Tulkerim Valisi, İsrail'in, Nekbe'nin canlı tanığı mülteci kamplarını özellikle hedef aldığını söyledi
![](https://foto.haberler.com/haber/2025/02/07/tulkerim-valisi-israil-in-nekbe-nin-canli-tan-18347102_amp.jpg)
İşgal altındaki Batı Şeria'nın Tulkerim Valisi Abdullah Kemyil, Batı Şeria'nın kuzeyinde yaşayan Filistinlilerin 1948'deki Nekbe'nin (Büyük Felaket) "canlı tanıkları" olduğu için İsrail tarafından özellikle hedef alındığını söyledi.
İşgal altındaki Batı Şeria'nın Tulkerim Valisi Abdullah Kemyil, Batı Şeria'nın kuzeyinde yaşayan Filistinlilerin 1948'deki Nekbe'nin (Büyük Felaket) "canlı tanıkları" olduğu için İsrail tarafından özellikle hedef alındığını söyledi.
Kemyil, Tulkerim Mülteci Kampı yakınlarındaki valilik binasında AA muhabirine İsrail'in Batı Şeria'ya yönelik saldırılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Vali Kemyil, "İsrail, Batı Şeria'daki mülteci kamplarının coğrafyasını değiştirmeye çalışıyor ve geniş çaplı yıkım operasyonları yürütüyor." dedi.
"(Batı Şeria'nın kuzeyindeki) Bu kamplar, 1948'deki Nekbe'nin (Büyük Felaket) canlı tanıkları"
Batı Şeria'da yaşananların İsrail'in iddia ettiği gibi bir "güvenlik operasyonu" olmadığını, bunun İsrail hükümetinin Batı Şeria'daki, özellikle de kuzeydeki stratejik hedefleriyle bağlantılı "siyasi bir mesele" olduğunu belirten Kemyil, şunları kaydetti:
"Mesele, Filistin mülteci kamplarıyla doğrudan bağlantılıdır. Bu kamplar, 1948'de işlenen çağın suçunun ve Nekbe'nin (Büyük Felaket) canlı tanıklarıdır. Önce Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) karşı bir savaş başlatıldı, şimdi ise mülteci kamplarının çehresi değiştiriliyor."
"Tulkerim'deki yıkımlar, adeta küçük bir Gazze'yi andırıyor"
Tulkerim Mülteci Kampı'nda ve daha önce Nur Şems Mülteci Kampı'nda yaşananların kapsamlı bir yıkım süreci olduğunu vurgulayan Kemyil, şöyle konuştu:
"Bu yıkımlar; kanalizasyon, su ve elektrik şebekelerinin tahrip edilmesi, yolların kazılarak kullanılamaz hale getirilmesi ve çok sayıda evin yıkılmasına kadar vardı. Tulkerim'deki yıkımlar, adeta küçük bir Gazze'yi andırıyor."
İsrail 2021'den bu yana Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında yaklaşık 1000 evi yıktı
İsrail ordusunun 2021'den bu yana Batı Şeria'da yürüttüğü saldırılarda, Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında yaklaşık 1000 evi yıktığını aktaran Kemyil, "Son saldırılar öncesinde, tamamen veya kısmen yıkılan evlerin sayısı 980'e ulaşmıştı. Son saldırılarda ise 20'den fazla evin yanı sıra ticari işletmeler, toplumsal merkezler ve kulüpler de tahrip edildi." diye konuştu.
Eylül 2021'den bu yana Tulkerim'in 62 kez saldırıya uğradığını belirten Kemyil, Tulkerim Mülteci Kampı'nda yaklaşık 12 bin 500 kişi ve 2 bin 500 ailenin yaşadığını, bölgedeki 1500 aile yani 9 bin kişinin yerinden edildiğini kaydetti.
"Filistin halkı özgürlük arayışının bedelini ödüyor"
Tulkerim Valisi, İsrail'in Filistin halkına yönelik saldırılarını sert bir dille eleştirerek, "Biz yaralarla dolu bir ülkeden bahsediyoruz. Altyapı tamamen yok edilmiş, insan onuruna yakışır bir yaşam söz konusu değil." dedi.
Filistin halkının direnme gücünü koruyabilmesi için uluslararası, İslam ve Arap kurumlarıyla işbirliği içinde olduklarını dile getiren Kemyil, Batı Şeria'daki mülteci kamplarında yaşananların insanlık adına bir utanç ve suç olduğunu vurguladı.
Kemyil, şu ifadeleri kullandı:
"Filistin halkı, tıpkı dünyanın diğer halkları gibi yaşamak için özgürlük, bağımsızlık ve hak arayışının bedelini ödüyor. Biz fazlalık bir halk değiliz. İsrail, çağın Moğolları gibi zorbalıkla hareket ediyor, suç işlerken gözünü kırpmıyor. İnsanların acıları karşısında sadistçe bir tutum sergiliyor ve uluslararası sistemin bir parçası değilmiş gibi davranıyor."
"Trump, İsrail'e sanki dünya sadece onlardan ibaretmiş gibi davranıyor"
İsrail'e verdiği destek nedeniyle ABD'ye de tepki gösteren Tulkerim Valisi, şunları söyledi:
"Bu sadistlik, yalnızca dünyanın en büyük gücü ABD'nin ve başındaki Başkan Donald Trump'ın desteğiyle mümkün oluyor. Trump, İsrail'e sanki dünya sadece onlardan ibaretmiş gibi davranıyor."
"İsrail, mülteci kamplarına yönelik güvenlik operasyonu düzenleme niyetinde"
Kemyil, "İsrail, Batı Şeria'da 'arananlar' olarak nitelendirdiği kişileri takip ettiğini iddia ediyor ancak bunlardan hiç kimseyi tutuklamadı. Herkes biliyor ki, İsrail, mülteci kamplarına yönelik bir güvenlik operasyonu düzenleme niyetinde. Daha önce söylediğimiz gibi, bu tamamen siyasi bir mesele. İsrail yalan söylüyor ve 2025 yılında Batı Şeria'yı ilhak etmeyi amaçlayan Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in planını uyguluyor." dedi.
Tulkerim Valisi, "Filistinlilerle olan çatışmaların askeri yollarla çözülebileceğini düşünüyorlar. Ancak bu büyük bir yanılgıdır. Filistin halkıyla olan mücadele ne askeri yollarla ne de göç ve baskısıyla sona erdirilebilir." ifadelerini kullandı.
"Trump, Filistinlilerin kaderinin Kızılderililer gibi olacağını düşünüyor, ama biz böyle değiliz, gitmeyeceğiz"
Gazze'yi ele geçirmeyi ve Filistinlileri oradan sürmeyi düşünen Trump'a hitaben ise Kemyil, "Trump, Filistin halkının kaderinin Kızılderililer gibi olacağını düşünüyor, ama biz böyle değiliz, gitmeyeceğiz. Bizi göndermeye çalışan herkes fikrinden döndü. Biz inatçı bir halkız Trump ya da Netanyahu bu halka diz çöktüremez." dedi.
Kemyil, Arap ve İslam ülkeleri ile uluslararası topluma "İsrail'in yıkım makinelerini durdurmak için harekete geçmeleri" çağrısı yaptı.
İsrail'in Batı Şeria'daki saldırıları
Gazze'de ateşkesin ilan edilmesinin ardından İsrail ordusunun, 21 Ocak'ta Batı Şeria'nın kuzeyinde Cenin kenti ve mülteci kampı ile çevre beldelere başlattığı saldırılarda 25 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu 27 Ocak'ta saldırılarını Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerim, 2 Şubat'ta da Tubas'ın El-Faria Mülteci Kampı ile Tamun beldesini kapsayacak şekilde genişletti.
Tulkerim'de İsrail saldırıları nedeniyle 4 kişi hayatını kaybetti.
Filistin Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamaya göre, İsrail'in 21 Ocak'tan bu yana işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde sürdürdüğü askeri saldırılar sonucunda 5 bin Filistinli aile yerinden edildi.
Trump'ın, Gazze'yi "devralma" ve Filistinlileri zorla yerinden etme planı
Trump, Beyaz Saray'da kabul ettiği Netanyahu ile düzenlenen ortak basın toplantısında, ABD'nin Gazze Şeridi'ni devralacağını söylemişti.
Gazze'nin artık tamamen yerle bir olmuş devasa bir yıkım alanı olduğunu kaydeden Trump, Gazze'deki Filistinlilerin başta Mısır ve Ürdün olmak üzere komşu ülkelerde inşa edilecek yeni yerleşim yerlerine gitmelerinin çok daha iyi olacağını ileri sürmüştü.
Trump, Filistinlilerin Gazze'den ayrılmaktan başka seçeneklerinin olmadığını savunmuştu.