Haberler

Raylı Sistemlerde Bakım Çağrısı: Prof. Dr. Ilıcalı'dan Uyarılar

Güncelleme:
Abone Ol

İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaştırma Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, raylı sistemlerde yapılacak periyodik bakımların önemine dikkat çekerek, bu bakım işlemlerinin aksamasının vatandaşları mağdur edeceğini vurguladı. İstanbul'daki toplu ulaşımda deniz taşımacılığının payının artırılması ve mevcut sistemlerin kapasitesinin genişletilmesi gerektiğini belirtirken, raylı sistem ağlarının en az 1000 kilometreye çıkartılması gerektiğini ifade etti.

İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaştırma Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, raylı sistemlerde bakımların süresinde ve titizlikle yapılmadığı takdirde vatandaşların mağdur olacağını söyledi.

Ilıcalı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'da yaya yolculuklarla birlikte ortalama 30 milyonun üzerinde bir hareketliliğin yaşandığını belirtti.

Resmi kurumlardan edindiği hafta içi bir günün verisini paylaşan Ilıcalı, "Dün 7 milyon 376 bin 120 yolculuk olmuş. Bunun 125 bin 180'i deniz taşımacılığı, 3 milyon 227 bin 740'ı lastik tekerli dediğimiz İETT otobüsleriyle, 821 bin 557'si metrobüsle, 3 milyon 201 bin 97'si ise raylı sistemlerle gerçekleştirilmiş. Deniz ulaşımının payının oldukça düşük olduğunu görüyoruz." dedi.

Deniz ulaşımının payının özendirilerek artırılması gerektiğini ifade eden Ilıcalı, insanların özel araçlarını bırakarak toplu ulaşıma yönelmesi için kalitenin, konforun ve kapasitenin artırılması gerektiğini vurguladı.

Gelişmiş ülkelerde 2 kişiye bir özel araç düşmesine rağmen toplu ulaşım kullanımının daha yaygın olduğunu söyleyen Ilıcalı, İstanbul'daki trafiğin en önemli sebebinin, yollarda yüzde 85-90'a varan özel araç yolculuğu olduğunu, bu nedenle taksi, otobüs ve minibüs gibi araçların hızlarının saatte 10 kilometreye kadar düştüğünü belirtti.

"En az 1000 kilometre raylı sisteme ihtiyaç var"

Hızın metrobüste 35 kilometre, metrolarda ise 40 kilometre olduğunu aktaran Ilıcalı, "En az 1000 kilometre uzunluğunda raylı sisteme ihtiyaç duyuluyor ancak şu anda bunun üçte birinden biraz fazlası var. Burada da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın yaptığı çok önemli projeler var. Mesela yakın zamanda açılacak olan Halkalı-İstanbul Havalimanı hattı ki Türkiye'nin en uzun metro hattı olacak. Bunlara karşın hem metro ağının genişletilmesi hem de diğer sistemlerin kapasitesinin arttırılması lazım." ifadelerini kullandı.

İstanbul'da üzerinde en çok durulması gereken toplu ulaşım sistemlerinden birinin "metrobüs" olduğunu dile getiren Ilıcalı, "Metrobüste konforun yanında güvenlik de düşüyor. Sürücü marifetli olduğu için geçtiğimiz aylarda olduğu gibi ölümlü, yaralanmalı kazalar olabiliyor. Metrobüsün kapasite artırımına da ihtiyacı var. Üniversite olarak, olduğu yerde lastik tekerli metroya çevirmek için proje hazırladık. Sürücü hatalarını ortadan kaldırmak için de araçlar otonom hale getirilebilir. Ayrıca metrobüse yayaların ulaşmalarında da sıkıntılar oluyor. Yürüyen merdivenlerin, asansörlerin bazı duraklarda olmaması, olanlarda da arızalar özellikle engelli ve yaşlı yolcular için sorun oluşturuyor." diye konuştu.

Ilıcalı, raylı sistemlerde yaşanabilecek sorunlara ilişkin de şunları söyledi:

"Raylı sistem ağlarında kullanılan ekipmanların periyodik bakımları son derece önemli. Belli bir hizmet ömrünü doldurduktan sonra yenilenmeleri gerekiyor. Bunların bakım çalışmalarının çok titiz bir şekilde yapılması lazım. Periyodik ve diğer ağır bakımları süresinde yapmadığımız zaman vatandaş mağdur olacak. Özellikle de yaşlı ve engelli vatandaşımız çok olumsuz bir şekilde etkilenmiş olacak."

"Bir şeridi toplu ulaşım araçlarına ayırabiliriz"

Raylı sistemle entegreli olarak otobüslerin kapasite ve sefer sürelerinin de artırılması gerektiğini belirten Ilıcalı, özel araç yolcularının toplu ulaşıma çekilmesi halinde yollardaki trafiğin azalacağına işaret etti.

İstanbul'da trafiğin pik saatlerinin giderek arttığına dikkati çeken Ilıcalı, "İstanbul'da artık gece gündüz her gün zirve saat. Eskiden sabahları ve akşamüzeri bir zirve saat vardı. Şimdi 7 gün 24 saat trafik yoğunluğu var. Yolların kapasitesinin üzerinde araç var. Çok şeritli yollarda bir şeridi, sadece bir çizgiyle metrobüs gibi toplu ulaşım araçlarına ayırabiliriz. Buradan otobüs geçsin, minibüs geçsin, ticari taksi geçsin, hatta üç yolcudan fazla olan otomobil geçsin. Denetimi EDS ile sağlanabilir. Eğer toplu ulaşmaya bir şerit ayırırsak yol hızını ikiye katlarız. Hem konforu artar hem yeniden sanki bir iki misli daha araç almış gibi kapasiteyi artırmış oluruz." değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Ilıcalı, ayrıca şu önerilerde bulundu:

"Boşu boşuna yakılan yakıt var. Havayı, çevreyi, insan sağlığını etkileyen olumsuz bir durum var. Bunların düzeltilmesinin yolu yapılacak yeni planlamalardan, yeni ilave toplu ulaşım araçlarından, yeni geçici düzenlemelerden geçer. Tek çözüm 1000 kilometrenin üzerinde metro değil. Bugün de yapılacak işler var. Mevcut yolların kapasitesini artıracak adımlar atılabilir. Sinyalizasyon sistemlerinin çoğu eski. Daha akıllı, ileri teknolojide sinyalize sistemlere geçilebilir. Her geçen gün ulaşım talebi artıyor. Buna karşılık kapasite aynı olursa trafikte çektiğimiz eziyet daha da artacaktır."

Kaynak: AA / Güncel

Mustafa Ilıcalı istanbul Güncel Ulaşım Çevre Yaşam Ulaşım Çevre Yaşam Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title