Televizyon muhabirine başörtüsü nedeniyle hakaret davası
İstanbul Beşiktaş'ta özel bir televizyon kanalının muhabiri Meryem Nas Mercan'a başörtüsü nedeniyle hakaret ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada müşteki Mercan, sanığın kendisine hakaret ettiğini ifade etti. Sanık avukatı ise suçlamaları reddetti.
İstanbul Beşiktaş'ta özel bir televizyon kanalının muhabiri Meryem Nas Mercan'a başörtüsü nedeniyle hakaret ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan sanığın yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya müşteki Meryem Nas Mercan ve avukatı ile sanık Aylin Arpacıoğlu'nun avukatı Başar Yaltı katıldı.
Duruşmada ifade veren müşteki Mercan, olay tarihinde haber yapmak üzere bir markete gittiğini, orada mikrofon uzatarak soru sorduğu sanığın ters tepkiler verdiğini ifade etti.
Sanık Arpacıoğlu'nun yadırgayıcı tavırlar sergilediğini anlatan Mercan, "Normal koşullarda çekim yapılmasını istemeyenler tepkisini 'Çekilmek istemiyorum' şeklinde ifade ederler ancak bu şekilde ters tepki verince oradan uzaklaştık. Daha sonra sanık kasaya doğru geldi, bana hitaben 'Başını aç da biraz oksijen gitsin, sende oksijen eksikliği var' dedi." diye konuştu.
Kameraman arkadaşının bu cümleleri duyduğunu belirten Mercan, aşağılandığını hissettiğini, sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi.
Sanık avukatı Başar Yaltı ise müvekkilinin başörtüsü sözcüğünü söylemediğini belirterek, "Müşteki de sanığın dediği sözü duymamış, müvekkilin arkasından kendisi gitmiştir. Burada ışık ve mikrofon müvekkile dayatılarak müvekkilim taciz edilmiştir. İddianın dinin emir ve yasaklarıyla ilgisi yoktur." ifadelerini kullandı.
Avukat Yaltı, ayrıca müşteki Mercan hakkında "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçundan şikayette bulunduklarını, soruşturmaya takipsizlik verildiğini ve buna itiraz ettiklerini kaydetti.
Mahkeme, sanık avukatının itirazının sonucunun beklenilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrası basın mensuplarına açıklama yapan Meryem Nas Mercan, davanın takipçisi olacağını belirterek, "Başörtüsüne yapılan hakaretle mini eteğe, şorta yapılan hakaret de benim için aynıdır. Kimse kimsenin ne giydiğini nerede gezdiğini ne yediğini ne içtiğini bu sözlerle hakaretlerle eleştiremez, saldırgan tavrını sergileyemez, gösteremez. Ben bunu kabul etmiyorum etmeyeceğim de." şeklinde konuştu.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanığın olay günü olan 11 Ocak'ta Beşiktaş'taki manava gittiği, müştekinin sanıkla röportaj yapmak istediği ancak müştekinin bunu kabul etmediği belirtiliyor.
Sanığın sonrasında müştekiye, "Pazarcılığı sizden iyi biliyorum soru sormayı ve izin almayı öğren, insanlığı öğren, okula git insanlık öğren, ABC öğren." dediği, buna karşılık müştekinin "Pazarcılığı benden iyi bilemezsiniz bana öğretemezsiniz, ABC'yi bilmiyor olsan şu an burada olmazdım." diye karışık verdiği anlatılan iddianamede, bunun üzerine sanığın bu kez başörtülü olan müştekinin kafasını işaret ederek, "Sen kafana önce bir hava al ondan sonra konuş, oksijen eksik sende." diye hakaret ettiği kaydediliyor.
İddianamede, kamera görüntülerinin de dosyaya konulduğu kaydedilerek, sanığın "kişinin mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı alenen hakaret" suçundan 1 yıldan 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
