TBMM İnsan Hakları İnceleme Alt Komisyon Üyeleri Denizli'de
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Terör ve Şiddet Olayları Kapsamında Yaşam Hakkı İhlallerinin İncelenmesine Yönelik Kurulan Alt Komisyon heyeti, Denizli Valisi Abdülkadir Demir'i ziyaret etti.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Terör ve Şiddet Olayları Kapsamında Yaşam Hakkı İhlallerinin İncelenmesine Yönelik Kurulan Alt Komisyon heyeti, Denizli Valisi Abdülkadir Demir'i ziyaret etti.
AK Parti Amasya Milletvekili Prof. Dr. Naci Bostancı başkanlığındaki heyette, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Aronat, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, MHP Kayseri Milletvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Dr. Cem Toker Mülkiye Başmüfettişi Yasama Uzm.Yardımcısı Gamze Sıtkı yer aldı. Sabah saatlerinde Denizli Valisi Abdülkadir Demir'i makamında ziyaret eden heyet, Denizli'deki şehit aileleri ile görüşecek. Denizli Valiliği ziyaretinde basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Komisyon Başkanı Prof. Dr. Naci Bostancı, şehit ailelerinin idam cezası talepleri ile ilgili mecliste bir çalışma olup olmadığı yönündeki soruya, "İdam cezası bu tür problemlerin çözümünde ne ölçüde caydırıcı olur, bu konuda geçmişte de çok tartışıldı. Aslında uzun yıllar boyunca Türkiye'de ve başka ülkelerde idam cezası uygulandı. Ama bugünün suç ve ceza denkleminde yeterince caydırıcı olmadığı görüldü ve peyderpey idam cezaları kaldırıldı. Esasen terörle mücadelede eline silahı alıp dağa çıkan kişiye karşı güvenlik güçleri özellikle bizim yaklaşımımız bakımından söylüyorum, bir düşman mantığı çerçevesinde bakmıyoruz. Bir suçlu mantığı esasında bakıyoruz. Böyle davranıldığında hukuk devletinde önemli olan suçluyu yaşatarak cezasını çekmesini sağlamaktır. Öldürerek değil. Ama kaçınılmaz bir şekilde o çatışmalarda ölenler de oluyor. Yani doğrudan hayatını kaybeden teröristler oluyor, görüyoruz. Fakat bu da 30 yıldır güvenlik ekseninde yürütülen mücadeleler neticesinde çok da çözüm olmadığı görülüyor" yanıtını verdi.
"GÜNDEMDE BÖYLE İDAM CEZASI DİYE BİR KONU YOK"
Devletin kendi dağlarında eline silahı alıp bir serbestlik içinde bir faaliyet gösterilmesine izin vermeyeceğini belirten Bostancı, "Buna karşı her türlü tedbiri alır ve gerektiği şekilde davranır. Fakat aşağı yukarı 40 bin civarında hayatın kaybından bahsediyoruz. Bu çözüm getirmemiş. İdam cezasının da çözüm getirmeyeceği muhakkak. Önemli olan bir tür daha fazla insanın ölümü marifetiyle konuyu çözmek değil, insanları yaşatarak çözebilmek. Bizim çalışmamız da bu istikamette bir çalışma. Eğer Türkiye'de barış tesis edilirse, zaten bu tür tartışmalara da gerek kalmaz. Şehit aileleri ile yapmış olduğumuz görüşmelerde de genel yaklaşım, Türkiye'de akan kanı durduracak çözümler aramak istikametinde. Hiç kimsenin çocukları ölmesin talepleri istikametinde. Dolayısıyla AB çerçevesindeki müzakereler, medeni bir Türkiye olmak isteyen hukuki mevzuatı böyle bir cezanın getirilmesine engel oluşturuyor. Gündemde böyle idam cezası diye bir konu yok. Terörle mücadelede de etkin bir caydırma yöntemi olmadığı kanaatindeyiz. Düşman değil, suçlu mantığı çerçevesinde bir mücadeleyle netice alınır. Güvenlik ekseninde mücadelelerde, sosyal ve iktisadi tedbirlerle desteklenen sosyolojinin, sosyal psikolojinin muhakkak seferber edildiği bir yaklaşım gerekiyor. Bu yaklaşım hala sahada hazırda mevcut" diye konuştu.
"ALINMIŞ BİR KARAR SÖZKONUSU DEĞİL"
Terörist başı Abdullah Öcalan'a ev hapsinin terörü engelleyip engellemeyeceği yönündeki soruyu da cevaplandıran Bostancı, "Türkiye'de her şey konuşuluyor. Bunu biliyorsunuz. Özgür bir ülkede konuşulabilir, önemli olan konuşulması değil, nelerin yapılacağıdır. Nelerin yapılmasının mümkün olduğu da demokratik bir ülkede halkın rızası üzerinden olabilir. Halkın rıza göstermediği bir takım çözümler olmaz. Kürt meselesine ilişkin haklar temenni bir yaklaşım. Elbette egemen olmalı. Modern bir Türkiye Cumhuriyeti'nde ve demokrasiye ilişkin özgürlüklere ilişkin bu kadar mücadele verilen bir ülkede vatandaşın özgürlüğünü ve taleplerini dikkate alan bir siyasetin teşekkülü bu istikamette oluşması beklenir. Biz esasen buna bakıyoruz. O çerçevede her şey konuşulur. Önemli olan kararlardır. Kararlar malum şartların bir fonksiyonudur, yani Türkiye'de yaşanacak olan gelişmeler hangi istikamette olacak, o çerçevede bakmak lazım. Ama şu anda öyle alınmış bir karar söz konusu değil" dedi.
Prof. Dr. Bostancı'nın konuşmasından sonra komisyon üyesi MHP Kayseri Milletvekili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu da, "Ben şunu söylemek istiyorum, bu tabi bizim fikirlerimizi yansıtmıyor. O iktidarın fikirleridir söylenenler. Ben farklı düşünüyorum" ifadelerini kullandı. - DENİZLİ