Son dakika haberi: Mısır'daki Rabia Meydanı'nda öldürülen genç, arkasında "darbecilerin yalanını ortaya koyan"...
Son dakika haberleri... Mısır'da darbe yönetiminin, 14 Ağustos 2013'te kanlı bir müdahaleye sahne olan Rabia Meydanı'nda gerçekleştirdiği katliamı gizleme çabası, orada öldürülen gencin arkasında bıraktığı video kaydıyla boşa çıktı.
Mısır'da darbe yönetiminin, 14 Ağustos 2013'te kanlı bir müdahaleye sahne olan Rabia Meydanı'nda gerçekleştirdiği katliamı gizleme çabası, orada öldürülen gencin arkasında bıraktığı video kaydıyla boşa çıktı.
3 Temmuz 2013'te gerçekleştirilen darbenin ardından karşıt gösterileri şiddet kullanarak bastıran güvenlik güçlerinin, Rabia Meydanı'na düzenlediği kanlı baskının üzerinden 7 yıl geçti.
14 Ağustos'ta sabah saatlerindeki müdahalenin hemen ardından dumanların yükselmeye başladığı meydandan, kısa süre sonra ölüm haberleri geldi. Medyaya yansıyan ilk görüntülerde beyaz beze sarılmış bir nevi kefenlenmiş 15 civarında ceset vardı.
Ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi yönetimine karşı yapılan darbeye destek veren medya ise söz konusu cesetlere ilişkin yalan haberler yayınladı.
Cuntacıların yönlendirmesi doğrultusunda ana akım medya ve devlet kanalları cesetlerin Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) mensupları tarafından öldürülmüş olan Abdulfettah es-Sisi yanlılarına ait olduğunu öne sürdü.
Medya gün boyunca yaptığı haberlerde cesetlerin meydandaki platformun altına İhvan tarafından saklandığını ve güvenlik güçleri tarafından oradan çıkarıldığını tekrarladı. Mısır halkının büyük çoğunluğu da bu yalana inandı.
Ancak cesetlerin üzerindeki beyaz bezlerden birisinde vefat eden kişinin adı yazıyordu. Bu isim Ebu Ubeyde Kemaliddin Nuriddin'di. Ayrıca cesetlerin bazılarından hala kan akıyordu ve haliyle yeni vuruldukları belliydi.
Ölümünden 18 saat önce çekilmiş video görüntüsü
Ebu Ubeyde öldürülmeden 18 saat önce bir video çekmiş ve o günün tarihini de söylemişti. Bu video görüntülerinin ortaya çıkması "cuntacıların yalanının yüzlerine vurulduğu" şeklinde yorumlandı.
Oradaki cesetler Sisi yanlılarının değil, darbeye karşı çıkanlara aitti ve meydana yapılan baskında öldürülmüşlerdi.
Katar merkezli Al Jazeera, bağımsız televizyon kanalları ve sosyal medyada yayınlanan Ebu Ubeyde'nin videosunu Mısır medyası görmezden gelmeye çalıştı ve hala yayınlamıyor.
Baskından 18 saat önce çekilen görüntülerde Ebu Ubeyde inşaat mühendisliği son sınıf öğrencisi olduğunu söylüyor ve "Belki de bu benim vasiyetimdir. Bana bir şey olursa diye söylüyorum." diyordu.
Mısır'ın güzel bir ülke olduğunu, gelecek için umutlu olduklarını ancak bütün yaşananların ardından umutlarını yitirdiklerini ifade eden Ebu Ubeyde, yolundan vazgeçmeyeceğini ve Allah için verdiği sözünde duracağını söylüyordu.
Çoktandır hayal ettiği arzusunun, Allah yolunda şehit olmak olduğunu söyleyen Ebu Ubeyde, "Bu benim vasiyetimdir. Bugün 13 Ağustos 2013. Şehit olmayı temenni ediyorum... Esselamu aleykum ve rahmetullah." ifadelerini kullanıyordu.
Cuntacıların ifade ettiği gibi meydandaki cenazeler, İhvan tarafından öldürülmemiş tam aksine Mursi'ye destek veren darbe karşıtı eylemcilere aitti.
"Darbeciler Mısırlıların hayallerini yıkmayı hedefledi"
AA muhabirine konuşan Mısırlı gazeteci Muhammed Gemal Hilal, Rabia Meydanı'ndaki eylemlerin son derece barışçıl olduğunu ancak darbecilerin yüzlerce insanın kanını dökmeyi tercih ettiğini söyledi.
Hilal, meydandaki eylemlerin hedeflerini, "Darbenin reddedilmesi, 25 Ocak devriminin kazanımlarının korunması ve demokratik seçimlerle göreve gelen Muhammed Mursi'nin meşruiyetinin savunulması" şeklinde sıraladı.
Darbeden sonra göreve gelen geçici Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Baradey'in de işaret ettiği gibi "krizi sona erdirmek için çok daha farklı çözüm yolları" olduğunu kaydeden Hilal ancak cuntacıların şiddet kullanmayı tercih ettiğini vurguladı.
Cuntacıların demokrasiden rahatsız olduğunu kaydeden Hilal, şöyle devam etti:
"Darbe karşıtı yargıçlar, darbe karşıtı doktorlar, darbe karşıtı gazeteciler ve darbe karşıtı kadınlar gibi çok farklı platformlar oluşmuştu. Ayrıca darbe karşıtı partiler de bir araya gelmişti. Görüşülüp çözüm bulunabilirdi. Ancak onlar Mısır halkının hayallerini yıkmayı hedefledi.
Darbeciler, Mısır halkına 'gösteri düzenleme ve ifade özgürlüğünü sonlandırma' mesajı vermek istedi. Böylece demokrasiyi kabul etmediklerini ve içlerine sindiremediklerini göstermiş oldular."
Ne olmuştu?
3 Temmuz 2013'te yapılan darbeye karşı çıkanlar başkent Kahire'deki Rabia Meydanı'nda oturma eylemi başlatmıştı.
Darbe karşıtlarını susturmak için silah kullanmaktan çekinmediğini gösteren Mısır güvenlik güçleri, 14 Ağustos 2013 sabahı saat 06.30'da Rabia Meydanı'na müdahale etti.
Akşama kadar devam eden baskında polis mavzerleri ve buldozerler kullanıldı. Ayrıca keskin nişancıların da işaretlenen bazı şahısları vurduğu gözlendi.
İhvan'ın siyasi kanadı Hürriyet ve Adalet Partisi Genel Sekreteri Dr. Muhammed el-Biltaci'nin 17 yaşındaki kızı Esma el-Biltaci de bu şekilde şehit edildi.
Resmi verilere göre Rabia katliamında 8'i polis 632 kişi hayatını kaybederken, 2 bine yakın kişi yaralandı. Aynı gün 800 eylemci gözaltına alındı.