Tobruk Yönetiminin Libya Siyasi Anlaşmasından Çekilmesi
Libya'nın kuzeydoğusundaki Petrol Hilali Bölgesi'nde yaşanan şiddet olayları ve Tobruk merkezli Temsilciler Meclisinin (TM) Suheyrat Anlaşması'ndan çekilme kararının, ülkedeki krizin çözümü için yapılan uluslararası ve bölgesel girişimleri akamete uğratabileceği belirtiliyor.
CUBUR DUKEN - Libya'nın kuzeydoğusundaki Petrol Hilali Bölgesi'nde yaşanan şiddet olayları ve Tobruk merkezli Temsilciler Meclisinin (TM) Suheyrat Anlaşması'ndan çekilme kararının, ülkedeki krizin çözümü için yapılan uluslararası ve bölgesel girişimleri akamete uğratabileceği belirtiliyor.
Libyalı uzmanlar, Petrol Hilali Bölgesi'nde geçen cuma gününden bu yana Bingazi'yi Savunma Seriyyeleri ile emekli General Halife Hafter'e bağlı güçler arasında devam eden şiddet olaylarından, TM'nin Fas'ın Suheyrat kentinde imzalanan Libya siyasi anlaşmasından çekilmesine uzanan süreci AA muhabirine değerlendirdi.
Uzmanlar, söz konusu olayların ülkedeki krizin çözümü için yapılan uluslararası ve bölgesel girişimleri sonuçsuz bırakabileceği uyarısında bulundu.
Libyalı analist Farac Derdur, Libya siyasi anlaşmasının iptali konusunun yeni bir gelişme olmadığına dikkati çekerek, "Zaten bu anlaşma TM tarafından hayata geçirilmemişti. TM'nin Libya siyasi anlaşmasından çekilmesi, tansiyonu yükseltme, diyalog yolunu kapatma ve savaş ilan etme girişimidir." dedi.
TM'nin kararı "savaş ve yıkıma devam etme mesajı"
Petrol Hilali Bölgesi'ndeki durumun sadece çatışmalar şeklinde değerlendirilemeyeceğini, bunun diyaloğu engellemeye yönelik bir adım olduğunu savunan Derdur, "TM'nin Libya siyasi anlaşmasından çekilmesinin arkasında ise 'diyaloğu istemediği, savaş ve yıkıma devam edeceği' mesajı var." değerlendirmesinde bulundu.
Libyalı siyaset uzmanı Mahmud İsmail de TM'nin, Fas'ın Suheyrat kentinde yapılan anlaşmadan çekilmesine ilişkin, "Zamanlaması göz önüne alındığında söz konusu karar, Suheyrat Anlaşması'nı yeniden gündeme getirmeyi amaçlayan siyasi bir oyundur. Bu anlaşmanın iptal edilmesinin, siyasi ve hukuki bazı sonuçlar doğuracağı kesin." dedi.
Dünyanın Libya'da bir alternatif arayışı içerisinde olduğunu ifade eden İsmail, "Bu nedenle ya anlaşma metninin yeniden hazırlanması ya da diyalog görüşmelerine katılanların gözden geçirilmesi ve sonrasında da sahadaki gelişmelerin ele alınması gerekecektir." ifadelerini kullandı.
"Bu karar, Libya'daki uzlaşı çabalarını baltalıyor"
Libya'daki İnsan Hakları Ulusal Komisyonundan yapılan yazılı açıklamada, "Bu karar, Libya'daki siyasi diyalog, mutabakat ve uzlaşı çabalarını baltalıyor. Bu, ulusal, sosyal ve coğrafi birliğin yanı sıra ülkede barış ve istikrarın sağlanması çalışmalarına karşı tehlikeli sonuçlar doğuracaktır." denildi.
TM, salı günü Bingazi'yi Savunma Seriyyeleri'nin Sidre ile Ra's Lanuf petrol limanları ile Bin Cevad ve En-Nevfeliyye beldelerinde kontrolü ele geçirmesi nedeniyle BM öncülüğünde başlatılan barış görüşmeleri neticesinde imzalanan Libya siyasi anlaşmasından çekildiğini açıklamıştı.
Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi de ülkede ve özellikle ekonominin can damarı olan petrol bölgelerinde tansiyonun yükseltilmesinin kabul edilmeyeceğini belirterek, "Ülkeyi, bütün vatandaş ve varlıklarıyla güven ve istikrara kavuşturacak kapsamlı ulusal uzlaşının tek yolu, diyalogdur." açıklamasını yapmıştı.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt da konuya dair, Libya halkına barış, huzur ve istikrarı geri getirmek için tüm tarafları barışçıl siyasi diyaloğa çağırmıştı. Ebu Gayt, ayrıca Libya'daki barış çabaları kapsamında Arap Birliği, Avrupa Birliği, Afrika Birliği ve Birleşmiş Milletlerden oluşan uluslararası bir toplantı için çalışmalar yürüttüklerini aktarmıştı.
BM Libya Özel Temsilcisi Martin Kobler de Libya'nın doğusundaki Petrol Hilali Bölgesi'nde meydana gelen şiddet olayları nedeniyle siyasi sürecin tehlikede olduğunu belirterek taraflara "itidal ve uzlaşı" çağrısında bulunmuştu.
Libya'daki kriz
Libya'da 17 Şubat 2011'deki devrimin ardından yaşanan siyasi istikrarsızlık ve karşıt gruplar arasındaki çatışmalar sonucu biri Tobruk'ta (Temsilciler Meclisi), diğeri Trablus'ta (Milli Genel Kongre) olmak üzere iki meclis ve rakip yönetim ortaya çıktı.
BM'nin girişimleriyle 17 Aralık 2015'te Fas'ın Suheyrat kentinde varılan Libya siyasi anlaşması uyarınca Başkanlık Konseyi (BK) kuruldu. BM Güvenlik Konseyi 2259 sayılı kararla BK'yı Libya'nın tek meşru temsilcisi olarak tanıdı. BK başkanlığı görevine Fayiz es-Serrac getirildi.
Ancak BK'nın sunduğu hükümet listeleri General Hafter'in baskıları nedeniyle Tobruk'taki Temsilciler Meclisi'nde onaylanmadığı için bakanlar görevlerini vekaleten yürütüyor.
Bazı bölge ülkelerinin olumsuz müdahalelerine karşın, uluslararası toplum ihtilafın çözülmesine yönelik eş güdümlü çabalarını sürdürüyor.
