Soma Maden Faciası Davasına Kaldığı Yerden Devam (2)
Gergin BAŞLADI Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davada, mağdur işçilerin ifadelerinin alınmasına devam edildi.
Gergin BAŞLADI
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davada, mağdur işçilerin ifadelerinin alınmasına devam edildi. Duruşma öncesinde tutuklu sanıkların, içeriye girmesi sırasında bir madenci yakını pet şişe fırlattı ve "Vicdanınız yok mu sizin?" diye bağırdı.
Mahkame Başkanı Aytaç Ballı'nın uyarısıyla başlayan duruşmada ilk olarak söz alan sanık avukatlarından Kadir Çekin, kendilerine sık sık müdahale edildiğini bu nedenle de mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'dan, gerekirse salonu bile boşaltmasını istedi. Avukatın bu talebine, işçi aileleri büyük tepki gösterdi.
ÜNİVERSİTEDEN RAPOR VERDİLER: KÖMÜRDE YANMA YOK
Ardından söz alan sanıklardan Akın Çelik'in avukatı Yusuf Koçyiğit ise, Afyon Kocatepe Üniversitesi Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (TUAM) kömür analiz laboratuvar sonuçlarına ilişkin raporu sundu. İddianamenin bilirkişinin raporuna göre ana temelini "U3 ve C panosu topuğunun kendiliğinden kızışmaya başlaması" ifadesinin oluşturduğunu anlatan Koçyiğit, ancak üniversiteye yaptırılan bilimsel mütalaanın iddianamenin ana noktasını bertaraf ettiğini söyledi. Yusuf Koçyiğit, "Bu topuğun uzun süreden beri yandığı, belirtilerini karbonmonoksit ve ısı olarak göstermesine rağmen yetkililerce dikkate alınmadığı iddiasına ilişkin bilimsel bir rapor hazırlandı. Raporda topuğun bir parçasının dahi yanmadığı belirtiliyor" dedi.
Maden Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Ali Sarıışık imzalı, 12 Ekim 2015 tarihli 'Soma Eynez işletmesinde bulunan U3 bölgesi ve C panosu topuk kısmında bırakılan, topuk kömüründe kendiliğinden yanmanın olup olmadığının araştırılması raporu'nda sondaj karot numune değerlerine yer verilerek, sonuç bölümünde, 'Nefeslik bölgesindeki sondaj karot loglarında yanmamış ağaç kırıntı - parçasına, yanmamış plastik boru parçalarına rastlanmıştır. Nefeslikte yapılan NFS1. Nolu sondaj ve NFS2. nolu sondaj kömür karot numuneleri Afyon Kocatepe Üniversitesi Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi kömür analiz laboratuvarında analizleri yaptırılmıştır. Bu analiz sonuçlarına göre işletmenin Eynez ocağı kömürlerinde alınan karot numune örneklerinden, NFS sondaj karot numuneleri kalori değerleri 3959-4001 kkal/kg olarak belirlenmiştir. Ana Yol üzerinde yapılan S1,S2, S3, S4 sondajlarından alınan kömür karot numuneleri aynı laboratuvarda analizleri yapılmış ve kalori değerleri 5500-6000 kkal/kg olarak belirlenmiştir. Bu kömür analiz sonuçlarına göre kömürde yanmanın olmadığı, bu sondaj verilerine göre sondajlar ile incelenen alandaki kömürün orijinal olduğu anlaşılmaktadır' ifadelerine yer verildi.
"MÜFETTİŞLER GELECEK AYAĞINIZI DENK ALIN"
Duruşmada daha sonra madenden sağ kurtulan işçilerden Arif Dudu'nun ifadesine geçildi. Madende 5 yıldır çalıştığını, ancak olaydan sonra artık çalışmadığını söyleyen Dudu, şunları söyledi:
"Saat 15.45 gibi, vardiya bitiminde yukarı çıkmak üzere yola çıktık. Bu sırada bize 'patlama var' denildi. Nefeslik denen bölümden çıkmayı düşündük. Orada yoğun duman olduğu için oradan çıkmamıza izin verilmedi. Daha önce de küçük bir trafo patlaması olduğu için benzer bir durum olduğunu sandık. Kendi aramızda şakalaştık. Bu nefeslikte kimse bize bir şey söylemedi, geç vakite kadar bekledik. Bu sırada bazı arkadaşlarımiz bayıldı. Gaz maskemin altı alev topu gibi olmuştu, çok ısınmıştı. 10 -15 dakika çalıştı benim maskem. 5 yıl içinde ikinci maskemdi. İkinci maskem verildikten sonra da bakımı yapıldı. Kaza sırasında da yanan bir yer görmedim. Sadece duman vardı."
Park madencilikten ocağın Soma Eynez madenine geçmesinden sonra 1 - 2 gün eğitim gördüklerini de söyleyen Dudu, "Seminer salonunda, bilgilendirmeler oldu, 10 - 15 dakika anlattılar, sonra kağıtları imzalayın dediler. Acil durumlarda neler yapmamız gerektiğini öğretmediler. Tatbikat da yapılmadı. Başımızda Ahmet Şengül vardı, taşeron. Daha fazla çalışmamızı söylüyordu. Fazla mesai yapmıyorduk ama mesai saatlerinden daha fazla iş yapmamız isteniyordu. Müfettişlerin geleceğini önceden biliyorlardı. Ana yolları temizliyorlardı. 'Bugün müfettiş gelecek herkes ona göre ayağını denk alsın' deniyordu" dedi.
Tutuklu sanıkların, işçi Arif Dudu'ya yönelttikleri soruları eleştiren mağdur avukatları, sorunun mahkeme başkanınca sorulması gerektiğini hatırlattı.
ÇIKIŞTA MADENCİ AİLELERİ İSYAN ETTİ, 'KAÇ PARA ALDIN'
Duruşmada ikinci olarak maden işçilerinden Fazlı Baraş dinlendi. Kaza günü yaşadıklarını anlatan Baraş, faciada can veren Mehmet Efe'nin havalandırma kapaklarını açması üzerine hayatta kaldıklarını, eğer onun bu kapıları açmaması durumunda can kaybının daha da fazla olacağını savundu. Hazırlık bölümü A 0 panosunda görev yaptığını ve geçen aralık ayından itibaren de İmbat A.Ş.'de çalıştığını söyleyen Fazıl Baraş, "Ben duman gelmeden maskemi taktım, diğer işçi arkadaşlarım ilk duman geldikten sonra panik yaptı, maskelerini takamadı" dedi.
Hem maden bölgesinde hem de üniversitede iş güvenliği ve maden eğitimi aldıklarını, ocakta hiç kömür yangını olmadığını da anlatan Baraş, şunları söyledi:
"Ocakta sıcaklık vardı, terliyorduk ama riskli biri durum yoktu. Risk görsem zaten ben de çalışmazdım. Herkes iş olsunu diye çabalıyordu. Ama bene hiç yevmiye cezası almadım. İş zaten olacağı kadar oluyordu. Biz kömür çıkarmıyorduk. İlerleme bölümünde de biz kimse baskı yapmadı. Diğer vardiyadaki işçi arkadaşlarımızla da genellikle yolda karşılaşıp görevi devrederdik."
Savcılık ifadesini değiştirip şikayetçi olmadığı söyleyen Fazlı Baraş, duruşma salonundan, madenci aileleriyle birlikte çıktı. Çıkışta Baraş'ın yanına gelen işçi aileleri, doğrularıı söylemediğini, işçi arkadaşlarının yaşadıklarını doğru anlatmadığı yönünde, sözlerle tepki gösterip "Kaç para aldın?" dedi. İşçi aileleri avukatlarının telkinleriyle, Fazlı Baraş'ın yanından uzaklaştı. Duruşmaya öğle arası verildi.
YILDIZ TUR BİÇER'DEN AÇIKLAMA
Duruşmayı izleyen CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, salon dışında açıklama yaptı. İşçilerin yoksullukla, açlıkla ve işsizlikle adeta terbiye edildiğini söyleyen Biçer, "İlk ifadelerinde şikayetçi olan işçiler, bugünkü duruşmada ifadelerini değiştirip şikayetlerini geri almaya başladılar. Ölen işçilerin aileleri şikayetlerinde direniyor ama kurtulan işçiler şikayetlerini geri alıyor. İşçiler iş vaadiyle şikayetlerinden vazgeçiyor" dedi.