olacaktır. Yağsız tavada yapacağınız omlet de gayet faydalıdır.'
'SALATA VE YOĞURDU İFTAR SOFRANIZDAN EKSİK ETMEYİN'
Ramazanda beslenmeye yeni başlık açılması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Elmacıoğlu, iftar öğününde tüketilecek sulu bir sebze yemeğinin vücuda faydalı olacağına dikkat çekti. Elmacıoğlu, 'İftarda sulu yemek, tencere yemeği yiyin. Ben kesinlikle ızgara sebze, et, tavuk gibi yemekleri önermiyorum. İftar sofrası sahurdan daha az ürünün olduğu bir sofra olmalı. İftar sofranızda kahvaltılıklar yer alsın. Tuzsuz zeytin, biraz peynir ile hafif bir kahvaltı yapın. Yarım porsiyon çorba ve avuç içi kadar pide tüketin. Bunları tükettikten sonra 20 dakika yarım saat kadar dinlen. O dinlenmenin ardından ise sulu yemek tüket muhakkak tencere yemeğin olsun. Yaptığın köfte yemeğinin içine de bir sebze ekle. Evde hazırladığınız erişte makarnası da sizin için karbonhidrat olacaktır. Ama iftarda olmazsa olmaz iki ürünün var birincisi salata, ikincisi ise yoğurt. Şu söylediğim menü bağışıklık sistemin için olmazsa olmaz' ifadelerini kullandı.
'VİTAMİN TAKVİYESİ KULLANMAYIN DOĞAL BESLENİN'
Vitamin takviyesi alınmasını önermediğini söyleyen Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, limon kullanılarak yapılacak içeceğin vücudu koruyacağını belirtti. Elmacıoğlu, 'Ramazanda şekerin az kullanılmasını ama kesinlikle uzak durulmaması gerekir. Evinde 3 tane limonu sık, 1.5 litrelik suyun içerisine sık, kabuklarını da rendele. Buna çok az da bir şeker ekle. Az şekerli bir komposto ve hoşaf da yapabilirsiniz. Az şekerle yapılacak güllacı da küçük bir dilim tüketebilirsiniz. Vitamin takviyesi almayı önermiyorum. Önce yaşantınızı değiştirin, mümkün olduğunca kendine iyi bakın. İyi beslenmeyi bilmez yanlış beslenirseniz dışardan alacağın vitaminin hiçbir faydası olmaz. Dışardan alınacak vitaminler vücut sistemine zarar verecektir' uyarısında bulundu.