Tabiplerden Cumhurbaşkanı Gül'e " Veto" Çağrısı
Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası "Torba Yasa"nın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmesi için basın toplantısı düzenlendi.
Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası tarafından, hastaların kişisel tıbbi bilgilerinin toplanmasına ve hekimlerin meslekten men edilmesi yetkisinin Sağlık Meslek Kurulu'na verilmesine yönelik "Torba Yasa"nın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmesi için basın toplantısı düzenlendi.
HASTA BİLGİLERİ BİZİM İÇİN KUTSALDIR
İstanbul Tabip Odası'ndaki toplantıda konuşan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Başkanı Özdemir Aktan, bir ülkenin yasalarının 'Torba Yasa' şeklinde yapılamayacağını vurgulayarak, "Yasa, bir ülkenin işleyişini, davranışını ve de yaşayışını yakından ilgilendiren bir takım uygulamalar iken, maalesef bir torbanın içine yüzlerce, neredeyse binlerceye gelecek yasa maddesi yerleştiriliyor, bunlar yeterince incelenmiyor, konuşulmuyor ve bir gece karanlığında bu yasalar karşımıza meclisetn geçmiş şekilde geliyor. Hakikaten bir ülkede yasa yapmak bu kadar ucuz, basit ve bu kadar özensiz olmamalı. Ama maalesef bu bir alışkanlık haline geldi, ha bire karşımıza bir takım torbalar çıkıyor" diye konuştu.
HERİ İKİ MADDE DE ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLMİŞTİ
İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu ise, "İnsan yaşamının, hasta mahremiyetinin ve hekimlik değerinin torbalara sığmaz" diyerek sözlerine başladı. Çerkezoğlu, "Yasaları torbaya koyarak bu ülkeyi ve sağlık sistemini yönetemezsiniz. Daha ilk adımda yanlıştan dönülmesini bu torbanın Cumhurbaşkanlığınca veto edilmesini bekliyoruz" dedi. Son Torba yasada, Sağlık Meslek Kurulu'nun tıp doktorları ve diş hekimlerine süreli ve süresiz meslekten men cezası vermesi ile hastaların onayı olmadan kişisel bilgilerinin toplanması, işlenmesi ve paylaşılmasına yönelik hükümlerin bulunduğunu aktaran Çerkezoğlu, söz konusu iki maddenin de daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından hukuksuz bulunarak, iptal edildiğini belirtti. Ali Çerkezoğlu, "Buna rağmen, meclisin tatile girmesine ramak kala ülkenin en yaşamsal sorunu çzöülüyormuş gibi yine bu maddeleri torba üzerinden yasalaştırmak, ülkemizdeki 125 bin hekime, 25 bin diş hekimine ve kişisel tıbbi bilgileri aleniyet kazanacak milyonlarca yurttaşımıza saygısızlıktır" dedi.
ÇIKARILAN NEREDEYSE TÜM TORBA YASALAR HUKUKA AYKIRIDIR
Çerkezoğlu, uygulama ile hasta bilgilerinin saklanmasının olanaksız hale geleceğine işaret ederek, "Hastalar ve hekimler Sağlık Bakanlığı'nın zorunlu kıldığı bilgisayar programının ve bürokrasisinin 'iyi niyetine' kalmış biçimde yaşamını ve mesleğini sürdürmek zorunda bırakılmaktadır. Dünyanın her yerinde meslekten men cezası mesle örgütleri tarafından verilirken, bu yasa ile bu uygulama siyasi iktidarın emrine verilmektedir. Hasta mahremiyeti ise, dünyanın her yanında, değil torba yasa ile apar topar çıkarılacak bir yasa olarak görülmeyi, toplumda en geniş konsensüs sağlamadan adım atılmayacak konuların en başında gelir. Yasa çıkararak hukukun belirlenebileceği yanılgısı mevcut hükümetin hemen her icraatında olduğu gibi bu konuda da göze çarpıyor. Farkında olunmayan şey, hukukta asıl olanın meşruiyet, hakkaniyet ve adalet olduğudur. Çıkarılan neredeyse tüm torba yasalar hukuka aykırıdır, meşru değildir, haksızdır, adaletsizdir. Tasarlanan durumlar torbaya sığdırılmaya çalışılıyor, ismine torba yasa deniyor. Torba kısmını anlıyoruz ve bu kadar dürüstçe torba gibi bir sözcüğün yasa sözcüğünün önünde yer almasını sağlamalarından esef duyuyoruz. Bu durumu yasa olarak değerlendirseler de, torba yasada yer alan tüm maddeler uluslararası tüm yasalara, anlaşmalara ve T.C. Anayasası'na aykırıdır" diye konuştu.
SAĞLIK MESLEKLERİ KURULU'NUN TARAFSIZLIĞI NASIL GARANTİ ALTINA ALINACAKTIR?
Torba yasayı yapanlara ve kamuoyuna iki soru yönelttiklerini ifade eden Çerkezoğlu, "Üyelerinin üzerinde yüzde 80'inin iktidar tarafından belirlendiği Sağlık Meslekleri Kurulu'nun tarafsızlığı nasıl garanti altına alınacaktır? Tıp doktorlarının ve diş hekimlerinin meslekten men kararını vermeye yetkili kılınan bu kurul hangi yeterlilikle bu kararı alacaktır? Siz, kendiniz veya yakınlarınızın kişisel sağlık ve mahrem bilgilerinin dijital ortamda yer almasını ister misiniz? Bu bilgilerin güvenliğini nasıl sağlayacaksınız? Şimdi son soruyu soruyoruz; bunu gerçekleştirdiğiniz durumda dahi tek tek bireylerin, hastaların, hasta yakınlarınınve hekimlerin vicdanlarında torba yasalarınızın ve sizin yeriniz ne olacak? Görülüyor ki, bu düzenleme ile hasta mahremiyeti yok sayıldığı gibi meslek odaları etkisizleştirilmeye, güçsüzleştirilmeye, hekimlik değersizleştirilmeye çalışılmaktadır. Yasaları veto yetkisi bulunan Cumhurbaşkanı'nın bu hukuksuz ve keyfi yasayı veto etmesini istiyoruz. Bu amaçla Türk Tabipleri Birliği olarak, cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül'den talep ettiğimiz randevu talebimize bir an önce yanıt verilmesini bekliyoruz" dedi.
YASALAŞIRSA ANAYASA MAHKEMESİ'NE GİDECEĞİZ
Söz konusu maddelerin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından veto edilmemesi ve yasalaşması durumunda ne yapacakları sorulunca Özdemir Aktan, "Bundan sonraki adım, eğer yasalaşırsa, Anayasa Mahkemesi'ne gitmek olacak. Anayasa Mahkemesi'ne Türk Tabipler Birliği ve meslek odaları başvuramıyorlar ama ana muhalefet partisi ile görüşerek, yasanın Anayasa Mahkemesi'ne gidip, orada tekrar değerlendirilmesi için hukuki yolları kullanacağız" diye konuştu.