STK'lardan 'Hopa Olayları' Raporu
AK Parti'nin Hopa mitingi öncesinde ve sonrasında ilçede yaşanan olaylarla ilgili soruşturma sürüyor.
Hopa'da 31 Mayıs tarihinde yaşanan olaylarla ilgili bazı sivil toplum kuruluşları rapor hazırladı. TBP, KESK, İHD ve TİHV'nın hazırladığı raporda, olaylarda kontrolün Hopa polisine bırakılmadığı öne sürüldü. Ayrıca heyet, '6-7 Haziran 11 Hopa Raporu' adı altında hazırlanan raporda, ilçedeki yetkililerle görüştüklerini ve Belediye Başkanı'nın olayı anlatmasıyla İlçe Emniyet Müdürünün olayı ele alması arasında çelişkiler olduğunu savundu. Heyet adına konuşan Adli Tıp Uzmanı Ümit Ünüvar, olaylarda gözaltına alınan bir vatandaşın orta düzeyde zeka geriliği olduğunun tespit edildiğini ve söz konusu şahsın şiddete maruz kaldığını iddia etti. Ünüvar, hazırlanan raporda yer verilen bilgiler hakkında şunları söyledi:
"Hopa Kaymakamı olayların birkaç kişinin provakasyonuyla başladığını söylüyor. Polisin uygun görmediği bir pankartı indirmek için olayların başladığını ve eli sopalı birkaç kişinin polislere saldırdığını bildiriyor. Hopa Belediye Başkanı, olaylarda molotof kokteylinin ve sopanın olmadığını söylüyor. Heyet Hopa'da toplam 13 kişiyi muayene etti. Hopa Kaymakamı ve İlçe Emniyet Müdürü ile Hopa Belediye Başkanı ile görüştü. Hopa halkının ve mağdurların katıldığı bir toplantı yapıldı. Burada heyet olayların gelişmesini ve halkın taleplerini dinledi. Olaylar sırasında hayatını kaybeden merhum Metin Lokumcu'nun ailesine de taziye ziyaretinde bulundu. "
HOPALILARI KIZDIRAN İDDİA
Adli Tıp Uzmanı Ünüvar, AK Parti Genel Meclis üyesinin bir gazeteye verdiği röportaja da değinerek, bu yazının Hopa halkını rahatsız ettiğini tespit ettiklerini söyledi. Ünüvar, "Hopa Belediye Başkanı ile yaptığımız görüşmede, AK Parti Genel Meclis üyesi bir şahsın ve kardeşinin olay gününden önce bir gazeteye verdiği mülakatta Hopa'da yaşayanların Ermeni olduklarını ve komünistlerin CHP'ye oy verdikleri şeklindeki beyanlarının Hopa halkını son derece rahatsız ettiğini söyledi. Ayrıca Hopalılar, 'Karadeniz'in asi çocuğu çayına ve suyuna sahip çıkıyor' yazılı pankartında Başbakan korumaları tarafından neden indirilmeye çalışıldığını anlayamıyor" dedi.
"METİN LOKUMCU İÇİN DAVA AÇILMALI"
Hopa halkının olaylar sırasında ölen Metin Lokumcu için dava açılmasını istediklerini kaydeden Ünüvar, Başbakan'ın Lokumcu'nun adını zikretmemesine Hopalıların tepki gösterdiklerini kaydederek, şunları söyledi:
"Hopa halkının Başbakan'ın ilçeye gelmeden önce barışçıl bir şekilde horon teperek bazı konularda tepki göstermelerine karşın kendilerine şiddet gösterilmesi, olaylar sırasında ölen Lokumcu'nun Başbakan tarafından isminin bile anılmaması ve yok sayılması Hopalıları üzmüş. Bir baş sağlığı bile dilenmemesi onları çok rahatsız ediyor. Halk son derece kaygılı ve kendilerini güvensiz bir ortam içerisinde hissediyorlar. İlçedeki olağanüstü hal durumu biran önce eski hale dönmelidir, halkın kaygıları giderilmelidir. Bir an önce haksız yere tutuklanan insanlar serbest bırakılmalıdır. Metin Lokumcu için de dava açılmalı ve tüm Hopa halkı bu davanın takipçisi olmalıdır"
"ÖZÜRLÜ VATANDAŞA ŞİDDET GÖSTERİLMİŞ"
Ünüvar, orta düzeyde zeka geriliği olan bir vatandaşın polis tarafından şiddet gördüğünü tespit ettiklerini de iddia ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Toplam 13 kişinin muayenesini yaptık. Halk, olay gününden sonra bazı dükkanların basılıp insanların gözaltına alındıklarını, Hopa polisine kontrolün bırakılmadığını ve polisin etkin olmadığını söylüyorlar. Gözaltına alınan bir vatandaşın orta derecede zeka geriliği olduğunu ve kötü muamele gördüğünü, muayene ettiğimiz 13 kişinin 6'sında ruhsal denge bozukluğunun olduğunu tespit ettik. Olaylar sırasında gaz bombası kullanımı Metin Lokumcu'nun ölümüyle sonuçlanmıştır. Yaşanan olaylar sonunda hem mağdurlarda hem de mağdur yakınlarında ciddi ruhsal sıkıntı olduğu görülmüştür. Heyet, olaylar sonunda yaşamını yitiren Lokumcu'nun otopsi raporunu da değerlendirecektir"
