Ttb, Şehir Hastaneleri Projesi İçin Sağlıkta Özelleştirme Programı Dedi
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof.Dr.Özdemir Aktan, 'Sağlık Bakanlığı Kamu-Özel İşbirliğiyle Gerçekleştirilecek Şehir Hastaneleri Projesi'nin sağlıkta özelleştirme programı olduğunu, yoksul kesimin özelleştirilmekte olan...
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, 'Sağlık Bakanlığı Kamu-Özel İşbirliğiyle Gerçekleştirilecek Şehir Hastaneleri Projesi'nin sağlıkta özelleştirme programı olduğunu, yoksul kesimin özelleştirilmekte olan sağlık sistemine ulaşmakta zorluk çekeceğini, verilmekte olan sağlık hizmeti kalitesinin de bu insanlar için düşeceğini söyledi. TTB yetkilileri bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla tanıtımı yapılan 'Sağlık Bakanlığı Kamu-Özel İşbirliğiyle Gerçekleştirilecek Şehir Hastaneleri Projesi'yle ilgili olarak bir basın açıklaması yaptılar. İstanbul Tabip Odası'nın Eminönü'ndeki merkezinde gerçekleşen toplantıya TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan,İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Taner Gören ve TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Osman Öztürk katıldı.
SAĞLIĞIN ÖZELLEŞTİRİLMESİNDE SON NOKTAYA GELDİK Toplantıda ilk sözü alan Özdemir Aktan, sağlıkta dönüşüm programı başladığından beri bunun bir özelleştirme programı olduğunu ifade ederek, Şehir hastaneleri şehir merkezlerinden uzakta insanların ulaşamayacağı yerlerde kurulan devasa sağlık üniteleri olarak tanımlamak mümkün. Bu proje bir çok sorunu beraberinde getiriyor. Bunlardan ilki şu anda merkezi konumda olan hastaneler ki bunların yerleri çok kıymetli; rant açısından bu hastaneler boşaltılıyor. Daha önemlisi bu şekilde sağlığın özelleştirildiği son noktaya geldik. Sağlık Bakanlığı hastaneleri de bu şekilde özelleştiriliyor. Şehir Hastaneleri Projesi'nin sağlıkta özelleştirme programı olduğunu yoksul kesimin özelleştirilmekte olan sağlık sistemine ulaşmakta zorluk çekeceğini verilmekte olan sağlık hizmeti kalitesinin de bu insanlar için düşeceğini söylüyoruz diye konuştu. Aktan'ın konuşmasının ardından TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Osman Öztürk ise basın açıklamasını okudu. Öztürk, aralarında Ankara, Kayseri ve İstanbul'un da bulunduğu 14 ilde inşa edilecek 15 Şehir Hastanesi ile Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Binasi inşaatı için Sağlık Bakanlığı'nın 25 yıllığına hem şirketlerin kiracısı olması hem de tüm hizmetleri taşerona devretmesinin altına imza atıldığını söyledi.
ŞEHİR HASTANELERİ YATAK SAYISINI ARTIRMIYOR, SADECE YENİLEME YAPIYOR Açıklamada şu ifadelere yer verildi TTB'nin açtığı davalarda Ankara - Etlik, Ankara - Bilkent ve Elazığ şehir hastanelerinin ihalelerinin yürütmesi durduruldu. Sağlık Bakanlığı kararlara itaraz etti, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu itirazı reddetti. Bu üç ihaleye ilişkin Danıştay'ın yürütmeyi durdurma gerekçesine uygun yeni bir ihale yapmadan sözleşme imzalanması yargı kararına uymamak dolayısıyla suç işlemek anlamına gelecek. TTB'nin önceki tüm açıklamalarında da belirtildiği gibi Kamu Özel Ortaklığı bir özelleştirme yöntemidir. Üstelik Sağlık Bakanlığı bu yöntemle yaptığı şehir hastaneleri ile aslen yatak sayısını artırmıyor sadece yenileme yapıyor. Bu tesislerden vatandaşların ancak çok yüksek ücretler ödeyerek yararlanabileceği, burada çalışan hekimlerin, sağlık çalışanlarının güvencesiz taşeron işçisi haline getirileceği bu hastanelerde eğitim alacak hekimlerin çalışma koşullarının belirsiz hale geleceği, katrilyonlarca liralık kamu kaynağının sadece bina yenileme adı altında şirketlere dağıtılacağı, ihalelerin içine gömülü modern kapitülasyonlarla sağlık hizmetlerinin özelleştirileceği de biliniyor.
