Türk eğitimci enver yücel bm kürsüsünde konuştu
Birleşmiş Milletler'de düzenlenen BM Medeniyetler İttifakı (BMMİ) Dostlar Grubu Bakanlar Toplantısı'nda konuşan Enver Yücel, ırk, din, mezhep farklılıklarına dayanan çeşitliliğin günümüzde ötekileştirme nedeni olarak görüldüğünü söyledi.
Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı ve BAU Küresel Eğitim Başkanı Enver Yücel, Birleşmiş Milletler'in (BM) 74. Genel Kurul üst düzey yıllık toplantıları nedeniyle BM'de düzenlenen BM Medeniyetler İttifakı (BMMİ) Dostlar Grubu Bakanlar Toplantısı'nda 'Küresel Vatandaşlık Eğitimi' konuşması yaptı. Türkiye ve İspanya'nın sponsorluğunu üstlendiği toplantı, ABD Başkanı Donald Trump'ın ev sahipliğindeki Dini Özgürlüklerin Korunması toplantısının düzenlendiği 2 nolu Konferans salonunda gerçekleşti. BM kürsüsünde yaptığı konuşmada eğitim alanındaki gözlemlerini dile getiren Yücel, dünya üzerinde karşı karşıya kalınan sorunların temelinde, insanların birlikte, barış içinde yaşayamaması, farklı inanç ve kültürlerin başka amaç ve çıkarlar için kullanılması olduğunu belirtti.
"SORUNLARI AŞMAK İÇİN İYİ BİR EĞİTİM VERMEK ZORUNDAYIZ"
Farklı kültür ve inanç mensuplarının saygı, hoşgörü ve barış içinde yaşayabilmesi için Medeniyetler İttifakı projesinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İspanya eski başbakanı Zapatero'ya teşekkür eden Yücel, projenin daha da gelişmesi ve kalıcı ve sürdürülebilir olması gerektiğine dikkat çekti.
"Sorunları aşmak için geleceğimizi inşa edecek olan çocuklarımıza iyi bir eğitim vermeliyiz" diyen Yücel, sözlerine şöyle devam etti:
"Öğrenme, yaşam becerileri ve sosyal uyumu teşvik eden güçlü eğitim sistemleri kurmamız şarttır. Kendisini eğitime adamış biri olarak şunu söyleyebilirim ki, daha iyi bir gelecek için çocuklarımızı erken yaştan itibaren, karşılarındaki farklılıkları kötü ve düşman görme gibi eğilimlerden arındırarak eğitim verirsek, empati kültürünü daha fazla kazandırırsak, ortak bir insanlığa ait olma duygusunu geliştirirsek, o zaman bizi çok daha güzel ve çok farklı bir gelecek bekler. 200 bini aşkın öğrenciye her seviyede eğitim hizmeti sağlayan global bir eğitim ağının kurucusuyum. Birleşmiş Milletler çatısı altında uzman kuruluş ve enstitüleriyle işbirliği yapıyorum. Birlikte yaşam kültürüyle ilgili projeler geliştiriyorum."
"BİRLİKTE YAŞAMA KÜLTÜRÜ KAZANMALIYIZ"
Dünyanın en önemli konusunun birlikte yaşama kültürünün olmayışı olduğunu belirten Yücel, "Bu hedefe ulaşmak için küresel vatandaşlık programı bütün ülkelerin gündemine, eğitim müfredatlarına girmelidir. Yine 2030 hedefleri paralelinde Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ülkelerin müfredatlarına eklenmeli ve ilkeleri yaşatılmalıdır. Bununla ilgili Türkiye'de önemli çalışmalarım oldu. Öncelikle bir medeniyetler belgeseli olarak ürettiğimiz, 100'ü aşkın ülke televizyonunda çeşitli dillerde gösterilen ve şu anda üniversitemizde medeniyetler tarihi dersi olarak yer alan Batıya Doğru Akan Nehir projesi küresel çapta kapsayıcı bir uygarlık anlayışını işlemektedir. Ortaya koyduğumuz temel düşünce, medeniyetler, dinler, hepsi insanlık içindir, birbirine karşı üstünlükleri kabul edilemez" ifadelerini kullandı.
"MEDENİYETLER İTTİFAKİ VİZYONUNA UYMALIYIZ"
"BMMİ Çalışmalarının Birleşmiş Milletler Önleyici Tedbirler Gündemi ile İlişkisi ve Sahadaki Ektisi" temasıyla gerçekleştirilen bu yılki toplantıda, BMMİ Yüksek Temsilcisi Miguel Ángel Moratinos 2019-2023 yılları için UNAOC'un çalışma vizyonunu sundu.
Moratinos'un özellikle eğitim alanında ortaya koyduğu vizyonu paylaştığını söyleyen Yücel, "Bizler müfredatlarımıza bu vizyonu yansıtacak dersler ve konular koymalıyız. Erasmus benzeri öğrenci değişim programlarının Medeniyetler İttifakı vizyonuna uygun bir kapsamda hayata geçirilmesi çok önemlidir ve çok da yararlı olur. Bu vizyona proje ve çalışmalarımızla halihazırda katkı sunduğumuzu eklemek isterim. Global vatandaşlık, birlikte yaşam kültürü ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerini her kademede eğitim kurumlarımızda müfredatımıza entegre ettik. Farklı Afrika ülkelerinden öğrencilere okullarımızda burs vererek birbirleriyle kültürarası alışverişte bulunmalarına imkan sağlıyoruz. Bunun yanısıra, son on yıldır Yaz Üniversitesi'ne, Türkiye'nin farklı yerlerinde ve İstanbul'da ev sahipliği yapmaktayız. Yaz Üniversitesi, Antisemitizm ve İslamafobinin önlenmesine yönelik gençlerin projeler ürettiği, saygın üniversitelerden öğrencilerin katıldığı bir programdır" dedi.
"NEFRET DİLİ ORTADAN KALDIRILMALIDIR"
Moratinos'un çatışmaların önlenmesinde önleyici diplomasi yaklaşımının eğitimciler için ayrıca önemli olduğunu vurgulayan Yücel, "Uzun vadede çatışmaların önlenmesinde gençlerimiz önemli rol üstlenebilirler. Çatışmaların önlenmesinde kapsayıcı bir yaklaşımla politika yapıcıların yanında sivil topluma, kadınlara, gençlere, dini liderlere rol verilmelidir.
İnsanlar, ülkelerinin tarihleriyle ve kahramanlıklarıyla övünebilirler, fakat küresel vatandaşlık eğitiminin gereği olarak karşı tarafa yönelik kullanılan nefret dili ortadan kaldırılmalıdır. Özellikle okullarımızda kullanılan ders kitaplarından farklı inanç ve kültürlere yönelik nefret dili ayıklanmalıdır" diyerek sözlerini tamamladı.