Şehit Ailesini Ziyaret Eden Kamalak: Çare Bellidir İslam Birliği'ni Kurmak
SAADET Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Hakkari Şemdinli'de şehit olan İnegöllü Uzman Çavuş Yavuz Mete'nin ailesine başsağlığı ziyaretimde bulundu.
SAADET Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Hakkari Şemdinli'de şehit olan İnegöllü Uzman Çavuş Yavuz Mete'nin ailesine başsağlığı ziyaretimde bulundu. Ziyaret sonrası açıklama yapan SP Genel Başkanı Kamalak, "Ne İslam coğrafyası ne de Türkiye bu noktaya gelmemeliydi. Ama gelindi. Askerimize dua ediyoruz. Allah Muaffak kılsın. Çare bellidir; İslam birliğini kurmak. Rabbi, kitabı, peygamberi, kıblesi bir olan insanların bir araya gelmesinden başka çare yok" dedi.
SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, 3 Eylül 2016 tarihinde Güvenlik Güçlerimiz ile PKK arasında çıkan çatışmada ağır yaralanarak tedavi gördüğü GATA'da şehit olan Uzman Çavuş Yauz Mete'nin, Bursa'nın İnegöl ilçesinde yaşayan ailesini ziyaret etti. Kamalak, Şehit Yavuz Mete'nin babası Dursun Mete ve amcası Necati Mete'ye başsağlığı diledi.
'BU NOKTAYA GELMEMELİYDİ'
Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kamalak, Fırat Kalkanı Operasyonu'nu değerlendirdi. Burada görev alan askerlere başarılar dileyen Kamalak şöyle konuştu:
"Ne İslam coğrafyası ne de Türkiye bu noktaya gelmemeliydi. Ama gelindi. Askerimize dua ediyoruz. Allah muaffak kılsın. Çare bellidir; İslam birliğini kurmak. Rabbi, kitabı, peygamberi, kıblesi bir olan insanların bir araya gelmesinden başka çare yok. Biz Saadet partisi olarak bunun mücadelesini veriyoruz."
'14 SENE SONRA MI FARK ETTİNİZ?'
Belediyelere atanan kayyum uygulamalarını da değerlendiren Kamalak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hiçbir ülke, milletin alın terinin ülkenin bölünmesi için harcanmasına müsaade edemez. Ama burada sorulması icap eden şey şu; sizden önce böyle bir durum var mıydı? Var idiyse 14 sene sonra mı fark ettiniz? Yoktu çünkü. Şu anda maalesef Suriye politikasını siz ihdas ettiğiniz gibi, yanlış bir çözüm süreci yüzünden bölücü terör örgütünü nemalandırdığınız, kuluçka üzerine kuluçkaya yatırıp büyüttüğünüz gibi, o belediyeleri de siz çığırından çıkardınız. Bu noktaya gelince başka bir çare yok gözüküyor. Ama çözüm mü? Değil. Biz gönül bağlarını güçlendirmek, gönül köprülerini mutlaka kurmak, desteklemek mecburiyetindeyiz. Şu aşamada niye bu noktaya geldik diye düşünmemiz lazım. Teşhisi doğru koyup, tedaviyi ona göre yapmamız lazım. Yoksa ülke yaşanmaz hale gelir."
- Bursa