Savaş yorgunu Trabluslular bomba sesleri arasında hayata devam ediyor
Libya'nın başkenti Trablus Trablus'taki günlük yaşamdan görüntüler Trablus'taki bir çarşıdan ve dükkanlardan görüntüler Başkentin genç sakinlerinden Muhammed Haşir ile röportaj 27 yaşındaki serbest meslek erbabı Muhammed Salah ile röportaj Caddelerin kenarında birikmiş çöp yığınları...
Libya'nın başkenti Trablus
Trablus'taki günlük yaşamdan görüntüler
Trablus'taki bir çarşıdan ve dükkanlardan görüntüler
Başkentin genç sakinlerinden Muhammed Haşir ile röportaj
27 yaşındaki serbest meslek erbabı Muhammed Salah ile röportaj
Caddelerin kenarında birikmiş çöp yığınları Libya'da yıllardır bitmek bilmeyen savaşlar ve çatışmalardan yorulan başkent Trablus halkı, bomba sesleri arasında gündelik hayatlarına bir şekilde devam etmeye çalışıyor.
42 yıllık Muammer Kaddafi iktidarının NATO müdahalesiyle devrilmesinden sonra çalkantılı bir geçiş dönemi geçiren Libya, doğu bölgelerindeki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'in başkenti ele geçirmek için Nisan 2019'da başlattığı saldırıyla yeniden şiddet sarmalına sürüklendi.
Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre, 10 aydır süren bu son savaşta yüzlercesi sivil 2 binden fazla Libyalı hayatını kaybetti.
Trablus halkı, her ne kadar biri bitmeden diğeri başlayan çatışmalara göğüs gerse de Osmanlı dahil nice medeniyete ev sahipliği yapmış Akdeniz kıyısındaki kadim kent, geçirdiği savaşların yorgunluğunu ziyaretçilerinden gizleyemiyor.
Trablus'a ilk girdiğinizde sizi yarım bırakılmış dev inşaatlar karşılıyor. Kurşun izleriyle dolu binaların önünden geçerken hedef alınıyormuş hissine kapılıyorsunuz.
Patlamalardan hasar gördüğü halde tamir edilmeyen dükkanlar ise savaşın acımasızlığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Peyzaj için dikilmiş ancak artık budanmayan ağaçlar ve bakımsız altyapı da şehrin tükenmişliğinin tanıkları.
Trablus semalarında yankılanan patlama sesleri, genelde başkentin güneyindeki cephe hatlarından, bazen de çok yakından geliyor. Mitiga Havalimanı şehrin kuzeyinde deniz kıyısında, ancak Hafter milisleri tarafından hedef alınabiliyor.
Patlama seslerine Libyalıların çoğu kayıtsız kalırken, şehrin misafirleri, yaşadıkları şaşkınlıktan dolayı kolayca halktan ayrılıyor.
Başkentin kalbi konumundaki sembolik Şehitler Meydanı, duvarları ve girişindeki kemerleri sarı taşlarla örülü kalenin önünde uzanıyor. Burada her yaştan Libyalı kuşlara yem atıyor. Çevrede, çay, kahve, yemiş satan çok sayıda seyyar satıcı var. Aileler, kısa bir fayton gezintisi sayesinde şehrin doğal güzelliğine kendilerini kaptırarak avunmaya çalışıyor.
"Şehrin her tarafında yıkım var"
Başkentin genç sakinlerinden Muhammed Haşir, savaşın getirdiği zorlukları AA muhabirine şöyle anlatıyor:
"Tabii ki savaş her şeyimizi etkiliyor. Elektrikler kesildi. Tüm bu kalabalık, çatışma bölgelerinden şehir içine sığınanlar... Elektrik trafoları da bombalandı. Şehrin her tarafında yıkım var. Elektrik kesintileri saatler boyu devam ediyor. Çatışma bölgelerinden kent merkezine gelenler, trafiği, hastaneleri, her şeyi etkiliyor."
Trablus'ta erkekler genellikle kahvehane, kafeterya gibi yerlerde günlerini geçiriyor. Libyalı gençlere meslekleri sorulduğunda "işsizim" diyene rastlamak çok zor. Ancak gençler arasında işiyle ilgili "serbest meslek" cevabı verenlerle çok sık karşılaşılıyor.
Onlardan biri, 27 yaşındaki serbest meslek erbabı Muhammed Salah, savaşın her şeyi zorlaştırmasından ve bazılarının çekinmeden bu zor durumu suistimal etmesinden şikayetçi. Salah, başkentte kira fiyatlarının 3-4 kat arttığını, bir doğal gaz tüpünün üç dinardan 80 dinara çıktığını söylüyor.