Seri Katil Davasında 15 CD Kayıp İddiası
İzmir'de 3 kişiyi öldürmekten 3 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası alan Hamdi Ayri hakkındaki davada, aileler 15 CD'nin kayıp olduğunu öne sürdü.
İzmir'in Balçova ve Konak İlçeleri'nde 3 yıl önce bankada çalışan Esra Yaşar'ı, ardından üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla'yı, son olarak da 'Azra' takma adlı travesti Mustafa Has'ı birer gün arayla öldürmekten üç kez ağırlaştırılmış ömür boyu ve 45 yıl hapis cezasına çarptırılan Hamdi Ayri hakkındaki kararı temyiz etmeye hazırlanan aileler, dava dosyasındaki 15 CD'nin kayıp olduğunu öne sürdü. Seri cinayetlerin bir çetenin işi olduğu görüşünü savunan, CD'lerdeki görüntülerde sanık Hamdi Ayri'nin suç ortaklarıyla ilgili bilgiler olabileceğini belirten Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice Ayla, "Bu kayıtlar dosyadan buhar olup uçtu. Görüntüleri ele geçirene kadar yasal girişimlerimizi sürdüreceğiz" dedi.
BİRER GÜN ARAYLA 3 CİNAYET
Bodrum'da garsonluk yapan Hamdi Ayri, 25 Nisan 2010'da bir banka şubesinde çalışan Esra Yaşar'ı (27), Balçova İlçesindeki Çağdaş Caddesi 5 numara önünde tabancayla başına ateş ederek öldürdü. Ayri, genç kızın cep telefonu ve çantasını aldı. Hamdi Ayri, bir gün sonra, İzmir Ekonomi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi birinci sınıf öğrencisi Ayşe Selen Ayla'yı (22) başına tabancayla ateş ederek öldürdü. Ayri, genç kızın cep telefonu ile cüzdanını alıp kaçtı. Son olarak, birlikte olmak için anlaştığı 'Azra' takma adlı travesti Mustafa Has'ı (30), Kemeraltı'nda, bir otomobilde başına tek el ateş ederek öldüren Hamdi Ayri, birer gün arayla işlediği üç cinayetin ardından Muğla'nın Bodrum İlçesi'ne gitti. Ayri, gaspettiği cep telefonları satarken görüntülendiği güvenlik kameraları kaydından kimliğini belirleyen polisin düzenlediği operasyonla yakalanarak İzmir'e getirildi, yargılanıp 3 kez ağırlaştırılmış ömürboyu ve 45 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
15 CD'YE NE OLDU
Mahkemenin gerekçeli kararı taraflara tebliğ edildi. Öldürülen Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice Ayla, avukatı İsmail Tünür aracılığı ile Yargıtay'a ilk temyiz başvurusunu yapan taraf oldu. Yargıtay'a gönderilmek üzere İzmir 7'inci Ağır Ceza Mahkemesi kaleminde bekletilen dava dosyasına Ayla, 8 sayfalık temyiz dilekçesi verdi. Avukat Tünür, mahkemenin dosyada görünen 19 kamera kaydından sadece 4 tanesini müvekkiline verdiğini, 15 CD'nin teslim edilmediğini, temyiz dilekçesinde belirtti. Avukat İsmail Tünür şöyle dedi: "Soruşturma aşamasında mağdurlara 19 adet CD'nin dosyada bulunduğu söylendi. Buna rağmen sadece dört tanesi verilmiş. Geriye kalan CD'leri mahkemeden talep eden müvekkilimin birer örnek alma talebi sonuçsuz kalmıştır. Bu nedenle bahsi geçen diğer CD'ler denetlenememiş ve belki de dosya açısından büyük öneme sahip hususlar açığa çıkmamıştır."
ANNE BU DURUMA İSYAN ETTİ
Savcılık aşamasında elde edilen ve dosyaya konulduktan sonra bulunamayan 19 kamera kaydından sadece 4'ünün verilip, diğerlerinin teslim edilmemesine tepki gösteren Ayşe Selen Ayla'nın annesi Hatice Ayla, soruşturma savcısının söylediği diğer 15 kamera kaydının dava dosyasında olmadığını belirtti. Hatice Ayla şunları anlattı: "Soruşturma aşamasında savcı bey bana, 19 kamera kaydının bulunduğunu, bu görüntüleri dava açıldıktan sonra mahkeme tarafından alabileceğimizi söyledi. Dava açıldıktan sonra dosya içindeki tüm evrakların fotokopisini çektirdik. Ayrıca kamera kayıtlarının bulunduğu 19 CD'nin kaydını mahkemeden talep ettik. Bize ve diğer acılı ailelere sadece 4 adet görüntü kaydı verildi. Bunların içinde Hamdi Ayri'nin metro ile telefonu sattığı yerdeki kamera kayıtlarıydı. Verilmeyen 15 kamera kaydını mahkemeden talep ettik. Ancak, bu taleplerimizden hiçbir sonuç çıkaramadık. Bu kamera kayıtlarında ne vardı da bize verilmedi? Kamera kayıtları dosya içinde olsaydı, bize mutlaka birer görneği verilmek zorundaydı. Demek ki bu kayıtlar dosyadan buhar olup uçtu. Görüntüleri ele geçirene kadar yasal girişimlerimizi sürdüreceğiz. Mahkeme tarafından bir hükmü olmasa bile biz bu kayıtları istiyoruz."
ÇETE İDDİASI
Temyiz dilekçesinde 15 CD kaydının yanı sıra mahkeme tarafından kabul edilmeyen taleplerini tek tek sıralayan Hatice Ayla, öldükten sonra kızının Facebook sayfasının hacklendiğini temyiz dilekçesinde belirtti. Bu durumun şüpheli olmasına rağmen mahkeme tarafından araştırılmadığını belirten Hatice Ayla şöyle devam etti: "Facebook sayfasında Ayşe Selen adı ve soyadı kullanılmış. Bir takım şüpheli mesajlar gönderilmiş ve nihayetinde dava esnasında kızımın Facebook adresi de şifresi kırılmak suretiyle hacklenmiştir. Tüm bu hususlar, tanık olarak dinlenen ancak sanık olarak yargılanması gereken şahıslarca delilleri gizlenmek amacıyla yapılmıştır. Bu olayın araştırılması yönündeki taleplerimizi mahkeme heyeti reddetti. Oysa bu olayın araştırılıp üzerine gidilmesi gerekiyordu. Gencecik 3 kişinin en kutsal hakkı olan yaşama hakkının sonlandırılmasının sebepsiz olduğunun düşünülmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Sanık Hamdi Ayri gerçekten bu kişileri tesadüfen seçtiyse neden Bodrum'dan İzmir'e kadar gelerek zahmete girmiş, üç kişiyi öldürdükten sonra Bodrum'a kaçmıştır. Bu cinayetler tesadüf değildir. Bu dava çete kapsamında görülmesi gerekir."