Soma Davasında İşçiler Anlatıyor
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın görüldüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, tanıkların ifadelerinin alınmasına devam edildi.
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın görüldüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, tanıkların ifadelerinin alınmasına devam edildi.
Soma'da geçen yıl 13 Mayıs'ta meydana gelen faciada, 301 madencinin yaşamını yitirmesi ardından başlatılan adli soruşturmada, haklarında, 'Olası kastla öldürme', 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma', 'Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçlarından 301 kez, 2 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan toplam 46 sanığın yargılanmasına, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Duruşmada, tutuklu sanıklar Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik, Maden Mühendisi, İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı, maden mühendisleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, Ertan Ersoy, emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik'in yanı sıra tutuksuz sanıkların bir bölümü hazır bulundu. Ölen madencilerin aileleri de, polisin arama noktasından geçtikten sonra duruşmayı takip etmek için mahkeme salonuna geldi.
YANGIN BANTTAN ÇIKMAMIŞTIR
Duruşmada ilk olarak, bant ustası olan Erkan Kılıç, tanık olarak dinlendi. 2003 yılından beri facianın yaşandığı ocakta çalıştığını anlatan Erhan Kılıç, "Olay günü anayol 3'üncü bandın kuyruğunda çalışıyorduk. Saat 14.00 gibi dinamit patlatıldı. Yaklaşık beş dakika sonra aynı yerde çalışmaya başladık. Saat 14.30'da da o bölgeden ayrıldık. Bu sırada da dinamit patladığı anda sensörle gaz ölçümü yapan emniyetçiyi de görmedim" dedi. Buradaki temizlik çalışmasının sona ermesiyle insan nakil bandına bindiklerini de söyleyen Erkan Kılıç, "Yaklaşık 15 - 20 metre ilerledik bir koku geldi. Lastik kokusuna benziyordu. Bantta mı sorun var deyip gidip baktık. Dumanı gördük ardından temiz hava bölgesine çıktık. Duman önce zayıftı, sonra tüm ocağı kapladı" dedi.
Olay günü ve öncesindeki üç aylık dönemde, 4'üncü bantta elektrik arızası olduğunu, bantın o gün de 3 - 4 kez çekmemezlik yaptığını anlatan Kılıç, yangının banttan çıkmış olabileceğini sanmadığını savundu.
OCAĞA GELİP SİZ DE GÖRDÜNÜZ
Halen facianın yaşandığı ocakta çalıştığını ifade eden Erkan Kılıç, sanık Akın Çelik'in avukatı Yusuf Koçyiğit'in bantlarla ilgisi sorularına ise, "Bandın tahriklerden yanmadığını ocağa gelip siz de gördünüz. Bir kaç ay önce ocağa gelmiştiniz. Tahriklerden yangın çıksa orada lastik kalmazdı. Lastikleri olaydan sonra biz kestik" yanıtını verdi.
ÜRETİM BASKISI VARDI
Tanık işçilerden kaynak ustası Serkan Aslan da, olay günü, 3'üncü bant bölgesinde bulundukları sırada saat 14.40 - 14.50 arasında elektriğin kesildiğini söyledi. Yaşananları da anlatan Serkan Aslan, "Bir yerlere ulaşmak istedim ama telefon çalışmıyordu. Yaklaşık 5 dakika sonra amirler geldi. Bir patlama sesi duymadım. Olaydan önce 15 - 20 gündür ocak genelinde sıcaklık vardı" dedi. Yangın tüplerinin bazıları boş olduğunu da ileri süren Aslan, "Ben boş tüple kaynak yapmazdım, boş tüp bulunca yukarı çıkarırdım, değiştirildi. Yangın tüpü olmadan emniyetçi kaynak yaptırmazdı. 6 yıllık gaz maskeme de hiç bakım yapılmadı" dedi. Üretim baskısından dolayı 1 - 2 saatte tamir edilecek arızaların erken bitirilmesi için uyarıldıklarını da söyleyen Serkan Aslan, "Ancak iş erken bitmediği için herhangi bir ceza almadım" dedi. Madene müfettiş geleceğinden 1 hafta - 10 gün önce haberlerinin olduğunu da öne süren Şerkan Aslan, "Müfettişten önce yapılmayan işler, onlar geleceği zaman yapılırdı. Müfettişler, ana yolda ilerleyip geri dönerdi" dedi.
MUSTAFA KÖSE İLE YÜZLEŞTİ
Olay günü Serkan Arslan ile yan yana çalışan Mustafa Köse arasında ifade farklılığı çıktı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, Mustafa Köse'yi tekrar çağırdı. Bu kez ilk ifadesinde, "Şiddetli bir ses duydum" diye olay anını anlatan Mustafa Köse'ye, Serkan Arslan'ın "patlama duymadım" dediği anlatıldı. Mustafa Köse, soru üzerine, "Şiddetli patlama yoktu ama kulağımda basınç hissettim. Serkan abi, beni yukarı gönderdi, kendisi de aşağıya indi, bir yakını mı vardı yoksa başka bir şey için mi indi hatırlamıyorum" yanıtını verdi.
Bu arada ikinci kez söz alan Serkan Arslan da "Bir patlama olsaydı benim duymamam imkansızdı. Ben ona 'sen dışarı çık' dedim. Beni de amirim çağırdığı içini aşağı indim. Yoksa niye aşağı ineyim?" dedi.
Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, duruşmaya öğle arası verdi. - Manisa