Sağlık Bakanlığı Müşteşarı Prof. Dr. Gümüş: Bu Bir Nöbet, Gece Acili Değildir
Aile hekimliği ve nöbet sistemi ile ilgili düzenlenen toplantıda konuşan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, Sağlık Bakanlığı'nın 84 bin hekim kadrosu bulunduğunu bunun 21 bin 350 aile hekimi olduğunu belirterek, "Biz bu sağlık gücümüzle 77 milyona mümkün olduğu kadar yakın olmak istiyoruz.
Aile hekimliği ve nöbet sistemi ile ilgili düzenlenen toplantıda konuşan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, Sağlık Bakanlığı'nın 84 bin hekim kadrosu bulunduğunu bunun 21 bin 350 aile hekimi olduğunu belirterek, "Biz bu sağlık gücümüzle 77 milyona mümkün olduğu kadar yakın olmak istiyoruz. Bu süreç içerisinde aile hekimlerimizin bundan sonraki dönemde ofislerinde vatandaşlara özellikle hafta sonu özellikle cumartesi günü sadece 8 saat gündüz hizmet vermesini istiyoruz. Bu bir nöbet, gece acili değildir." dedi.
GEREKSİZ YERE BÜYÜK HASTANELERE GELMELERİ ÖNLENMİŞ OLMAKTADIR
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, Yeşilköy WOW Hotel'de "Aile Hekimliği ve Nöbet Sistemi" konulu bir basın toplantısı düzenledi. Türkiye'de toplam 125 bin hekim görev yaptığını belirten Prof. Dr. Eyüp Gümüş, "Bunların 84 bini sağlık bakanlığı bünyesinde 26 bin özel sektörde 15 bin hekim üniversite kurumlarımızda toplam 125 hekimimiz Türkiye'de hizmet ediyor.Bunlar içerisinde 21 bin 350 kişilik bir aile hekimliği kadromuz var. Aile hekimlerimiz gerçekten bugün olduğu gibi bundan sonrada giderek artan oranda sağlık bakanlığımızın politikaları çerçevesinde başta kronik hastalıklar olmaz üzere, anne çocuk sağlığı noktalarında ve birinci basamak sağlık hizmeti noktasında fevkalade önem arz eden bir alan olacak. Bizimde bundan sonraki süreçte stratejik bir birimimiz olacak. Çünkü Sağlık Bakanlığı hastaları tabiki tedavi edeceğiz ama hastalıklardan da milletimizi vatandaşımızı korumamız lazım. Koruyucu sağlık hizmetinin temel olarak alanı aile hekimliği alanıdır ve aile hekimliği giderekte güçlendirilecektir. Son 10 yılda çok ciddi bir şekilde Türkiye'de vatandaşlarımızın sağlığa erişimi arttırılmıştır. Aile hekimliği sistemi ile hemen yanı başında mahallelerinde aile hekimlerini giderek basit hastalıklarının tedavisinde veya koruyucu sağlık hizmetleri konusunda hizmet almaları hedeflenmiştir. Böylelikle hastalarımızın gereksiz yere büyük hastanelerimize ikinci ve üçüncü basamak dediğimiz büyük merkezlerimize gelmeleri önlenmiş olmaktadır. " dedi.
AİLE HEKİMİ SAYIMIZI 21 BİN 350'DEN 30 BİNLİ RAKAMLARA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ
Aile hekimlerinin aşılamada yüzde 98 varan bir oranıyla AB seviyesine çıktığını ifade eden Gümüş, "Aynı şekilde anne ve bebek ölüm oranlarında Türkiye son 10 yılda çok büyük bir ivme düşüş kaydetmiştir. Bu da AB ortalamalarına yaklaşmıştır. Aile hekimlerimizin birlikte evde sağlık hizmeti noktasında önemli görevleri olacak. Bunu yine Halk Sağlığı Kurumumuz aile hekimliği bünyesinde ve Kamu Hastane Kurumumuzla birlikte vatandaşlarımızın evlerine de giderek gereğinde evde sağlık hizmeti unsulumu noktasında aile hekimlerimiz önem arz edecektir. Bundan sonraki 5 yılık dönemde aile hekimi sayımızı 21 bin 350'den 30 binli rakamlara çıkarmayı hedefliyoruz. Her bir aile hekimimize de yaklaşık 2 bin-2 bin 500 civarında vatandaşımızı bağlamak, böylelikle vatandaşlarımızın birinci düzeyde sağlık alanında danışmanlık hizmetini aile hekimlerimizin vermesini isteyeceğiz. Böylelikle vatandaşlarımızın direk büyük hastane acillerine gitmelerini de istemiyoruz. Çünkü basit hastalıklarda veya ilaç yazdırma gibi konularında hastalarımızın büyük hastanelere gitmeleri orada gereksiz kalabalıklara yol açmakta. Gerçekten acillerde tedavi etmemiz gereken, kalp krizi gibi, beyin kanaması, trafik kazası gibi hastaların yanında. " dedi.
ELİMİZDEKİ GÜCÜ EFEKTİF KULLANMAK, DOĞRU KULLANMAK İSTİYORUZ
Sağlık Bakanlığı'nın 84 bin hekim kadrosu bulunduğunu bunun 21 bin 350 aile hekimi olduğunu kaydeden Gümüş " Kamu hastanelerin de 17 bin pratisyen hekimimiz var, uzmanlık yapmamış. Biz bu sağlık gücümüzle 77 milyona mümkün olduğu kadar yakın olmak istiyoruz. Bu süreç içerisinde aile hekimlerimizin bundan sonraki dönemde ofislerinde vatandaşlara özellikle hafta sonu özellikle cumartesi günü sadece 8 saat gündüz hizmet vermesini istiyoruz. Bu bir nöbet, gece acili değildir. Bizde yıllarca nöbet tuttuk. Bu hafta sonu sağlık hizmetinin aile sağlığı merkezlerinde gündüz 8 saatlik sadece yine ücretini ödeyerek devam etmelerini istiyoruz. Niçin istiyoruz. Cumartesi, Pazar günleri vatandaşlarımız bizim çok büyük hastanelerimize gidiyor. Basit bir ağrısı var, boyun ağrısı var, sırt ağrısı var, gribal enfeksiyonu var, çocuğun hafif ateşi var. Biz bunların en azından hafta sonu aile hekimlerimizin görmelerini istiyoruz. Çünkü öbür taraftaki izdiham, kalabalık bu arada ciddi acil hastalıkların tedavisinde zorluklar meydana getiriyor. Bu elimizdeki gücü efektif kullanmak, doğru kullanmak istiyoruz. Bu bir geceleyin bir nöbet değildir. Hafta içi bir nöbetleri yoktur. Sadece hafta sonu aile hekimimiz ayda bir kez 8 saatlik ilave hafta sonu cumartesi günü çalışacak. Başka da bir husus yok. Kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesi, aile hekimlerimize aşırı bir yük vermemiz, onları bir sıkıntıya sokmamız değil. Biz beraber bu hizmeti yapıyoruz." dedi.
YAKLAŞIK 2000 AİLE SAĞLIĞI MERKEZİMİZİ İNŞA EDECEĞİZ
Gümüş sözlerini şöyle tamamladı: "Bir tarafta acil servisimizdeki hekimler bir gece 2 bin hastayla maruz kalırken öbür tarafta aile sağlığı merkezlerimizi en azından cumartesi kapatmamız demek oralara yığıntının veya oralara vatandaşlarımızın çok yoğun gitmesi demek. Biz bunu bir şekilde hafifletmek istiyoruz. Türkiye'de her yıl yaklaşık 5 bin yeni hekim mezun oluyor. İki yıl içerisinde zaten yeni mezunlarla birlikte aile hekimi sayımızı 30 bine çıkardıktan sonra daha da güçlü bir aile hekimliği sistemimiz olacak. Sağlık Bakanlığımız bundan sonra Halk Sağlığı kurumumuzu güçlendirmeyi özellikle birinci basamak dediğimiz hastalıklardan korunmanın hedef alındığı stratejiyi bundan sonra gündeme getirecek. Bir hasta kanser olduktan sonra onun tedavi edilmesi hem ciddi problem, maliyetleri var, hastaya faydası yok, komplikasyonları var ve hastayı kaybediyoruz. Ne yaparsak yapalım bir süresi oluyor. Önemli olan bizim insanımızı hastalandırmamak. Bu bakımdan koruyucu sağlık hizmetlerimizi, aile sağlığı merkezlerimiz güçlendireceğiz. Bunun alt yapısını hazırlıyoruz. Aile hekimlerimizin ofisleri yeniden dizayn edilecek. Sağlık Bakanlığı yeni bir vizyonla aile sağlığı merkezi projesini gündeme getiriyor. 2015 başından itibaren tanıtacağımız bu proje ile aile hekimlerimiz bu mekanlarda hizmet verecek. Fiziki mekanlarıyla gerçekten üstün özellikleri olan aile sağlığı merkezlerimizi Türkiye'de kuracağız. Yaklaşık 2000 aile sağlığı merkezimizi inşa edeceğiz. Hadisenin temeli de biz vatandaşımıza cumartesi günü de elimizi uzatmak istiyoruz. Aile hekimlerimizle beraber. ve aile hekimliği sistemimizi güçlendirmek istiyoruz." dedi.
SEVK ZİNCİRİ OLUŞTURACAĞIZ
Gümüş, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Gümüş, "Aile hekimliğinde sevk zinciri sistemine ne zaman geçilecek?" şeklindeki soruya, "Yeni kuracağımız bu fiziki mekanlarla beraber tabiki bir sevk zinciri oluşturacağız. Tabiki bunu bir anda yapmak toplum açısından bir sıkıntı oluşturabilir. Bazı illerimizde başlayarak pilot çalışmalarla geçmek istiyoruz. 2015 yılında 4 ya da 5 ilimizi planlıyoruz. Buralarda sevk zincirini oluşturacağız. Aile hekimliğine gelen buradan sevk olan vatandaşlardan mesela katkı payı almamak gibi. Böyle özendirici tedbirler olarak toplumumuzu oraya kanalize etmek istiyoruz. " dedi.
BEN SAĞLIK BAKANLIĞI MÜŞTEŞARI OLARAK KONUŞUYORUM
Gümüş bir basın mensubunun "Bu değişiklikleri yaparken aile hekimlerinin bir federasyonu var onlardan görüş alındımı? Taleplerinin kabul edilmedikleri söyleniyor?" sorusuna ise, "84 bin hekim var. Hekimlerin örgütleri var dernekleri var. Biz hepsinle görüşürüz. Ben Sağlık Bakanı müşteşarı olarak konuşuyorum. Ben gerçekten zaman zaman derneklerle görüştüm. Ama her talebin yerine getirilmesi sorumluluk sahibi olan yönetim açısından bakanlık tarafından mümkün olamayabiliyor. " dedi. - İstanbul