Haberler

SES, Basına Yönelik Baskıları Kınadı

Güncelleme:
Abone Ol

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası(SES) il binasında toplanarak basına yönelik baskıyı yaptıkları basın açıklaması ile kınadı.

SES Şanlıurfa Şubesi Eşbaşkanı Ruken Kılınç, "Demokrasilerde yönetenler denetlenmeye ve eleştiriye açık olmalıdır. Bu anlamda basın özgürlüğü demokrasilerin olmazsa olmaz koşullarından birisidir. Yönetimlerin, hangi görüşten olursa olsun, eleştiri ve denetimlerinden rahatsız oldukları medya kuruluşları ve basın mensupları üzerinde yıldırıcı, caydırıcı baskılar oluşturmaları kabul edilemez" dedi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası(SES) il binasında toplanarak basına yönelik baskıyı yaptıkları basın açıklaması ile kınadı. Basın açıklamasına SES üyelerinin yanı sıra eski HDP İl EŞbaşkanı Sevda Çelik Özbingöl de katıldı.
KILINÇ: YÖNETENLER DENETLENMEYE VE ELEŞTİRİYE AÇIK OLMALIDIR
SES Şanlıurfa Şubesi Eşbaşkanı Ruken Kılınç, "Tam da içinden geçtiğimiz sürecin karakterini yansıtacak şekilde hukuka aykırı şekilde başta tutuklanan gazetecilere, ekranı karartılan televizyon ve basılan radyo kanallarına, muhalif basın ve kişilere yönelik baskı tam gaz devam ediyor. Demokrasilerde yönetenler denetlenmeye ve eleştiriye açık olmalıdır. Bu anlamda basın özgürlüğü demokrasilerin olmazsa olmaz koşullarından birisidir. Yönetimlerin, hangi görüşten olursa olsun, eleştiri ve denetimlerinden rahatsız oldukları medya kuruluşları ve basın mensupları üzerinde yıldırıcı, caydırıcı baskılar oluşturmaları kabul edilemez. Basın özgürlüğü, demokratik bir toplumun temel ilkelerinden birini oluşturmaktadır. Basının halkı bilgilendirme görevini yerine getirebilmesi, üzerinde iktidar baskısı olmadan, özgürce çalışabilmesine bağlıdır. Bu nedenle basın özgürlüğü, ülkedeki rejimin demokrasi olup olmadığının bir ölçütüdür. Bu durum sadece bir özgürlük sorunu değil, aynı zamanda hassas bir siyasal sorun halidir. Demokrasi kültürü olan toplumlarda basın, sadece iktidarın lehine olan düşünceleri değil toplumda rahatsızlık yaratabilecek düşünceleri de tarafsız yansıtmak durumundadır. Bu durum hoşgörünün çoğulculuğun ve demokrasinin olmazsa olmaz ilkelerinden biridir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin basın özgürlüğü kararı da bunu gerektirir. Devlet, ifade özgürlüğünü korumak ve bu alandaki hak ihlallerini önlemek için gereken önlemleri alma yükümlülüğünü yerine getirmek zorundadır. Özgür basının olmadığı yerlerde karanlığın nasıl karabasan gibi çöktüğü dünyada ve ülkemizde çokça örneğiyle sabittir. AKP artık kurumlan hukuku işletiyormuş gibi yapma ihtiyacı bile hissetmiyor. Belli ki, demokrasinin temel kuralları ve kurumlan tümüyle devre dışı bırakılmıştır. Basın faaliyetlerine yönelik baskı ve tehdit politikaları artık gazete okuyucularına tehdide kadar ulaşmıştır. Özgür basın, tüm kesimlerin sesini duyurmak için mücadele eden basındır. KESK olarak kurulduğumuz güden bu yana faşizme, baskıya, zulme, sömürüye ve tehditlere boyun eğmeyen basının yanında olmaya devam edeceğiz. Urfa Radyo Karacadağ'a yapılan baskıların karşısında da duracağımızı belirtir. Tüm basın mensuplarını ve kurumları özgür bir gelecek için dayanışmaya çağırıyoruz. Bizler karanlığa karşı demokrasi ve barış mücadelesiyle direnmeye devam edecek ve faşizme izin vermeyeceğiz. KESK olarak Radyo Karacadağ ve çalışanlarına karşı oluşturulan baskı, kamuoyunun bilgilendirilmesi, düşünce ve kanaat oluşturulması özgürlüklerine karşı bir yıldırma eylemidir. Bu görüşlerle, nerden gelirse gelsin, antidemokratik ve sansürcü baskıları kınıyoruz" dedi. (Kaynak: Gazeteipekyol)

Kaynak: Temsilci / Güncel

Şanlıurfa Yerel Sağlık Yaşam Güncel Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title