Rekortmen Turşucunun"Probiyotikli Turşuları"Na İlgi
Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde, çeşitli bitkilerden yaptığı bin 65 çeşit "probiyotikli turşu" ile Guinness Rekorlar Kitabı'na giren emekli kimya mühendisi Mustafa Koca, ürünlerini başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere Türkiye'nin birçok yerine gönderiyor.
CANAN TÜKELAY - Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde, çeşitli bitkilerden yaptığı bin 65 çeşit "probiyotikli turşu" ile Guinness Rekorlar Kitabı'na giren emekli kimya mühendisi Mustafa Koca, ürünlerini başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere Türkiye'nin birçok yerine gönderiyor.
Ürünlerinin "Simbiyotik" adıyla patentini de alan Koca, bin 100'e çıkardığı turşu çeşidinde 2 bine ulaşmayı hedefliyor.
Koca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzun çalışmalar sonucu elde ettiği ürünün patentini aldığını söyledi.
Farklı bitkilerden probiyotik içeren turşu yaparak sayıyı artırmaya devam ettiğini belirten Koca, şöyle devam etti:
"Probiyotik, insan vücudunda yaşayan faydalı bakterilerdir. Prebiyotik de insan vücudunda metabolizma faaliyetlerinin verimli hale getirilmesinde rol alan enzimler, vitaminler ve minerallerden oluşur. Simbiyotik ise probiyotikler ve prebiyotiklerden oluşan bir karışımdır. Bin 65 çeşit probiyotik ile Guinness Rekorlar Kitabı'na girmiştim. Şu anda bu sayı bin 100'ü geçti. Önümüzdeki yıl 2 binleri bulacağız."
Ürünün yoğun ilgi gördüğünü, Türkiye geneline bayiler aracılığıyla ulaştıklarını anlatan Koca, "İstanbul'da 6 bayimiz var. İzmir, Mersin, Ankara, Antalya, Isparta ve Burdur başta olmak üzere her yere gönderiyoruz. İnternet sitesinden de satış yapıyoruz. Dinar ilçesinden geçen tur otobüsleri uğruyor, insanlar iş yerimizi geziyor, alışveriş yapıyor." diye konuştu.
"Bitkinin önce probiyotiğini elde ediyoruz"
Koca, insanların tükettiği bitki sayısının 70 civarında olduğunu, kendisinin binin üzerinde bitkiden ürün elde ettiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Keçiler doğada en yararlı bitkileri seçer. Gojiberi, yapışkan andız otu, çiriş, gilaburu, bitkilerin üzerinde bulunan küsküt, canavar otu, aklınıza ne geliyorsa, keçilerin yediği doğal ortamdaki her türlü bitkiyi kullanıyoruz. Bitkinin önce probiyotiğini elde ediyoruz. Sonra onun besin ortamını hazırlıyoruz. Oksijensiz fermantasyon yöntemiyle ayrıştırıp, yapılarındaki tüm enzim, vitamin ve mineralleri elde ediyoruz. Hepsini bir araya getirip 'simbiyotik' ürünü üretiyoruz."
"Ülkemiz, dünyanın en zengin ikinci florasına sahip"
Türkiye'nin çok zengin bir floraya sahip olduğuna dikkati çeken Koca, "Örneğin Ayder Yaylası'nda bal yapan bir arının kovanında ortalama 3 bin çeşit bitkinin poleninin olduğunu biliyoruz. Afyonkarahisar'daki Kumalar Yaylası'nda bitki çeşitliliği 300, Toroslar'da ise 600 civarında. Ülkemiz, dünyanın en zengin ikinci florasına sahip." ifadelerini kullandı.
Probiyotiklerin çiğ gıdalardan alınması halinde insan vücuduna daha yararlı olduğunu vurgulayan Koca, şunları kaydetti:
"Bilim insanlarının yaptığı son araştırmalarda mutluluk hormonun yüzde 95'inin bağırsaklarda salgılandığı ortaya konulmuştu. Biz mutlu insanlar görmek istiyoruz. O yüzden insanların önce bağırsak florasını zenginleştirmeye çalışıyoruz."
