Haberler

Son dakika... Emine Erdoğan: "Çocuklara yönelen kirli ellere asla toleransımız yoktur"

Güncelleme:
Abone Ol

Son dakika haber: - Emine Erdoğan: "Çocuklara yönelen kirli ellere asla toleransımız yoktur" Emine Erdoğan, "Koruyucu Aile Günü Tanıtımı" programına katıldı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından düzenlenen "Koruyucu Aile Günü Tanıtımı"...

- Emine Erdoğan : "Çocuklara yönelen kirli ellere asla toleransımız yoktur"

Emine Erdoğan, "Koruyucu Aile Günü Tanıtımı" programına katıldı

ANKARA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından düzenlenen "Koruyucu Aile Günü Tanıtımı" programına katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada, "Çocuklara yönelen kirli ellere asla toleransımız yoktur" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Beştepe Kongre Merkezi'nde düzenlenen program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başladı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından hazırlanan kısa film gösterimi sonrasında Halk müziği sanatçısı Şükriye Tutkun sevilen şarkılarını seslendirdi. 9 yaşındayken koruyucu aile hizmeti ile tanışan Meral Altuntaş'ın konuşması salonda bulunanlara duygu dolu anlar yaşattı. Programın sonunda Bakan Yanık, Emine Erdoğan'a 'Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti' madalyası hediye ederken PTT tarafından düzenlenen Özel gün zarfı ise Emine Erdoğan ve Bakan Derya Yanık tarafından imzalandı.

"Çocuklara yönelen kirli ellere asla toleransımız yoktur"

Çocuk istismarı sebebiyle üzüntü duyduğunu dile getirerek konuşmasına başlayan Emine Erdoğan, "Sözlerime, çocuk ve istismar kelimelerini yanyana, sıkça duyduğumuz şu günlerde yaşadığım tarifsiz üzüntü ile başlamak istiyorum. Her bir çocuk istismarı, kalbimizde onulmaz yaralar açıyor. Çocuklara yönelen kirli ellere asla toleransımız yoktur. Toplum olarak, tüm çocuklardan sorumlu olduğumuzu hiç unutmayalım. Bu yaraları, ortak bir şuurla aşabiliriz. İnanıyorum ki, bu suçları işleyenler en ağır şekilde cezalandırılacaktır. Devletimiz her zaman tüm imkanlarıyla, çocuklarının yanındadır" ifadelerini kullandı.

"Herhangi bir sebeple, ailesinden uzak düşmüş çocuklarımız, Devletimizin kurumlarında, her türlü imkan sağlanarak bakılıyor"

Emine Erdoğan, "Toplumumuzda, dayanışma kültürünün kökleri, çok derinlere uzanır. Ele ele vermek, birbirimizin elinden tutmak, adeta bir melekedir. Darülaceze, Daruşşafaka gibi kurumlarımız, şefkat mirasımızın korunduğu çatılardır. Çünkü, insanın insana muhtaç olduğu gerçeği, damarlarımızda dolaşır. Herhangi bir sebeple, ailesinden uzak düşmüş çocuklarımız, Devletimizin kurumlarında, her türlü imkan sağlanarak bakılıyor. Eğitimden, psikolojik desteğe, spor, sanat gibi faaliyetlerden, istihdama kadar, her alanda, eksiksiz bir hizmet alıyorlar. Bugün, Devletimizin himayesinde büyümüş, gerek kamuda, gerek özel sektörde çok iyi yerlere gelmiş, nice insan var. Sanattan spor dünyasına, adını türlü başarılarla andığımız, topluma rol model olmuş, evlatlarımız yetişti. Devletimizin şefkat eli, bu çocukları, mutlu hikayelerin kahramanı haline getirdi. Ne kadar gurur duysak az. Yine de, çocukların aile ortamında büyümesi, önceliğimizdir" diye konuştu.

"2002'de, koruyucu aile sayımız, 515'ti. Bugün geldiğimiz noktada, 6 bin 687 koruyucu ailemizin, kanatları altında, tam 8 bin 141 yavrumuz yaşıyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Konuşmasına şu şekilde devam etti:

"Koruyucu Aile sisteminin yaygınlaşması, gerçekten çok önemli. Bakın, 2002'de, koruyucu aile sayımız, 515'ti. Bugün geldiğimiz noktada, 6 bin 687 koruyucu ailemizin, kanatları altında, tam 8 bin 141 yavrumuz yaşıyor. Salgın gibi, büyük bir afet döneminde bile, bu yılın ilk yarısında, 536 çocuğumuz, 437 ailemizin evladı olmuşlar. Bununla beraber, savaş, çatışma gibi sebeplerle, göç etmiş ailelerin emaneti, evlatlarımız da var. Halihazırda, 424 yabancı uyruklu çocuk, Koruyucu Aile Hizmet Modelinden, istifade ediyor. Koruyucu ailelerimiz, ülkemizin tüm illerine yayılmış durumda. Bu ailelerimize, "Müslümanlar arasında en hayırlı ev, içerisinde yetim olan ve yetime iyi muamele yapılan evdir" hadisi şerifi, ne büyük müjdedir. Rahman ve Rahim isimleri, Allah'ın, sonsuz merhamet sahibi olduğunu ifade eder. Merhameti, bir yaşam biçimi haline getirmek, bizi Rahman'a yakınlaştırır. Şunu da, mutlulukla ifade etmek isterim; ailelerimiz engelli yavrularımıza da, sahip çıkıyor. 884 engelli çocuğumuz, koruyucu ailelerinin yanında, huzur içinde yaşıyor. Bu çocukların içinde, yüzde 100 engelli olanlar var."

"Bakanlığımızın şartlarına uyan herkes, koruyucu anne, baba olabilir"

Ailelerden deneyimlerini paylaşmasını isteyen Emine Erdoğan, "Bu yüce gönüllülüğün sırlarını, lütfen bizlerle paylaşın. Çünkü deneyimlerin paylaşılması, herkes için yol göstericidir. Güzele meyli olan insan için, sizin bıraktığınız ayak izlerini takip etmek, bir şereftir. Bakanlığımız, deneyim aktarımı için de, bir proje oluşturdu. Rehber Koruyucu Aile uygulamasıyla, tecrübeli aileler, sisteme yeni katılan ailelere, yaren oluyor. Dolayısıyla, koruyucu aile olmak isteyen kişilere, buradan şunu söylemek isterim; çıkacağınız yolda, yalnız değilsiniz. Devletimiz tüm imkanlarıyla, sizlerin yanındadır. Çocuklarımızın eğitim masraflarından, bakım masraflarına, kurs ücretlerinden, servis ücretlerine kadar her şey, karşılanıyor. İster evli, ister bekar, bakanlığımızın şartlarına uyan herkes, koruyucu anne, baba olabilir. Koruyucu ailelerimiz arasında, zaten çocuk sahibi olan ailelerimizin de, sayıca fazla olduğunu, belirtmek isterim. Yani koruyucu aile olmak, sadece çocuk hasreti gidermek demek, değildir. Hatta, torunları olan insanların bile, yeniden koruyucu aile olduklarını biliyoruz. Bu, birbirimize emanet olduğumuzu, sadece dille değil, hal diliyle de söylemenin, en güzel yoludur" şeklinde konuştu.

"6 bin 687 ailemiz, kalplerini açtıkları evlatlarımıza, muhteşem bir hatıralar koleksiyonu hazırlıyorlar"

Erdoğan, "Hayatta, biri hariç her yara, kabuk tutar. Çocuklukta aldığımız yaralar, ruhumuzun derinlerinde, fay hatlarına dönüşür. O nedenle, her çocuğa, yaraları sarılmış bir çocukluk vermek, boynumuzun borcudur. Çünkü bizler, yetişkin olunca, başımızı hep, çocukluk anılarımıza yaslıyoruz. Orada dinleniyoruz. Hayallerimizde, çocukluğumuzun ana yurduna seyahat edip, hasret gideriyoruz. Ruhumuzu, çocukluk günlerinin sevinciyle besliyoruz. O yüzden, her çocuğun mutlaka, sıcak bir yuvası olmalıdır. Bayram sabahlarında öpecek, bir eli tutmalıdır. Bugün, 6 bin 687 ailemiz, kalplerini açtıkları evlatlarımıza, muhteşem bir hatıralar koleksiyonu hazırlıyorlar. Allah sizlerden razı olsun. Varlığınız, insanlığın umududur, sığınağımızdır. Tüm koruyucu ailelerimize, insanlık adına, sonsuz şükranlarımı sunuyorum" diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Bakan Yanık: "Çocukları sevmek için çok fazla sebeplerimiz var"

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, "30 Haziran'ı 'Koruyu Anne Günü' olarak ilan ettik. Çocukları sevmek için çok fazla sebeplerimiz var. Benim için çocukları sevmenin bir sebebi de onların eşitlik algısıdır. 30 Haziran, bugüne kadar yapılan çalışmaların üzerine bir gün tayin ederek toplumsal farkındalığı biraz daha artırarak ve biraz daha kamuoyunun önüne çıkartarak koruyucu ailelik hizmetinin çalışmasının ne kadar önemli, hayati ve insana dair olduğunu anlatabilmek için ilan edilmiş bir gün. Bu çatının altında ilk toplantımızın ve ilk programımızın çocuklarla ilgili, üstelik koruyucu ailelik ile ilgili olması da benim bu sorumluluğu taşırken ki talihim olarak tarihe geçiyor. Bunun içinde ayrıca şükrediyorum" açıklamasında bulundu.

Altuntaş: "Koruyucu ailemin sevgisi korkularımdan daha büyüktü"

Henüz 9 yaşındayken koruyucu aile hizmeti ile tanıştığını dile getiren Meral Altuntaş, "9 yaşında olduğum için anlayamadığımım bir çok şey vardı. Onları sevmiştim ama kardeşlerimden ayrılmak istemiyordum. Yaşım ve dünyam çok küçüktü. Aile ile birlikte eve gittiğimde her şey çok büyük gelmişti. Korkmuştum. Ama koruyucu ailemin sevgisi korkularımdan daha büyüktü. Aradan 23 yıl geçti ve biz çok şey sığdırdık bu 23 yıla. Hiç bir şey kolay olmadı. Ancak sevgi ve güvenle her şeyin üstesinden geldik. Üniversite hayatımdan sonra Kocaeli Aile Sosyal Hizmetler Müdürlüğünde öğretmen olarak işe başladım. Atandığımda koruyucu aile yanında büyüdüğümü kimse bilmiyordu. Kader mi? Kısmet mi? Bilmiyorum bir şekilde koruyucu aile biriminde görevlendirildim. Benim gibi bir çok çocuğun hayatına dokunma şansı geçti elime. Şuan 32 yaşındayım. 9 yaşımda ki umutsuzluğum içerisinden çıkarıldığım için mutluyum" şeklinde konuştu.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Koruyucu Aile Günü Emine Erdoğan Haberler Son Dakika

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title