Savaştan Kaçıp, Geldiği İzmir'de Yeni Hayat Kurdu
ÜLKESİNDEKİ iç savaştan kaçarak, ailesiyle geldiği Türkiye'de yeni hayatına başlayan Suriye uyruklu Ahmet Hasan, Avrupa ülkelerine gitmeye çalışmak yerine yerleştiği İzmir'de, ihracat da yaptığı ayakkabı imalathanesini kurdu.
ÜLKESİNDEKİ iç savaştan kaçarak, ailesiyle geldiği Türkiye'de yeni hayatına başlayan Suriye uyruklu Ahmet Hasan, Avrupa ülkelerine gitmeye çalışmak yerine yerleştiği İzmir'de, ihracat da yaptığı ayakkabı imalathanesini kurdu. Hayatını ve gelecek planlarını anlatan Hasan, "Burada kendi ülkemizdeymiş gibi yaşadık, yabancılık çekmedik. Biz de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olacağız. Ülkemizde durum düzelse bile bu saatten sonra çocuklarım döndüğü zaman zorlanır. Artık buralı olduk" dedi.
Ülkelerindeki iç karışıklıklardan kaçan Suriyelilerin, gerek Avrupa ülkelerine geçmek için gerekse de yerleşip çalışmak için en çok tercih ettiği illerden biri de İzmir oldu. Özellikle çalışma izinleri verildikten sonra kayıt altına alınan Suriyeliler, kendilerine yeni yaşam kurdu. Ahmet Hasan da Türkiye'de yeni hayatına başlayan Suriyelilerden oldu. Halep'te ayakkabıcılık yapan Ahmet Hasan, savaşın en etkili olduğu 2012 yılında, yanına eşini ve çocuklarını da alıp, ölümden kaçtı.
AVRUPA'YA GİTMEK YERİNE İZMİR'E YERLEŞTİ
Türkiye'ye giriş yapan Ahmet Hasan, binlerce Suriyeli gibi Avrupa ülkelerine yasa dışı yollardan kaçmak yerine ailesiyle İzmir'e yerleşti. Burada Suriye'deki mesleğini sürdüren, Türk meslektaşlarının da kendisine yardım etmesiyle ayakkabıcılık yapan Hasan, önce oturma ardından çalışma izni aldı. Tüm işlemleri tamamladıktan sonra vergi mükellefi iş insanı olarak kendi imalathanesini kuran Hasan, İzmir Ayakkabıcılar Odası'na da kaydını yaptırdı. Bugün yanında çalıştırdığı 40 işçisiyle omuz omuza veren Hasan, yurt içinde önemli firmalara üretim yapmanın yanı sıra Arap ülkeleri ve Azerbaycan başta olmak üzere onlarca ülkeye de ayakkabı ihraç etmeye başladı.
'İZMİR'DE ÜLKEMİZDE GİBİ HİSSETTİK'
Suriye'den İzmir'e kaçış sürecini anlatan Ahmet Hasan, "Suriye Halep'te de ayakkabı imalatı yapıyorduk. Bu sırada Türkiye'ye de zaman zaman fuarlar için geliyordum. Savaştan dolayı ülkemizde isyan çıktı. Ailem için de sıkıntılı günler yaşandı. Artık işimizi de yapamaz duruma gelmiştik. Can güvenliğimiz kalmayınca Türkiye'ye kaçtık. Türkiye'ye giriş yaptıktan sonra İstanbul ile İzmir arasında ne gibi bir iş yapabileceğim konusunda araştırma yaptım. Sonra İzmir bize uygun geldi ve buraya yerleştik. Suriye'de imalatımız olduğu zaman İzmir'de de dostlarımız vardı. Onlar bizim burada yeni bir hayat kurmamıza yardımcı oldu. Bana nasıl iş yeri açılır, çalışma izni, oturma izni alınır bu konularda yardım ettiler. Bunların sonrasında vergi levhamızı aldık ve işe başladık" diye konuştu.
Üretimde iyi yere geldiklerini kaydeden Hasan, neden Avrupa ülkelerine gitmediklerini ise "Bizim elimizde bir mesleğimiz vardı ve burası o mesleğimizi devam ettirmemiz için uygun yerdi. Biz burada kendimizi ülkemizde gibi hissettik, ülkemizdeki ortamı bulduk. Yabancılık çekmedik. Herkes bizimle ilgilendi. Bu nedenle burada kaldık ve çalışıyoruz" diye açıkladı.
'TÜRK VATANDAŞI OLACAĞIZ'
Türkiye'den ayrılmayı düşünmediklerini de dile getiren Ahmet Hasan, "2012 yılında geldiğim zaman çocuklarım 9, 10 ve 12 yaşındaydılar. Büyük oğlum burada okuyor. Çocuklarımızın burada arkadaşları var. Kardeşim, yeğenim Türk vatandaşı oldu. Biz de Türkiye vatandaşı olacağız. Çocuklarım artık Türkiye'de okuyorlar. Bu saatten sonra ülkemize geri döndüğümüz zaman zorlanırlar. Çocuklar artık buralı oldu. Ülkemizde işler düzeldiği zaman bile buradaki imalathaneyi kapatmayız. Ülkemizde de açarız ve 2 yeri aynı anda yürütmeye çalışırız" dedi.
'KAYIT ALTINDA OLANLARIN BAŞIMIZIN ÜZERİNDE YERİ VAR'
Odalarına 12 Suriyeli imalatçının kayıt yaptırdığını anlatan İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Yalçın Ata ise şunları söyledi:
"Bu insanlar sektörün en çok geliştiği illerden birisi olan İzmir'i tercih etti. Şu anda en çok Suriyeli, iş kolu olarak burada çalışıyor. Kentimizde bizim sektörde 4 bine yakın Suriyeli var. Suriyeli imalatçıları kayıt yapmamız için tüm şartları yerine getirmeleri lazım. Yani vergi sicil kaydını yaptırması lazım. Bundan sonra çalışma izni olması lazım. Resmi olarak çalışan, vergisini ödeyen, sigortasını ödeyen arkadaşlarımızın başımızın üzerinde yeri var. Ancak bazı Suriyeliler, kaçak, kayıt dışı, merdiven altı çalışıyor. Bunlara oda olarak biz karşıyız. Bunlara izin verilmemesi lazım. Kayıt dışı çalışanlarla diğer arkadaşlarımız rekabet etmeye çalışıyor. Suriyeliler çalışmaya başladıktan sonra Türk çalışanlardan bazıları meslekten ayrıldı, farklı iş kollarına gittiler. 4 bin kayıt dışı çalışan Suriyeli var, bunlara karşıyız. Acil önlem alınması lazım."
- İzmir