Şehidin hatıraları evinde yaşatılacak
Kahramanmaraşlı şehit polis memuru Ahmet Altun'un hatıralarını yaşatmak isteyen ailesi evlerinin en üst katını şehidin bütün eşyalarıyla donatarak kültür ve anı evi yaptı.
Kahramanmaraşlı şehit polis memuru Ahmet Altun'un hatıralarını yaşatmak isteyen ailesi evlerinin en üst katını şehidin bütün eşyalarıyla donatarak kültür ve anı evi yaptı. Kahramanmaraş'ın Onikişubat ilçesi Önsen Mahallesinde yaşayan Osman ve Elif Altun çiftinin 5 çocuğundan biri olan özel harekat polisi Ahmet Altun (22), geçtiğimiz yıl Van'da PKK'lılarla girilen çatışmada şehit düştü. Altun'un ailesi çocukları için evlerinin üst katını şehidin kıyafetleri ve eşyalarıyla donattı.
"15 TEMMUZ'DA VURULDU" Şehidin ağabeyi Akif Altun, amaçlarının şehitlik makamını çocuklara aşılamak ve kardeşinin anılarını yaşatmak olduğunu söyledi. Kardeşinin 15 Temmuz akşamı Ankara Gölbaşı'ndaki özel harekat merkezinde olduğunu ve yara almadan kurtulduğunu ancak 2 yıl sonra 15 Temmuz'da Van'da PKK'lılarca vurulup 3 gün sonra şehit düştüğünü anlatan Akif Altun, "Şehidimizin yıl dönümü nedeniyle biz şehidimizin anısına evimizin üst katını kültür ve anı evi yaptırdık. Kardeşimize güzel bir anı evi yaptırdık ve kendisine ait bütün eşyaları odanın içine yerleştirdik. Buraya çocukların gelip şehidimizin eşyalarını görmesini istiyoruz ve onlara şehitliğin ne kadar güzel bir durum olduğunu onlara anlatmak istiyoruz. Bu evi babam ile ben hiç bir yerden destek almadan yaptırdık. Kardeşim 15 Temmuz 2016 yılında Gölbaşı'ndaydı ve 52 şehidimizin verildiği yerde yara almadan kurtuldu. Yine kardeşim 15 Temmuz 2018 yılında aynı tarih ve aynı saatte kardeşim vurulmuş ve 3 gün sonra şehit oldu.
"HAYALİM GERÇEK OLDU ANNEM" Anne Elif Altun ise evlat acısının zor olduğunu ve içindeki yangının sönmediğini belirterek, "Kuzuma burada ev yaptık ve onun hatıralarını saklayacağım. Resimlerimi saklayacağım ve onun hayatını yaşatmak istiyorum. Gelenler burada oğluma burada dua edecekler. Çok güzel bir duygu ancak dumansız ateş sönmüyor yanıyor ateş. Yoksa çok güzel bir yere gitti inanıyorum. Kuzum bambaşka bir çocuktu herkesi severdi. Hısım, akraba ve arkadaşa çok düşkün bir çocuktu. 'annem bana bir araba' dedi, 'alırım kuzum sana araba' dedim. Arabası Cuma günü geldi Cumartesi günü böyle oldu. Yengesi arabasının fotoğrafını gönderdi ve arkadaşlarıyla paylaştı. 'Hayalim gerçek oldu annem' dedi kendi gerçek olmadı. Allah'ım kimseye evlat acısı vermesin. Babası da hastaydı ve babasını çok merak ediyordu. 'anne babama bir şey olursa beni bekletin' derdi. Kendisi babasından önce gitti" diye konuştu.
(Halil Koyun/İHA)