Son dakika haberi: Tunus'ta Cumhurbaşkanı Said'in aldığı kararların ardından sükunet hakim
Son dakika haberine göre Tunus'ta Cumhurbaşkanı Kays Said'in başbakanı azlettiği ve Meclisin çalışmalarını durdurduğu "darbe girişimi" niteliğindeki kararlarının ardından bugün protestoların düzenlenmediği sakin bir gün yaşandı.
Tunus'ta Cumhurbaşkanı Kays Said'in başbakanı azlettiği ve Meclisin çalışmalarını durdurduğu "darbe girişimi" niteliğindeki kararlarının ardından bugün protestoların düzenlenmediği sakin bir gün yaşandı.
Cumhurbaşkanı'nın aldığı kararlar ve öncesinde sokakta ve gündemde yaşanan hareketliliğin ardından, Tunus caddelerinde sükunet hakim. Güvenlik güçleri başkent Tunus'taki parlamento, başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı sarayı ile şehrin kalbi konumundaki Habib Burgiba Caddesi'ndeki bekleyişini sürdürdü. Ancak, şehir genelinde yoğun şekilde bir askeri veya güvenlik gücü varlığına rastlanmadı.
Tunus'taki bu sakin havada, Cumhurbaşkanı'nın kararlarını destekleyen veya bu adımları "darbe girişimi" şeklinde niteleyen karşıt görüşlerdeki siyasi aktörlerden gelen sükunet çağrılarının etkili olduğu değerlendiriliyor.
Tunus'ta, 25 Temmuz'da hükümet ve muhalefet partilerine yönelik yüzlerce kişinin katılımıyla protestolar gerçekleştirilmiş, çıkan olaylarda başta Nahda Hareketi olmak üzere parti merkezlerine saldırılar düzenlenmişti.
Cumhurbaşkanı Said de Meclisin tüm yetkilerini dondurduğunu, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını, mevcut Başbakan Hişam el-Meşişi'yi azlettiğini ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını duyurmuştu.
Hükümete yönelik bu darbe girişiminin ardından askerler, Tunus Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşi ve beraberindeki milletvekillerini Meclise almamıştı.
Tunus'taki Nahda Hareketi, bugün gerçekleştirdiği olağanüstü toplantının ardından siyasi partilere ve sivil toplum örgütlerine "istişareleri artırma" çağrısı yaparak, ülkenin demokratik kazanımlarının korunması ve söz konusu krizlerden çıkış yolunun ortak tercihlerle çizilmesi için ulusal bir diyalog yönetimine ihtiyaç duyulduğunu vurgulamıştı.