Tecavüz de Olsa Kürtaj Cinayet midir?
Kürtaj tartışmalarına Mehmet Paksu da katıldı. İslam Hukuku tecavüz sonucu oluşan gebelikte kürtaja ne diyor?
Kürtaj tartışmalarına Nesil Grubu yazarlarından Mehmet Paksu da katıldı. İlahiyatçı yazar Mehmet Paksu, kürtajın bir cinayet olduğunu belirterek "Bir kadının başına ne gelirse gelsin tıbbı açıdan bir tehlike olmadığı sürece kürtaj yaptırması çok büyük bir vebaldir." dedi.
"TECAVÜZ DE OLSA KÜRTAJ CİNAYETTİR"
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın "Tecavüzden olan çocuklara devlet bakar"açıklamasına da değinen Paksu, "Bir kadın tecavüze uğramış da olsa, gayri meşru ilişki de yapmış olsa bir çocuğu aldırması bir cinayettir." sözleri ile Bakan'a destek verdi.
Moral Haber'den Dursun Kabaktepe'ye konuşan Mehmet Paksu "Tecavüz de olsa kürtaj cinayettir" sözlerine şu ayetlerle açıklık getirdi:
"Kur'an'ı Kerim'de Maide Suresi'nin 32. Ayetinin mealinde "Kim masum bir insanı öldürürse tüm insanlığı öldürmüş gibi olur. Kimde masum bir insanı kurtarırsa tüm insanlığı kurtarmış gibi olur" der. Bu yüzden bir kadın tecavüze uğramış da olsa, gayri meşru ilişki de yapmış olsa bir çocuğu aldırması bir cinayettir. Kendisi bir günah işlemiştir ama doğacak olan çocuk masumdur. Ve burada Allah (cc)'nün esma isimleri tecelli etmiştir."
Başbakan Erdoğan'ın "Kürtaj bir cinayettir" sözlerini İslam hukuku açısından değerlendiren Paksu, İslam hukukunun insanın aklını, dinini, neslini, namusunu ve malını koruduğunu hatırlatarak kürtaj konusunda şu ifadeleri kullandı:
"Anne karnındaki sağlıklı bir bebeğin kürtaj ile alınması onun öldürülmesi anlamına geliyor. Ve bunu yapanların üzerine de çok büyük bir vebal yüklüyor. , Nisa Suresi 93. Ayetinde "Bir mümini haksız yere öldüren kişi ebedi olarak cehennemde kalır" uyarısı geçer. Bu yüzden İslam hukukunun bu konudaki kararlarını bilen kişinin böyle bir şey yapması düşünülemez."
"KÜRTAJ CİNAYETTİR VE HARAMDIR"
İslam Hukuku Profesörü Hayrettin Karaman ise Yeni Şafak gazetesindeki köşesinde "Kürtaj cinayettir ve haramdır" diye yazarak şu ifadeleri kullandı:
Dindeki hükmü bakımından kürtaj, ananın veya bir başkasının maddî veya manevî müdahalesi ile cenînin rahimde veya dışarı çıkarılarak öldürülmesidir. Cenîn, hâmileliğin ilk gününden itibaren hâmile kadının rahmindeki çocuktur. Özellikle cerrahi tıbbın gelişmesinden önce ilkel yöntemlerle yapılan cenîn katli günümüzde, ameliyat ortamında ve -genellikle- doktorlar tarafından yapılmaktadır.
Karaman, "Kürtaj konusunda eksik ve yanlış bilgiler" başlıklı yazısında ise İslâm ilimlerinde ve özel olarak da fıkıh ilminde önemli bir seviyeyi temsil eden Gazzâlî'nin İhyâu-ulûmi'd-din isimli eserinden şu bilgileri paylaştı: Azil, cenîni öldürmeye (ichâz) veya doğmuş kız çocuğunu toprağa gömerek katletmeye (ve'd) benzemez; çünkü -azilden farklı olarak- bu ikisi, olacağı değil, olmuşu (hâsılı) imhâ etmektir. Bu olmuşun (ceninin) çeşitli aşamaları vardır. Varlığının ilk aşaması, erkek menisinin (spermin) rahime girerek kadının suyu ile karışması ve hayat için müsait hale gelmesidir. Bunu bozmak ve imhâ etmek cinayettir. Sonra katılaşıp et parçası haline gelirse bunu imhâ etme cinayeti daha büyük olur. Rûh üflenip insan olarak yaratma ve şekillendirme tamamlanınca cinayet daha da büyür. Cinayetin en büyük olanı ise cenînin canlı olarak ana rahminden ayrılıp çıkmasından sonra onu öldürmektir... İnsanın varoluşunun başlangıcı meninin erkekten ayrılması değil de ana rahmine düşüp kadının suyu ile birleşmesidir" dedik; çünkü çocuk, tek başına erkeğin suyundan yaratılmıyor, iki eşten yaratılıyor. Bu da ya her ikisinin suyundandır yahut da erkeğin suyu ile kadının hayız kanının birleşmesinden yaratılmaktadır..." (İhyâ ve şerhi İthâf, V, 380).