RTÜK Başkanı Yerlikaya: "Evlilik Programları Çığrından Çıktı"
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, bazı televizyon programlarını eleştirerek, “Evlilik programları çığırından çıktı.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, bazı televizyon programlarını eleştirerek, "Evlilik programları çığırından çıktı. Çok kötü şeyler oluyor. Buradan bizim ağzımıza alamayacağımız şeyler oluyor. Ben o sözlerin bazılarını burada söylesem ve bunlarda televizyonlarda yayınlanırsa buna RTÜK olarak kapatma cezası vermemiz gerekir. İş o kadar kötü boyutlara gidiyor "dedi.
RTÜK Başkanı Yerlikaya, Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) tarafından Belek Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde düzenlenen "Yönetim Çalıştayı"na katıldı.
"YAYINCILAR GAYRİ MEŞRU ALANLARA KAYABİLİYOR"
Günümüzde yayıncılardan birçok bedeller alındığını aktaran Yerlikaya, " Frekans, idari para cezaları, lisans, reklam gelirlerinden alınan pay gibi. Bu bedeller fazla. Alınan bedellerin fazla olması yayıncıların yükünü arttırıyor. Yayıncılarda bunu karşılamak için başka mecralara kayıyorlar. Daha fazla para kazanmak için başka şeyler yapması gerekiyor. Düzgün yayıncılık anlayışı, toplumsal sorumluluk bilincinde olmayanlar gayri meşru alanlara da kayabiliyor. Bitkisel ilaçlar erotik ürünler gibi. Bu alanı ne kadar iyi düzenlersek, o kadar iyi yayıncılık olur" dedi.
Dürüst yayıncılık yapanla, parasal amaçlı yayın yapan arasındaki dengeyi yasal olarak koruyamadıklarını aktaran Yerlikaya, işlemini tamamlayana uydudan izin verildiğini kaydetti.
" YASA DEĞİŞECEK"
Yüksek Seçim Kurulu(YSK) ile kanun çıkacağını aktaran Yerlikaya, " Seçim dönemlerinde düzenleme ve denetleme yetkisi YSK'ya verilmişti. Son seçimlerde de değişik cezalar geldi. Orantısız cezalar geldi. Ama bu RTÜK'ün verdiği cezalarda değildi. RTÜK sadece sekreterya görevi gördü. Yetki YSK'dadır. Kanunun temelinde bir eskimişlik vardı. Bu yasa ilgili madde TRT döneminde ortaya konmuştur. TRT'den eşit şekilde istifade etsin diye konulmuştu. Ama aradan yıllar geçti 1700 civarında radyo televizyon ortamı, demokrasi açısından iyidir. Çoğulcu ortam. ve çokta iyi bir şeydir. Buradaki yasa eskimiştir. Artık her partinin kendisini ifade edebileceği radyo televizyon,uydu kanalı vardır. Bir anlamda şapka kanunu gibi kalmış bir yasadır. O bakımdan bununda değiştirilmesi gerekir. Gerekli görüşlerimizi belirttik" şeklinde konuştu.
"EVİLİK PROGRAMLARI VE DİZİLER ELEŞTİRİLİYOR"
RTÜK'ün eleştirildiğini kaydeden Yerlikaya, " Bu eleştirilere bir şey demiyoruz. Eleştiriye açığız. Ama iftira,hakaret ve saldırılara açık değiliz. Bunun da yapılmaması gerekir. Toplumsal sorumluluk bilinç içinde yayıncılarımız bunu dikkate almak zorunda. Bakıyoruz her gün kanala müeyyide uygulanmışsa o yayınla ilgili eleştiriler geliyor. Her gün sabah baktığımızda bu eleştirileri görüyoruz. Buna alışkınız. Demokrasiye, inanıyorsak eleştirilere katlanmamız gerekir. Bazıları mesela müeyyidelerin caydırıcı olmadığını söylüyor. Mesela şu sıralarda evlilik programları ile ilgili çok eleştiriler geliyor. Dizilerle ilgili eleştiriler geliyor. Aile hayatını bozduğu yönüyle ile ilgili. Dizilerdeki ilişkilerin bir takım kişilerin baldızıyla onun kardeşiyle, onun bilmem kimiyle ilgili Türk aile yapısına uymayan eleştiriler geliyor. Fazla ceza veriyorsunuz, sansür yapıyorsunuz eleştirileri de var. Sansüre karşıyım. Yaptığımız sansür değil. Yayından sonra müeyyide uyguluyoruz" şeklinde konuştu.
"EVLİLİK PROGRAMLARI ÇIĞRINDAN ÇIKTI"
Aile, çocuklar ve müstehcenlikle ilgili RTÜK'ün çok hassas olduğunu kaydeden Yerlikaya," Evlilik programları çığrından çıktı. Çok kötü şeyler oluyor. Buradan bizim ağzımıza alamayacağımız şeyler oluyor. Ben o sözlerin bazılarını burada söylesem ve bunlarda televizyonlarda yayınlanırsa buna RRTÜK olarak kapatma cezası vermemiz gerekir. İş o kadar kötü boyutlara gidiyor. Bu konuda RTÜK ve milletimizin de hassasiyetinin olduğunu bilin isterim" dedi.
"MÜEYYİDE UYGULAMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Yerlikaya şöyle konuştu: "RTÜK Başkanı olarak uyarıda bulunmak isterim. Terör olayları var bilindiği üzere. Dünyada ve ülkemizde adı her ne olursa olsun DAEŞ, DAİŞ her neyse bir terör var. Türkiye'de de PKK var. Terör hangi örgütten, cemaatten gelirse gelsin sonuçta terördür. Savunacak hiçbir tarafı yoktur. Biz yayıncılarda bu konuları ele alırken toplumsal sorumluluk bilinci içerisinde ele almalıyız. Terörün amacına hizmet eder şekilde yayın yapmamalıyız. Terör ne yapmak istiyor bir takım olaylarla patlamalarla infial yaratacak hadiselerle Türkiye'nin gündemine oturmayı ve insanların huzursuz olmasını istiyor. Orta Doğu'da bunu neredeyse başardılar. Suriye, Irak olaylarına bakıldığında bir çok insanın sıkıntıda olduğu görülüyor. Herkesin sığınacak bir yuva olarak gördüğü ülkemizi yıpratmayalım. Terörün amacına dolaylıda olsa hizmet ederek buna destek vermeyim. Maalesef bazı yayıncılarımız haber atlamamak ya da alelacele haberi incelemeden yayına verdikleri için kötü sonuçlar oluşuyor bizde müeyyide uyguluyoruz. Bundan sonrada uygulamaya devam edeceğiz. Bizim ülkemiz bir bütündür ve dağılırsa bunun altında hepimiz kalırız. Bu konuda çok hassasız."
"HASSAS OLALIM"
Toplumsal olaylar karşısında yapılan yayınları dünya üzerinden örneklerle de açıklayan Yerlikaya, " Amerika'da İkiz Kuleler'e Fransa'da meydana gelen saldırıların Batı basının da yer bulmasına bakın, bir de Ankara'da meydana gelen patlama olayının Türkiye basının da yer almasına bakın. Olayın fotoğrafı çok net görülüyor. Bu konuda hassas olalım" şeklinde konuştu. - ANTALYA