Sağlık Çalışanları Vergi Adaletine İhtiyaç Duyuyor
İstanbul'da sağlık meslek örgütleri, vergide adalet talebiyle 28 haftadır sürdürdükleri eylemlerde, sabit gelirli çalışanların yüksek vergi kesintilerinden şikayetçi olduklarını ifade ettiler. Birlik Dayanışma Sendikası Başkanı Ahmet Tabduk Mehlepçi, yandaş müteahhitlere uygulanan vergi indirimlerine karşın sağlık çalışanlarının mağduriyetini dile getirdi.
(İSTANBUL)- Sağlık meslek örgütleri, vergide adalet talebiyle başlattığı eylemlerin 28'inci haftasında İstanbul Şeyh Şamil Aile Sağlığı Merkezi önünde bir kez daha iktidara çağrıda bulundu. Devletten milyarlarca dolarlık ihale alan müteahhitlerin vergileri silinirken sabit gelirli çalışanlardan yüzde 35 vergi kesilmesine tepki gösteren Birlik Dayanışma Sendikası 1 No'lu Şube Başkanı Ahmet Tabduk Mehlepçi, "Yılın 5 ayı gelir vergisine çalışmaktan yorulduk. Ekonomik krizin sorumlusu biz değiliz. Ama bedelini biz ödüyoruz. Vergide adalet istiyoruz" dedi.
28 haftadır "Vergide Adalet" çağrısı yaparak ortak eylemlerde bulunan aile sağlığı merkezi hekimleri ve çalışanları, taleplerini yinelemek üzere Birlik ve Dayanışma Sendikası'nın organizasyonunda İstanbul Şeyh Şamil Aile Sağlığı Merkezi önünde bir araya geldi. Eyleme İstanbul Tabip Odası, SES İstanbul Şubeleri, Türk Tabipler Birliği Aile Hekimleri Kolu yöneticileri katıldı.
Eyleme ilişkin açıklama yapan Birlik Dayanışma Sendikası Birlik 1 No'lu Şube Başkanı Ahmet Tabduk Mehlepçi, vergi adaletsizliğine tepki göstererek, "Neden gelirimiz sabitken vergimiz her geçen ay artıyor. Devletin gelirlerinin yüzde 53'ü ÖTV ve KDV dediğimiz dolaylı vergiden oluşuyor. Yani kazandığımız her 100 liranın 53 lirasını dolaylı vergi olarak alıyorsunuz. Devletten milyarlarca dolarlık ihale alan yandaş müteahhitlerin vergilerin silinirken, bunun üstüne biz sabit gelirli çalışanlardan yüzde 35 gelir vergisi alıyorsunuz. Yılın 5 ayı gelir vergisine çalışmaktan yorulduk. Ekonomik krizin faturasını çalışanlara kesiyorsunuz" dedi.
"ASM'lerde can güvenliğimiz yok"
Sağlıkta şiddetin 20 yıldır çözülmeyen bir sorun yumağı haline geldiğini vurgulayan Mehlepçi, Aile aile sağlığı merkezlerinde can güvenlikleri olmadığını ifade etti. Dr. Mehlepçi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim esas işimiz olan koruyucu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesini beklerken, onlar vatandaşın gazını alacak popülist, poliklinik hasta sayısını artıracak performanslar icat ediyor. Aşı kanununu çıkarmadıkları gibi aşı karşıtlarına hiçbir müeyyide uygulanmıyor. Aşı yaptırmayanların cezasını aile hekimlerine, ebelere ve hemşirelere kesiyorlar. 21. yüzyılda maaşlarımızdan bir de aşı parası kesilmesin diye sayfalarca evrak, sayfalarca kağıt peşinden koşuyoruz. Bu sağlık politikalarınızla vatandaşın gözünde bizleri değersizleştirmeye tam hız devam ediyorsunuz. Alo 184 Sabim Hattı ile yüzüme gülümsemedi diyen vatandaşın şikayetini bile ciddiye alıyor, ipe sapa gelmez şeylerden savunma istiyorsunuz. Bu kadar aşağılanmaya, bizde gülümseyecek hal mi bıraktınız?... "
"Çalışanların vergileri yüzde 15'de sabitlensin"
Mehlepçi, ekonomik krizden dolayı her şeyin fiyatı artarken, sabit gelirli çalışanların gelirinin her geçen gün azaldığını belirterek, yoksulluk sınırının 73 bin liraya yükseldiği günümüzde ebe ve hemşirelerin maaşını yoksulluk sınırının altında olduğunu ifade etti.
Ağustos ayında ENAG'a göre enflasyonun yüzde 91, TÜİK'e göre ise yüzde 52 olarak açıklandığını hatırlatan Mehlepçi, "Ekonomik krizin sorumlusu biz değiliz. Ama bedelini biz ödüyoruz. Vergide adalet istiyoruz. Sabit ücretli çalışanların vergilerinin yüzde 15'de sabitlenmesini istiyoruz" diye konuştu.
