Almanya'da polis şiddetine maruz kalan Hamawi ailesi: "Korku içindeyiz"

Almanya'da iki polis memuru tarafından ırkçılığa ve şiddete maruz kalan Suriyeli A. Hamawi, hala korku içinde olduklarını söyledi.

Sol Parti Berlin milletvekili Ferat Koçak ile basın toplantısı düzenleyen Hamawi ailesi yaşadıkları şiddeti anlattı.

Polisin şiddet uygulayarak ters kelepçe taktığı A. Hamawi yaşadıkları olayın hafızasından çıkmadığını belirterek, "Hala şok ve korku içerisindeyiz. Yaşadığımız şiddetten ve maruz kaldığımız ırkçılıktan sonra hala uyku sorunu yaşıyoruz. Çocuklarımız kapı zili çaldığında tedirgin oluyorlar." dedi.

Tramvayda biletsiz yakalandığı için ceza yediğini ve cezayı kabul ettiğini anlatan Hamawi, "Ancak eve geldiklerinde para cezasını ödeyeceğimizi söylememize rağmen şiddete uğradık." diye konuştu.

Çocuklarının özellikle olaydan çok fazla etkilendiğine dikkati çeken Hamawi, "Çocuklarımız da şok içindeler hala. Hala yaşadıkları travmanın ardından soru soruyorlar. Çocuklarımız okula gidiyorlar. Çocuklarını koruması gereken bir babanın, çocuklarının gözü önünde hakarete uğrayıp yere yatırılması nasıl bir duygu bunun iyi anlaşılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Olaydan sonra savcılığa gidip şikayetçi olduğuna dikkati çeken Hamawi, "Şikayetçi olduğumda dahi bize her gün polis tarafından ziyaret edilebileceğimiz söylendi. Sürecin sonunda polisin hesap vermesini istiyor ve görevinden alınmasını bekliyoruz." dedi.

A. Hamawi'nin uğradığı şiddeti telefonla çeken eşi de, görüntülerin toplam 30 dakika olduğunu ve tüm görüntüleri savcılığa teslim ettiklerini kaydetti.

Polisin ilk başlarda telefonla çekim yaptığını fark etmediğini dile getiren anne Hamawi, "Çekim yaptığımı kocamın ellerini kelepçeledikten sonra yerdeyken anladılar. Üç çocuğumuz evdeydi ve her şey onların gözü önünde yaşandı. Görüntüleri ben çektim daha sonra ceza miktarını ödemek için telefonu oğluma verdim, o devam etti çekmeye." dedi.

Sol Parti milletvekili Koçak da görüntüleri kendisinin sosyal medyada paylaştığını ve yaklaşık 10 milyon kişinin izlediğini anlattı.

Kurumsal ırkçılık ile mücadele etmeye devam edeceklerini ifade eden Koçak, bu sürecin peşini bırakmayacaklarını dile getirdi.

Sol Parti Berlin eyalet meclisi üyesi Elif Eralp ise yaşanan olayın tartışmasız bir şekilde ırkçılık olduğuna dikkati çekerek, "Her şeyden önce bir anne olarak yaşananlardan dolayı çok üzüldüm." dedi.

Eralp, Berlin polisinde kurumsal bir ırkçılık sorunu olduğunu iddia ederek, "Yapısal ırkçılık birçok kez karşımıza çıktı. Berlin polisi içinde sağ görüşlü polislerin chat kanallarında yazıştıkları ortaya çıkmıştı. Şikayet komisyonuna yapılan 700 şikayetin üçte biri ırkçılık ile ilgiliydi. Bunlardan da dörtte biri sadece polisin uyguladığı ırkçılık şikayetleriydi." diye konuştu.

Sol Partiden Niklas Schrader, görüntülerdeki ikinci polisin olaya sessiz kalması ve amirlerine bildirmemesinin de ayrıca bir suç teşkil ettiğini belirterek, "Polis görüntülerde aileye yönelik Almanya'daki kurallara uymasını istiyor ama kendisi uymuyor. Bu da polisin tutarsızlığı olarak göze çarpıyor." dedi.

Olayın geçmişi

Berlin'de 9 Eylül'de iki polis memurunun para cezasını ödemediği için Suriyeli A. Hamawi'nin evine giderek, kendisine 3 çocuğunun önünde orantısız şiddet uyguladığı ortaya çıkmıştı.

Polis memurlarının Hamawi'yi zorla yere yatırarak ters kelepçe ile bileklerini bağladıkları ve şiddete başvurdukları, ayrıca "Burası benim ülkem, sen de misafirsin", "Burada ülkemin kurallarına uyacaksın!", "Çeneni kapa, bana bağırma ve sakın dokunma, seni hapse tıkarım!" dediği görüntüler sosyal medyaya yansımıştı.

Berlin polisi de iki polis hakkında yabancı düşmanlığı içeren hakarette bulundukları gerekçesiyle soruşturma açıldığını belirtmişti.