DBP'li Yüksek: Yeni Bir Doğuş Gerçekleşiyor
Siirt'te konuşan DBP Eş Başkanı Kamuran Yüksek, Kürtleri Suriye'nin Rojava bölgesinde yeni bir doğuş gerçekleştirdiğini ve Türkiye'de de bunun gerçekleşeceğini söyledi.
Siirt'te HDP ve DBP'nin düzenlediği nevruz kutlamaları Eruh İlçesi karayolu üzerindeki boş alanda gerçekleştirildi. Kentte ve alanda geniş güvenlik önlemleri alan polis, PKK flamaları ile girmek isteyenlere izin vermeyince yaşanan gerginlikte bazı kişler gözaltına alındı.
"NEVRUZU ENGELLEMEK İSTEDİLER"
Nevruza katılan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüsek, hükümetin nevruzun kutlanmasını ve Kürtlerin yan yana gelmesini engellemek için elinden gelen bütün çabayı gösterdiğini ileri sürdü.
"SONUNDA İKTİDARDAN DÜŞECEKSİNİZ"
Yüksek, "Ne kadar baskı yaparsanız yapın, ne kadar zulüm yaparsanız yapın sonunda iktidardan düşeceksiniz. Çünkü haksızsınız, çünkü bu halka zulüm ediyorsunuz. Onun içinde en kısa zamanda Kürt halkı, Türkiye halkları, Arap halkları bu AKP iktidarını da tarihin çöp sepetine göndermesini inşallah başaracaktır"dedi.
"TÜRKİYE'Yİ AÇIK CEZAEVİNE KAPATTILAR"
Yüksek, yaklaşık 8 aydır Kürtlerin yaşadığı kentlerin abluka ve operasyon altında olduğunu ileri sürüp, sözü İstanbul'da gerçekleştirilen canlı bomba saldırısına getirerek şöyle dedi:
"İstanbul'da 15 milyon insan yaşıyor ancak yaşanan patlamadan sonra 1 milyon insanın bile sokağa çıkamıyor. Sadece bizim insanlarımızı, mücadele edenleri değil, Türkiye'de yaşayan herkesi şu anda mahkum etmiş açık cezaevine kapatmış durumdadırlar."
"KÜRTLER YENİ BİR YÜZYILA ADIM ATTI"
DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, Suriye'nin Rojava bölgesinde Kürt halkı diğer kardeş halkları ile beraber yeni, eşit ve demokratik bir yaşam sürdüğünü, Kürtlerin yeni bir yüz yıla adım attığını ifade etti.
"YENİ BİR DOĞUŞ GERÇEKLEŞİYOR"
Yüksek, "Yeni bir doğuş gerçekleşiyor. İşte bu AKP hükümetinin bütün derdi Kürtlerin yeniden tarih sayfasına çıkması için engellemek, 100 yıl daha köle gibi yaşamasını sağlamaktır. Ama Rojava'da nasıl engelleyemediyseniz, burada da engelleyemeyeceksiniz, burada halkımız özgürlüğüne kavuşacaktır. Hiçbir özgürlük bedelsiz olmamıştır. Keşke hiçbir bedel ödemeden, hiçbir insanımızın burnu kanamadan Türkiye demokratik dönüşümünü gerçekleştirse, Kürtler de kendi hakkına ve özgürlüğüne kavuşmuş olsaydı" dedi.
