Ttb Heyetinin Gökkan'ı Ziyaret Etmesine İzin Verilmedi
Mardin'in Nusaybin İlçesi Belediye Başkanı BDP'li Ayşe Gökkan'ın Suriye sınırında örülen duvarı protesto etmek için açlık grevi sürürken, bugün Gökkan'ı ziyaret etmek isteyen Türk Tabipler Birliği (TTB) heyetine polis izin vermedi.
Mardin'in Nusaybin İlçesi Belediye Başkanı BDP'li Ayşe Gökkan'ın Suriye sınırında örülen duvarı protesto etmek için açlık grevi sürürken, bugün Gökkan'ı ziyaret etmek isteyen Türk Tabipler Birliği (TTB) heyetine polis izin vermedi.
Suriye sınırının sıfır noktasında bulunan Mardin'in Nusaybin ile Suriye'nin Kamışlı İlçesi'ni birbirinden ayıran sınır şeridi üzerinde beton duvarın yapılmaması için Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'ın başlattığı açlık grevi 7'nci gününe girdi. TTB Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan'ın aralarında bulunduğu ve bölge TTB başkanları ve merkez konsey üyelerinden oluşan 18 kişilik heyet, eylemini sürdüren Başkan Gökkan'ı ziyaret etmek için ilçeye geldi.
Bölgede güvenlik önlemi alan polis, heyetin tümünün sınır kesimine giderek Gökkan ile görüşmesine izin vermedi. Gökkan'ın sağlık durumu nedeniyle 8 kişinin görüşmesi için polise verdiği isim listesini kabul etmeyen yetkililer ise Gökkan ile sadece 4 kişinin görüşmesine izin vereceklerini belirtti.
TTB heyeti üyeleri polisin bu tutumunu protesto etti. TTB Merkez Konsey Üyesi Osman Öztürk, Gökkan ile görüşme taleplerine anlamsız biçimde izin verilmediğini belirterek, şöyle dedi:
"Buradaki siyasi yetkililer tarafından hekim heyeti engelleniyor. Öncelikle bunu şiddetle protesto ediyoruz. Bu sorunun Gökkan ve açlık grevine hiç bir şekilde zarar görmeden çözülmesini istiyoruz. Ancak bugünkü siyasi tutumdan da açıkça söylüyoruz. Gelişecek herhangi bir olumsuz durumda bu engellemeyi yapanlar, bu emirleri verenler ve siyasi sorumlular sorumludur."
TTB Başkanı Prof.Dr. Özdemir Aktan, Gökkan'a yardım etmek için 18 kişilik hekim heyetiyle geldiklerini, ancak görüşmelerine izin verilmediğini belirterek şöyle konuştu:
"Ayşe başkanının sağlığını bizzat yerinde görmek ve öğrenmek için buradayız. Biliyoruz ki, Ayşe başkan son derece haklı bir nedenle direnişini sürdürüyor. Ancak, bu direnişte onun kılına zarar gelmesini elbette istemiyoruz. Açlık grevlerinde hekimleri yönlendiren uluslararası sözleşmeler, antlaşmalar ve etik kurallar var. Bu kurallar çerçevesinde herkesin hakkı olduğu gibi Ayşe başkanın da sağlık hakkı mevcuttur. Bu nedenle, bugün kendisine yeterli miktarda sıvı almasını, şekerli ve tuzlu su almasın ve ve yeterli miktarda B vitamini tavsiye etmek için geldik. Kalıcı hasarların olmaması için gerekli adımların atılmasını takip edeceğiz."
TTB heyetinin engellenmesini utanç verici olarak niteleyen TTB Başkanı Prof.Dr. Aktan, "Ayşe başkanı görmemiz ve ona gerekli tavsiyelerde bulunmamız engellenmiştir. Bu durumda ortaya bir sağlık sorunu çıkarsa bunun sorumlusu bu izni vermeyenler olacaktır. Görüyoruz ki, Ayşe başkanın insani ihtiyaçları da karşılanmıyor. Güneşin altında korumasız bir şekilde tutuluyor ve bir çadır bile verilmesi engelleniyor. İnsani açıdan baktığımız zaman bunun anlaşılır ve kabul edilir hiç bir tarafı yok. Tuvalet ihtiyacını karşılaması için de uygun bir tuvalet verilmiyor. Bunlar en basit sağlık koşullarının engellenmesi anlamına geliyor. Ayşe başkan kendinden izole ediliyor. Ayşe başkanın sağlığı bozulursa ve bayılırsa, ihtiyacını göremeyecek duruma gelirse ona yardım edecek hiç kimse yanında yok. Mutlaka ve 24 saat yanında bir refakatçi olması gerekiyor. Bir tuvalet, çadır verilmesi çok görünüyor. Hekimler olarak, biz buna izin veremeyiz ve vermemeliyiz. Hep beraber Ayşe başkanın yanında olmaya devam edeceğiz."
Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, basın danışmanı aracılığıyla yaptığı açıklamada, sınırların daha çok kadınları parçaladığını saunurken, "Erkekler dünyayı kendi tarlalarıymış gibi parsellere bölmüş, tel örgüler çekmişler. Aslında sorun sadece duvar değil. 21'inci Yüzyıl'da sınırların kaldırılması gerekiyor. Nasıl Nusaybin'den Mıhallemiler, Yezidiler, Süryaniler, Kürtler, Yahudiler bir arada yaşıyorsa aynı şekilde Suriye Rojava'da da bu halklar yaşıyor. Bu duvarla amaçlanan Kürt halkın arasına duvar örmek kabul edilemez" dedi.
