Haberler

Trabzon Kadıralak Yaylası'nda Çevrecileri Sevindiren Haber

Abone Ol

Kadıralak Yaylası'nda çevrecileri sevindiren haberTrabzon'un Tonya ilçesinde, her yıl nisan ayında açan ve Uluslararası Bern Sözleşmesi gereği korunan 'Mavi yıldız' çiçeğinin yetiştiği Kadıralak Yaylası'nın '3'üncü derece doğal sit alanı' olan statüsünün 'Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım?

Kadıralak Yaylası'nda çevrecileri sevindiren haber

Trabzon'un Tonya ilçesinde, her yıl nisan ayında açan ve Uluslararası Bern Sözleşmesi gereği korunan 'Mavi yıldız' çiçeğinin yetiştiği Kadıralak Yaylası'nın '3'üncü derece doğal sit alanı' olan statüsünün 'Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım? alanı olarak değiştirilmesinin iptali istemiyle açılan davayı reddeden yerel mahkeme kararı, Samsun Bölge İdare Mahkemesi'nce bozuldu. Mahkeme, 7 kişilik bilirkişi heyeti ile keşif yapılarak yaylanın 'Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım? alanı özelliği taşıyıp taşımadığının tespit edilmesini istedi. Yaylanın koruma statüsünün değiştirilmesi kararının Uluslararası Bern Sözleşmesi'ni ihlal ettiği ve Türkiye'nin tazminat ödemekle karşı karşıya kalacağını savunan yöre halkı ve hukukçular da, karara sevindi.

Tonya ilçesinde, her yıl nisan ayında açan ve Uluslararası Bern Sözleşmesi gereği korunan ince uzun yapraklı 'Mavi yıldız' çiçeğinin yetiştiği Karadeniz'in gözde yerleri arasındaki Kadıralak Yaylası'nın '3'üncü derece doğal sit alanı' olan statüsü 'Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım' alanı olarak değiştirilmesi yargıya taşınmıştı. Yeni statünün yaylanın doğal yapısını bozacağını öne süren bölge halkı ve çevreciler, Trabzon Tabiat Varlıkları'nı Koruma Bölge Kurulu tarafından '26.05.2017 tarih ve 785' sayılı kararın iptali istemiyle Trabzon İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Davayı 27.03.2018 tarihinde reddeden yerel mahkeme kararı, Samsun Bölge İdare Mahkemesi 2'inci İdare Dava Dairesi tarafından bozuldu. İstinaf mahkemesi, çevre, ziraat ve orman mühendisleri ile peyzaj mimarı, zoolog, biyolog ve botanik uzmanlarından oluşan heyetle bilirkişi keşfi yapılarak yaylanın 'Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım? alanı özelliği taşıyıp taşımadığının tespit edilmesini istedi. Yaylanın koruma statüsünün değiştirilmesi kararının Uluslararası Bern Sözleşmesi'ni ihlal ettiği ve Türkiye'nin tazminat ödemekle karşı karşıya kalacağını savunan yöre halkı ve hukukçular karara sevindi.

'STATÜ DEĞİŞİKLİĞİ OLUMSUZ İNTİBA YARATIR'

Yöre halkının avukatı Ozan Karagöz, yaylanın koruma statüsünün değiştirilmesi kararının Uluslararası Bern Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini ve bu nedenle Türkiye'nin tazminat ödemekle karşı karşıya kalacağını savundu. Bu durumun Türkiye'nin aleyhinde uluslararası kamuoyunda olumsuz bir intiba yaratacağını belirten Karagöz, şunları dedi

Davada ekolojik temelli bilimsel araştırma raporuna karşı bir keşif ve bilirkişi incelemesi beklerken Trabzon İdare Mahkemesi'nde sürpriz bir şekilde kararımız reddedilmişti. Biz de konuyu bir üst mahkemeye taşıdık ve beklediğimiz sonucu aldık. Bu bizim için sevindirici bir haber. Ancak beklediğimiz yönde bir sonuç çıkmazsa, iç hukuk yollarının tamamını tükettikten sonra konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyacağız. Davamız beklediğimiz şekilde sonuçlanırsa bu durum farklı yerler için de emsalleri beraberinde getirecek

'KADIRALAK YAYLASI KORUMASIZ KALDI'

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı mevzuatında yapılan değişikliğin, sit alanları olarak tanımlanan koruma bölgelerinin hem nitelendirmelerinde, hem de yapılaşma ile koruma koşullarında ciddi farklılıklar getirdiğini kaydeden Karagöz, Kadıralak Yaylası için şu anki durumda en büyük tehdit. Mevcut statüsünün sürmesi halinde bölgede maden ve taş ocağı açılmaya imkan sunuluyor, beton yapılaşmanın da önünü açılıyor. Kadıralak bu statüyle korumasız kalmıştır. Bölgede artan yapılaşmanın baskısı ciddi bir risk oluşturuyor. Kadıralak Yaylası'nın bölgesel bazda 'Öncelikli ve Kesin Korunacak Alan' ilan edilmesi, 'Mavi Yıldız' çiçeklerinin gelecek kuşaklara kalmasıdır. Ekonomik kaygılarla yapılan bu müdahaleler aslında uzun vadede bölgenin ekonomik geleceğini de kaybetmesine sebep olmaktadır. Bugün biz Uzungöl'deki tabiat varlıklarını hızlı bir şekilde tüketmeye odaklanmış durumdayız. Uzungöl'e bakarsak, ahşap yapılaşma standardı getirdik ama buna bulunan çözüm ise betondan bina yapıp üzerini ahşapla kaplanması oldu. Bunlar bizim için olumsuz şeyler. Biz Ayder yaylasında kentsel dönüşüm yapmayı tartışıyoruz. Bu bir trajedidir dedi.

'GELECEK KUŞAKLAR 'MAVİ YILDIZ'I GÖREBİLMELİ'

Tonya halkının Kadıralak için verdiği hukuk mücadelesinin aslında Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden bir rica olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Karagöz, Bizler kendi anlayışımızda devleti 'Baba' olarak görürüz. Kendimizi 'Devletin çocukları' olarak tarif edersek, bir çocuğun babasına 'sigara içme' şeklinde ufak bir uyarısından farksız değildir. Tabiat varlıklarımız miras değil. Babamızın,annemizin veya dedemizin malı gibi tüketme hakkına sahip değiliz. Burada bizden önce yaşayanlar vardı, bizden sonra da yaşayanlar olacak. Temel mantalitemiz, dini inancımızın da bir sonucu olarak bu dünyaya bir emanetçiyiz ve bizden sonra gelecek olanların da Mavi Yıldız çiçeklerini görme, izleme, bu güzelliği tatma hakkına sahip olduğunu unutmamalı ve bu sorumlulukla beraber yaşamalıyız diye konuştu.

KADIRALAK YAYLASI

Tonya ilçesine 9 kilometre uzaklıkta bulunan Kadıralak Yaylası, her yıl nisan ayında açan 'mavi yıldız' çiçekleri ile mora bürünüyor. Yok olma tehlikesi bulunan, ince uzun yapraklı çiçek, 'Uluslararası Bern Sözleşmesi' gereği Türkiye'nin korumakla yükümlü olduğu endemik bitkiler arasında bulunuyor. Nisan ayında doğa fotoğrafçılarının akınına uğrayan Kadıralak Yaylası, 'tabiat parkı' ilan edilmişti. Uzungöl benzeri oluşturulacak yapay göl ile yaylanın turizm merkezi haline getirilmesi de planlanıyor.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title