Sarımsağın kolesterol ve glikoza etkisi
Fitoterapi Bilim Uzmanı Dr. Mehmet Emin Erdem, besin değeri çok yüksek, tam bir şifa kaynağı olan sarımsağın kolesterol ve glikoza olumlu bir etkisinin olduğunu söyledi.
Fitoterapi Bilim Uzmanı Dr. Mehmet Emin Erdem, besin değeri çok yüksek, tam bir şifa kaynağı olan sarımsağın kolesterol ve glikoza olumlu bir etkisinin olduğunu söyledi.
Büyük Anadolu Hastaneleri Fitoterapi Bilim Uzmanı Dr. Mehmet Emin Erdem, "Vücut için sağlıklı olan kolesterol, yükseldiğinde kalbe zarar veriyor. Toplumda sık görülen hastalıklardan birisi olan kolesterol, hayati fonksiyonları yerine getirmede büyük rol üstleniyor. Glikoz da vücudun temel enerji kaynaklarından birisidir; unlu gıdalar ve meyveler gibi karbonhidratlı besinlerden sağlanan doğal bir tür şeker türüdür. Glikoz değerleri dengeli ise vücut normal işleyişini sürdürür. Ancak kandaki glikoz miktarı düşer ya da yükselirse ciddi sağlık sorunları gelişebilir. Yapılan araştırmalara göre sarımsağın bu sağlık sorunlarının dengede tuttuğu görünmüştür" dedi.
SARIMSAĞIN ÖNEMİ
Sarımsağın, eski çağlardan beri çok yaygın kullanılan şifalı bitkilerden biri olduğunu belirten Dr. Erdem, "Özellikle antibakteriyal etkisi nedeniyle pek çok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Besin değeri çok yüksek ve tam bir şifa kaynağıdır. A, C, P ve B grubu vitaminleri ile kalsiyum, magnezyum, potasyum, selenyum, çinko, fosfor ve demir mineralleri açısından son derece zengindir ve vücuda güç ve enerji verir. Yapılan araştırmalarda günde 1 adet sarımsak dişi 40-50 yaş arası bir grup erkek gönüllüye 16 hafta boyunca verilmiştir. Süre sonunda tromboksan B2, kolesterol ve glikoz değerlerine bakılmış, süre sonunda serum kolesterol düzeyinde yüzde 20, serum tromboksan düzeyinde ise yüzde 80'lik bir azalma gözlenmiştir. Bu çalışmada serum glikoz düzeylerinde ise bir değişim gözlenmemiş olup, çalışma sonucuna göre uzun sürede ve küçük miktarda taze sarımsak tüketilmiş olup, sarımsağın tromboz yani kan damarlarında oluşabilen, ancak en sık olarak bacak ve kalça bölgesindeki derin venlerde (derin toplardamarlarda) meydana gelebilen kan pıhtısı oluşumunu önleyebileceği yönünde bir sonuca varılmıştır" diye konuştu.
(İHA)