Sınır Bölgelerindeki Akaryakıt Kaçakçılığı
Petrol Ürünleri İşveren Sendikası Genel Başkanı Alkan: "Biz kesinlikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki akaryakıt kaçakçılığını kayda değer bulmuyoruz. Doğu sınırlarından kaçak akaryakıt giriyor, bunu biliyoruz fakat bu devede kulak bile değildir, devede ancak tüydür"
Petrol Ürünleri İşveren Sendikası (PÜİS) Genel Başkanı Muhsin Alkan, "Biz kesinlikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki akaryakıt kaçakçılığını kayda değer bulmuyoruz. Doğu sınırlarından kaçak akaryakıt giriyor, bunu biliyoruz fakat bu devede kulak bile değildir, devede ancak tüydür" dedi.
PÜİS Van Şubesi tarafından "Van Bölgesi İstişare Toplantısı" düzenlendi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki akatyakıt istasyonu sahiplerinin yaşadığı sıkıntıların ve çözüm önerilerinin masaya yatırıldığı toplantıda, özellikle istasyonların kar oranları, denetimlerde yaşanan uygulamalar ve akaryakıt istasyonlarına kaçakçı muamelesi yapılması konuları ele alındı.
PÜİS Genel Başkanı Alkan, yaptığı konuşmada, ülkedeki akaryakıt istasyonlarının yaşadığı sorunların benzer olduğunu ancak yöresel sıkıntıların farklı olduğunu belirtti.
Alkan, üyelerinin yaşadığı sorunların giderilmesi için ellerinden gelen tüm çabayı gösterdiklerini vurgulayarak, bu konuda daha başarılı olabilmeleri için üyelerinin de kendilerine destek vermesi gerektiğini söyledi.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin genellikle akaryakıt kaçakçılığıyla gündeme geldiğine işaret eden Alkan, şöyle konuştu:
"Biz kesinlikle, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki akaryakıt kaçakçılığını kayda değer bulmuyoruz. Doğu sınırlarından kaçak akaryakıt giriyor, bunu biliyoruz fakat bu devede kulak bile değildir, devede ancak tüydür. Bunu bulunduğumuz her ortamda söylüyoruz. Üç tarafı denizlerle çevrili, dört bir yanında ucuz akaryakıt satılan bir ülkeyiz. Bunun yanında, akaryakıt üzerinde yüzde 65'e varan bir vergi var. İştah kabartan bir vergi ve kaçakçıyı teşvik eden bir vergi sistemi var.
Bu kaçağı yapan kimlerdir, maalesef ki bu konuda iddialıyım ve her yerde söylüyorum ana dağıtıcılardır. Kimse adres şaşırtmasın ve bayilerimize eziyet etmesin. Türkiye'de son derece yanlış şeyler yaşanıyor. Biz bayilerimizden söz ederken Türkiye'deki Özel Tüketim Vergisi'nin (ÖTV) yüzde 53'ünü toplayan bir sektörden söz ediyoruz. Bu sektörde faaliyet gösteren ve 24 saat boyunca çağın ve doğanın tüm zorlu şartlarına rağmen insanlara hizmet eden bayilerimiz; kaçakçı, hırsız ve tabiri caiz ise üçkağıtçı konumuna düşmüş. Bu durum bizleri derinden üzüyor."
Alkan, sektörlerinin, ülkenin ekonomisine katkı sunmanın yanı sıra devletin çarkının da dönmesine yardımcı olduğunu bildirerek, ana dağıtıcıların yanı sıra EPDK'yla da sorun yaşadıklarını ve herkesin işlerini bırakarak akaryakıt istasyonlarıyla uğraşmaya başladığını ifade etti.
-"Ana dağıtıcıların depolarına otomasyon taktıramadık"
Türkiye'deki istasyonların yüzde 99'unun otomasyon sistemine geçtiğine ancak ana dağıtıcıların dapolarına otomasyon sistemi taktıramadıklarına işaret eden Alkan, konuşmasına şöyle devam etti:
"İstasyonlarımız, kayıtdışı şekilde deposuna bir litre akaryakıt bıraktığı anda EPDK ve ana dağıtıcılar oturdukları yerde bunu görüyor ve hesap sorarak gerekli yasal işlemi yapıyor. Kimse birkaç litre fazla akaryakıt satabilmek için milyonlarca liralık yatırımını riske atmaz. Ancak biz bu otomasyon sistemini bugüne kadar yaptığımız tüm girişimlere rağmen ana dağıtıcıların depolarına taktıramadık. Bunun izahını kimse yapamaz. Otomasyon sistemini ana bayiler istedi ama parasını akaryakıt istasyonlarından aldılar. Ana dağıtıcıların depolarına otomasyon bağlanmadığı sürece o kaçağı yapan ana dağıtıcılar aynı şeye devam edeceklerdir. Büyük ana dağıtıcıların bir de küçük dağıtıcıları var. Bunların faturasız mallarını da bu dağıtıcılar satıyor. Böylece bayinin ismi kaçakçı oluyor. Burada hedef şaşırtma var. Akaryakıt bayisi kaçak akaryakıtı deposuna dökmüyor, dökemez de. Döktüğü anda satmasına ve görülmemesine imkan yok. Çünkü otomasyon sistemi en küçük miktarı bile tespit edebiliyor."
Toplantıya katılan Vali Yardımcısı Mehmet Yüzer de ülkelerin geliştikçe enerji ihtiyaçlarının da arttığını belirterek, Van'da depremin ardından motorlu taşıt sayısında artış yaşandığını, bunun da enerji ihtiyacını artırdığını kaydetti.
Bazı katılımcıların, akaryakıt istasyonlarındaki denetimlerde yaşanan kötü uygulamalara ilişkin şikayeti üzerine Yüzer, "Ben burada bir yıldan bu yana kolluk kuvvetlerinden sorumlu vali yardımcılığı görevi yapıyorum. Ancak şu ana kadar bana denetimlerde kötü muamele yapıldığına dair hiçbir şikayet gelmedi. Gelirse biz gerekeni yaparız. Bu konuda kimsenin bir kaygısı olmasın. Zaten istasyonlarda kamera sistemleri kurulu. Kötü muameleye ilişkin görüntüleri savcılığa verdiğiniz anda gereken yapılacaktır. Kimsenin kimseye eziyet etme hakkı yoktur" diye konuştu.
PÜİS Genel Sekreteri Güner Yenigün, yönetim kurulu üyeleri ve akaryakıt istasyonu sahiplerinin katıldığı toplantı, soru cevap bölümünün ardından son buldu. - Van