OTOGARDA BOMBA İLE YAKALANAN 3 SANIKTAN 2'SİNE İLK DURUŞMADA TAHLİYE
İSTANBUL'da 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'nda 5 kilogramlık patlayıcı yakalanmasına ilişkin 3 sanığın yargılanmasına başlandı.
İSTANBUL'da 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'nda 5 kilogramlık patlayıcı yakalanmasına ilişkin 3 sanığın yargılanmasına başlandı. İlk duruşmada, tutuklu yargılanan sanıklardan Yaşar Samur'un tutukluluk halinin devamına karar verilirken, diğer sanıklar İbrahim Zal ve Ramazan Arslan'ın yurtdışına çıkış şartıyla tahliyelerine karar verildi.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya, tutuklu sanıklar Yaşar Samur, Ramazan Arslan ve İbrahim Zal getirildiler. Duruşmada savunma yapan sanıklardan Ramazan Arslan, Biz silah olarak biliyorduk. Uyuşturucu madde de kullanmıştık. Kullandığımız uyuşturucunun etkisiyle panik yaptık. Çantaya baktık, sıkı kapatılmış, sigara vardı. Silah yok bunda dedik, İbrahim de şaşırdı. Bayrampaşa'ya doğru gittik, polisler durdurunca panikle kaçmaya başladık. Bomba olduğunu bilseydim elime almazdım. Çanta elimdeydi, çıkmaz sokağa girdim, İbrahim geri kaçtı, ben de çantayı yere bıraktım. Bombayla ilgim yok dedi.
VATAN HAİNİ DEĞİLİM
Sanık İbrahim Zal ise olay günü sanık Yaşar Samur'un kendisini aradığını söyleyerek, Korona hastası olduğu için evden çıkamadığını o yüzden bir arkadaşından emanetini alıp alamayacağımı sordu. Ben de önceden tanıdığım için kırmak istemedim. Kabul ettim dedi. Emanetin silah olduğunu zannettiğini söyleyen Zal, Taksideyken çantanın ağırlığından şüphelenip içine baktık. İçinde silah yoktu. Paketlenmiş küçük paketler vardı. İçinde ne olduğunu anlamadım. Evin önünde taksiden indiğimizde polisler, 'durun kıpırdamayın' diye bağırdı. Biz de paniğe kapılıp kaçmaya başladık diye konuştu. Evin otogara çok yakın olduğu için otogara kaçtığını söyleyen İbrahim Zal, Bir yere saklanıp Yaşar Samur'u aradım. Bize 'neden böyle bir şey yaptın' dedim. Ne olduğunu bilmiyorum dedi. 10 dakika sonra yanıma geldi. Durumu bilmediğini öğreneceğini söyledi. Üstündeki tişörtü bana verdi. Olduğumuz yerden çıktığımız anda polis beni yakaladı şeklinde konuştu. İbrahim Zal ağlayarak yaptığı savunmasında, 8 aydır tutukluyum. Bizi terörist ilan ettiler. Ailem dışarı çıkamıyor. Ailem gelip gidemiyor. Ben bir terörist değilim, vatan haini değilim, PKK'lı değilim. Bizi otogarda suçsuz günahsız insanları öldürmekle suçladılar. Çocukken hırsızlık yaptım kabul ediyorum diye konuştu.
ÖRGÜT ÜYESİ OLSAM KENDİM TESLİM OLMAZDIM
Diğer sanıklara kuryelik yaptırdığı iddia edilen sanık Yaşar Samur ise cezaevinde yattığı dönem tanıdığı Esat adında bir arkadaşının kendisinden yardım istediğini söyledi. Silahı kendisinin alacağını ancak hasta olduğu için çıkamadığı için İbrahim Zal'dan yardım istediğini anlatan Samur, Bize hainlerce kurulan sinsi tuzağa bilinçsizce düştük dedi. Daha önce hiç bomba görmediğini de söyleyen Samur, Sayın hakim filmler haricinde hangimiz gerçek bomba gördük. Ben hala görmedim ama adım bombacıya çıktı. Olay günü televizyonda İbrahim ve Ramazan'ı görünce kendim gidip teslim oldum. İddia edildiği gibi terör örgütü üyesi olsaydım kendim teslim olmazdım. Ben üzerimdeki bu kara leke temizlensin diye teslim oldum. Biz suç işleyen insanlarız evet ama çok şükür hain değiliz dedi.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar İbrahim Zal ve Ramazan Arslan'ın yurtdışına çıkış şartıyla tahliyelerine karar verdi. Sanık Yaşar Samur'un ise tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma ertelendi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Savcılığınca hazırlanan iddianamede, kuryelik yaptığı iddia edilen sanıklar Ramazan Arslan ve İbrahim Zal'ın 8 yıla kadar, kuryelik yaptırdığı öne sürülen sanık Yaşar Samur'un ise 39 yıla kadar hapsi isteniyor. İddianamede, kuryelik yapan iki sanığın bomba değil, silah taşıdıklarını düşündüklerini ve 100 dolar kazanmak için kuryelik yaptıklarını söyledikleri belirtiliyor.