Resim sevdalısı "Necati Dede"nin bahçesi sergi salonu gibi
Balıkesir'in Manyas ilçesinde, 12 yıl önce mide kanserine yakalanınca resim yapmaya başlayan ve hastalığı atlattıktan sonra da hobisini sürdüren 83 yaşındaki Necati Yiğit'in evinin bahçesi sergi salonunu andırıyor.
Balıkesir'in Manyas ilçesinde, 12 yıl önce mide kanserine yakalanınca resim yapmaya başlayan ve hastalığı atlattıktan sonra da hobisini sürdüren 83 yaşındaki Necati Yiğit'in evinin bahçesi sergi salonunu andırıyor.
İlçeye bağlı kırsal Kocagöl Mahallesi'nde yaşayan Yiğit, 2007 yılında mide kanserine yakalandığını öğrendi.
Hastalığının ilk günlerinde bir nevi rehabilite olmak amacıyla kağıda ve tahtadan yaptığı tablolara yağlı boya resimler çizmeye başlayan Yiğit, yaklaşık 6 ayda tedavi sürecini atlatıp sağlığına yeniden kavuştuktan sonra da bu hobisine devam etti.
Genellikle hayvan figürleri çizen Yiğit, resimlerini ziyaretçilerine evinin bahçesinde sergiliyor.
Necati Yiğit, AA muhabirine, resim tutkusunun Edirne'deki Selimiye Camisini gördükten sonra başladığını söyledi.
İlk olarak bu caminin resmini yaptığını belirten Yiğit, "Evimde kendi kendime resim yapmaya başladım. Mavi, kırmızı, yeşil, beyaz renklerini kullandım. Yapacağım resimleri önce bir kağıda çiziyorum, daha sonra yağlı boya ile boyuyorum. Hayvan resimleri yapıyorum, kendime göre değişik şeyler çizip boyuyorum." dedi.
Necati Yiğit, resim tutkusunu sürdürmesinde eşi Hafize Yiğit ve çocuklarından büyük destek gördüğünü anlattı.
Kanserden korkmadığını ve kısa sürede iyileştiğini vurgulayan Yiğit, şöyle devam etti:
"Bahçemde yaptığım resimler beni oyalıyor, iyi geliyor. Kanser hastası bütün kardeşlerime tavsiyem kendilerini hiç üzmesinler, kafalarına hiç takmasınlar. Ben daha yaşayacağım, Allah'tan 10 sene daha istedim. Yaradan inşallah o günleri bize verecek. Kanser hastaları için en önemli olan şey huzurdur. Bu hastalığa yakalananlar iş, para, kavga ve gürültüden uzak durmalı. O kişi kendisine bir uğraş bulup onunla ilgilenmeli."
"Hiç eğitim almadım"
Yiğit, bazı resimlerini eskiden yaşadıklarını gözünde canlandırarak yaptığını aktardı.
Okur yazarlığının olmadığını dile getiren Yiğit, "Hiç eğitim almadım. Birinin resim yaptığını da görüp incelemedim. Yaptıklarım çok hoşuma gidiyor, resimlerimin karşısına geçip seyrediyorum. Bir gün birisi geldi, yaptığım baykuş resmini çok beğendi, ben de ona hediye ettim." dedi.
Sergi açmayı düşünmediğini ifade eden Yiğit, isteyenlerin evine misafir olarak gelip resimleri inceleyebileceğini, kapısının herkese açık olduğunu belirtti.
Misafirlerine çok değer verdiğini anlatan Yiğit, "Hastalığımı moralle yendim, stressiz yaşamak ve iyi beslenmek de çok etkili. Kuru fasulyeyi çok severim. Eşim hayvanlarımızın kuyruk yağıyla beraber pişirince çok güzel oluyor." diye konuştu.