Haberler

Sakaryalı Eski Bakanlardan 28 Şubat Değerlendirmesi

Abone Ol

28 Şubat Kararlarının Alınmasından 6 Ay Sonra Kurulan 55. Anasol-d Hükümetinin Orman Bakanı Ersin Taranoğlu, 28 Şubat'ın Bir Siyasi İktidarın Beceriksizliği Olduğunu Belirtirken, 54. Refah-yol Hükümetinde Bayındırlık ve İskan Bakanı Olarak Görev Alan Cevat Ayhan İse 28 Şubat'ı Gerçekleştirenlerin Ülkeye Ne Kadar Kötlük Yaptıklarını Şimdi Gördüklerini Söyledi.

28 Şubat kararlarının alınmasından 6 ay sonra kurulan 55. ANASOL-D hükümetinin Orman Bakanı Ersin Taranoğlu, 28 Şubat'ın bir siyasi iktidarın beceriksizliği olduğunu belirtirken, 54. Refah-Yol hükümetinde Bayındırlık ve İskan Bakanı olarak görev alan Cevat Ayhan ise 28 Şubat'ı gerçekleştirenlerin ülkeye ne kadar kötlük yaptıklarını şimdi gördüklerini söyledi.

Sakaryalı kimliğiyle tanınan 54. Refah-Yol Hükümeti'nde Bayındırlık ve İskan Bakanı olarak görev yapan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Cevat Ayhan ile 55. ANASOL-D hükümetinin Orman Bakanı Ersin Taranoğlu, 11. yıldönümünde 28 Şubat sürecini değerlendirdi. Zaman geçtikçe 28 Şubat'ın gerçeklerinin daha iyi anlaşıldığını belirten SP Genel Başkan Yardımcısı Cevat Ayhan, "28 Şubat'tan sonra Türkiye borç ve faiz kıskacına sürüklendi. İrtica bahane yağma şahane zihniyeti hakim oldu. Refah-Yol döneminde Türkiye, havuz sistemi ve kaynak paketleriyle kendi yağıyla kavruluyordu. O zaman işsizlik oranı yüzde 6 idi. Şimdi bu rakam yüzde 10. Bizim iktidarımızdan sonra boçlar ve faiz katlanarak arttı. IMF güdümlü politikalar nedeniyle Türkiye 2008'de 56 milyar YTL faiz ödeyecek. Refah-Yol iktidarından bu yana 332 milyar dolar faiz ödendi. Ülkenin ekonomik yapısı kırılgan bir hal aldı. Ufak bir uluslararası dalgalanmada kriz çıkacak endişeleri hakim oluyor. 28 Şubat'ı yapanlar ülkeye ne kadar büyük bir kötlülük yaptıklarını şimdi görüyorlar. Onlar ülkeyi borç batağına soktular. Toplumun manevi yapısının bozulmasına neden oldular. 28 Şubat olmasaydı AK Parti de olmazdı. Siyaset ve toplum mühendisliği yapıldı. Artık birileri baskılar ve yol kesmelerle ülkenin siyasetine müdahale edilmemesi gerektiğini öğrenmeli" dedi.

28 Şubat sürecinin bir sonuç olduğunu ifade eden 55. ANASOL hükümetinin Orman Bakanı Ersin Taranoğlu, "Bu sonuca sebep olanlar gelişmeleri daha doğru bir değerlendirme yaparlar diye düşünüyorum. Anavatan Partisi'nin 28 Şubat'ta alınan kararlara destek verdiğinden dolayı kan kaybına uğradığını söylersek, ben de 28 Şubat'ta alınan kararların hangisi daha sonra düzeltildi diye sorarım. Bence 28 Şubat bir siyasi iktidarın beceriksizliğidir. Elinde güvenoyu için 276 milletvekili vardı. Buna rağmen başbakanlığı ortağına devretmek için istifa etti. Hükümeti kurma görevinin kime verileceği Cumhurbaşkanı'nın takdirindedir. Demokrasi dışı güçler müdahale etti deniyor. Ama 28 Şubat kararları, Milli Güvenlik Kurulu'nda alındı. Milli Güvenlik Kurulu devlet kararlarının alındığı bir kurul. Anti demokratik bir yönü yok. Ancak yaşanan olayları, o zamanın şartları içinde değerlendirmek gerekiyor" diye konuştu.

28 ŞUBAT SÜRECİNDE NE OLDU? 28 Şubat sürecinde yaşanan olaylar şöyle: "1995 yılında yapılan genel seçimlerde birinci parti olan Refah Partisi, kısa süren ANAP-DYP koalisyonun bozulmasında sonra, DYP ile hükümet kurdu ve 8 Temmuz 1996 günü, Refah-Yol hükümeti TBMM'de güvenoyu aldı. 28 Şubat Cuma 1997 günü yapılan Milli Güvenlik Kurulu'nda MİT'in Türkiye'deki radikal dinci faaliyetlere ilişkin raporu ele alındı. Bu toplantıda kabul edilen 18 madde, 28 Şubat kararları olarak adlandırıldı. Ülkede yaşanan gerilimin azalması için Başbakan Necmettin Erbakan, 18 Haziran 1997'de Başbakanlık görevini hükümet ortağı DYP'nin Genel Başkan Yardımcısı Tansu Çiller'e devretmek için istifasını Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e sundu. Ama Cumhurbaşkanı Demirel, hükümet ortaklarının protokolüne rağmen hükümeti kurma görevini ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a verdi. 30 Haziran 1997'de ANASOL-D hükümeti kuruldu.14 Ağutos 1997'de 8 yıllık kesintisiz temel eğitim kanunu TBMM'de kabul edildi. Bu kanunla imam hatip liseleri dahil meslek liselerinin orta bölümleri kapatıldı. 17 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi, Refah Partisi'nin, laik cumhuriyet ilkesine aykırı eylemleri saptandığı gerekçesiyle kapatılmasına karar verdi. Genel Başkan Necmettin Erbakan ve 6 partiliye 5 yıl siyasi yasak getirildi. Siirt'te okuduğu bir şiir nedeniyle Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılandığı davada 4 ay hapis cezasına çarptırılan Refah Partili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 18 Kasım 1998'de belediye başkanlığı düşürüldü. Refah Partisi'nin kapatılmasından sonra kurulan Fazilet Partisi de laiklik ilkesine aykırı hareket ettiği gerekçesiyle 22 Haziran 2001'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı".

(YK-AK-ÖK-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title