Şırnak'taki Din Adamlarından 'Boykot' Kararı
Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Talimatı ile 25 Ağustos'ta, Terör Örgütü PKK'nın Şehir Yapılanması Kürdistan Topluluklar Birliği/türkiye Meclisi Kck/tm'ye Yönelik, Hakkari Kent Merkezinde Düzenlenen Operasyonda Gözaltına Alınan, Kesk'e Bağlı Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (dives) Genel Başkanı Lokman Özdemir'in Tutuklanması, Şırnak'ta Protesto Edildi. Dives Üyeleri Ayrıca, AK Parti Hükümetine Tepki Göstererek, Referandumla Kendi İktidarını Sağlamlaştırmaya Çalıştığını Savunarak, Halk Oylamasını Boykot Edeceklerini Açıkladı.
VAN Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı ile 25 Ağustos'ta, terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Meclisi KCK/TM'ye yönelik, Hakkari kent merkezinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan, KESK'e bağlı Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (DİVES) Genel Başkanı Lokman Özdemir'in tutuklanması, Şırnak'ta protesto edildi. DİVES üyeleri ayrıca, AK Parti hükümetine tepki göstererek, referandumla kendi iktidarını sağlamlaştırmaya çalıştığını savunarak, halk oylamasını boykot edeceklerini açıkladı.
Cumhuriyet Meydanı'nda bugün saat 13.30'te yapılan açıklamaya, Şırnak Barosu, Şırnak Belediye Başkanı Ramazan Uysal, KESK, DİSK, Balveren Beldesi Belediye Başkanı Abdurrezak Yıldız, Genç-Der temsilcileri de katıldı. Grup adına açıklamayı okuyan DİVES Genel Sekreteri Süleyman Taşkın, demokrasi ve insan hakları savunucuları ve emekçilerine yönelik sudan bahanelerle baskın yapılarak tutuklandığını söyledi. Son olarak Özdemir'in tutuklandığını belirten Taşkın, şöyle dedi:
"Lokman Özdemir ve diğer emekçilere yönelik tutuklamaları şiddetle kınıyoruz. Ramazan ayında İslam dininin de emri olan kardeşliğe çağrı yaptığı, 'Zulme karşı sessiz olan dilsiz şeytandır' hadisi şerifini kendisine şiar edinen sendikamız ve genel başkanının zulme karşı yaptığı çağrılardan dolayı tutuklanmasını hiçbir din ve hukuk sistemi ile toplumsal vicdan kabul etmez. Genel başkanımızın tutuklanması aynı zamanda iktidarın riyakar yüzünü de ortaya çıkarmıştır. Özellikle partizanlığın, kadrolaşmanın en yoğun olduğu Diyanet İşleri Başkanlığı söz konusu olunca, bu tahammülsüzlük her türlü insani ölçüleri aşmaktadır. Her gün meydanlarda özgürlük, adalet, insan hakları, eşitlik, kardeşlik naraları atan yeni anayasa safsatasıyla 12 Eylül darbecilerine karşı olduğunu dile getiren AKP hükümeti, aslında tam da kendi iktidarları döneminde barış ve demokrasi yanlılarına, emekçilere karşı kurdukları istiklal mahkemelerini aratmayan özel yetkili mahkemelerle, sivil darbe yaparak hukuku katlediyorlar. Bu mahkemeler hiçbir delil, belge ve bulguya dayanmadan insanları sorgusuzca cezaevlerine atıyor."
ANAYASA PAKETİNE BOYKOT
Tutuklu bulunan 7 KESK üyesi arkadaşları, Genel Başkan Özdemir ve diğer tutuklu emekçilerinin derhal serbest bırakılmasını talep eden Taşkın, "Bir taraftan hukuk, adalet savunuculuğunu yapan diğer taraftan kendisi gibi düşünmeyen emekçi ve demokratları cezaevlerine atan iktidarın yeni anayasası da sadece kendi iktidarını derinleştirmek ve sağlamlaştırmaya yönelik olacaktır. Kürd'e, Alevi'ye, işçiye, emekçiye hiçbir hukuksal düzenleme getirmeyen bu anayasa paketini de bu gerekçelerle boykot ediyoruz" diye konuştu.
