Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kınık
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kınık ile röportaj Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kınık: "Türkiye'de Suriyeli kardeşlerimize yönelik açtığımız toplum merkezlerimizi arttıracağız. Urfa, Konya ve İstanbul'da 3 merkezimizle faaliyet yürütüyoruz.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kınık ile röportaj Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kınık:
" Türkiye'de Suriyeli kardeşlerimize yönelik açtığımız toplum merkezlerimizi arttıracağız. Urfa, Konya ve İstanbul'da 3 merkezimizle faaliyet yürütüyoruz. Avrupa Birliği'nden aldığımız yaklaşık 40 milyon avroluk bir fon desteğiyle bu merkezlerin sayısını 16'ya çıkarıyoruz"
Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kerem Kınık, Suriyeli sığınmacılara yönelik açtıkları toplum merkezleri sayısını arttıracaklarını belirterek, "Urfa, Konya ve İstanbul'da 3 merkezimizle faaliyet yürütüyoruz. Avrupa Birliği'nden aldığımız yaklaşık 40 milyon avroluk bir fon desteğiyle bu merkezlerin sayısını 16'ya çıkarıyoruz." dedi.
Nisan ayında yapılacak genel kurulu ile yeni yönetimini seçmeye hazırlanan Türk Kızılayı'nın Trakya ve İstanbul-Avrupa Şube Başkanları İstanbul'da buluştu. Merter'deki bir otelde düzenlenen toplantı öncesi Kınık, Kızılay'ın çalışmaları hakkında AA muhabirine bilgi verdi. Kınık, Türkiye genelinde 14 bölge toplantısı gerçekleştirdiklerini, İstanbul'daki bu toplantıyla bu çalışmalarını sonlandırdıklarını söyledi.
Stratejik eylem planlarını bölgelerdeki üyelerle istişare etmeyi amaçladıklarını ifade eden Kınık, "Türkiye genelinde Kızılay'ın 670 şubesi var. Bu şubelerle birlikte 2016-2020 arasında gerçekleştireceğimiz hedefleri ele alıyoruz. Onların eylem planlarımızdaki faaliyetlerimizi değerlendirmelerini arzu ediyoruz. Kendi faaliyetlerini onlardan alıyoruz ve bunları eylem planımızın içine işlemek için son toplantımızı gerçekleştiriyoruz. Topladığımız bu geri beslemelerle birlikte stratejik eylem planımıza son halini vererek nisan ayının 4'ünde gerçekleştirilecek Kızılay Olağan Genel Kurulu'na bu planı taşıyacağız." diye konuştu.
Kızılay'ın 1868'de kurulan köklü bir çınar olduğunu kaydeden Kınık, "Bu çerçevede her dem kendini yeniden konumlandıran, yeniden faaliyet odaklarını belirleyen, ihtiyaca göre modelini değiştiren bir kuruluş. 5 bin çalışanıyla Türkiye genelinde bu anlamda kendine yeniden hedefler koydu. Kan, afet, sosyal, gençlik ve kadın ve uluslararası yardım hizmetlerinde yeni çıtalar hedefler belirledi. Dolu dolu bir ajandayla 2016 sonrasında sahada bir Kızılay göreceğiz inşallah." ifadelerini kullandı.
Dünya İnsancıl Zirvesi ilk kez Türkiye'de düzenleniyor
Kınık, Dünya İnsancıl Zirvesi'nin (World Humanitarian Summit) 23-24 Mayıs tarihlerinde ilk kez Türkiye'de toplanacağını dile getirerek, şunları kaydetti:
"İstanbul'da yapılacak bu zirve Birleşmiş Milletler'in bir etkinliği. Yüze yakın devlet başkanı ve üst düzey bakanın katılacağı çok büyük bir zirve. Bu insani zirve ilk kez gerçekleştiriliyor. BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun'un teklifiyle gerçekleştiriliyor. Bu zirvede 2015 sonrası sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde yeni insani yardım modeli tartışılacak. Dünyada büyük insani krizler var. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin verdiği rakamlara göre, evlerini barklarını, ölüm korkusu, silah zoruyla terk etmiş 65 milyon insan var. 230 milyon kişi göçmen pozisyonunda, yani doğduğu ülkenin dışında hayat sürüyor. Her gün 42 bin 500 insan mülteci konumuna düşüyor. Her 30 saniyede bir Suriyeli çocuk mülteci oluyor. Dünyada büyük bir insani kriz var. 6. yılına girmiş Suriye insani krizi var. 11 milyon insanın evini terk ettiği, 300 bin insanın hayatını kaybettiği, 1 milyon 500 bin kişinin yaralandığı bir ülke var. Gerekli insani yardımların zamanında ulaşmadığı Madaya'yı, Yermuk ve Guta kamplarını hatırlayın, çöken bir ülke var. Buralara insani yardımın ulaştırılamadığı bir sistem var. Uluslararası mekanizmalar bu anlamda insani yardım koridoru açılması konusunda gerekli yaptırımlara ve müeyyidelere sahip değil. Bu zirvede bu konular ele alınacak."
Türkiye'nin bu çerçevede çok büyük bir inisiyatif geliştirerek, Suriye krizinin başından bu yana insancıl bir politika izlediğini belirten Kınık, açık kapı politikası ile hayat tehlikesi bulunan tüm Suriyelilere kapılarını açtığını ve Türkiye'nin en çok mülteci barındıran ülke statüsünde olduğunu vurguladı.
Kızılay'ın toplum merkezi sayısı 16'ya çıkıyor
Kızılay'ın Türkiye'ye sığınmış bu insanların acılarını bir nebze olsun hafifletmek için çalışmalar yaptığını aktaran Kınık, "Türkiye'de Suriyeli kardeşlerimize yönelik açtığımız toplum merkezlerimizi arttıracağız. Urfa, Konya ve İstanbul'da 3 merkezimizle faaliyet yürütüyoruz. Avrupa Birliği'nden aldığımız yaklaşık 40 milyon avroluk bir fon desteğiyle bu merkezlerin sayısını 16'ya çıkarıyoruz. Buralarda Türk dilini öğretiyoruz. Özellikle mülteci kadınlara yönelik meslek edindirme kursları açıyoruz. Çocuklara yönelik savaşın etkisini gidermeyi amaçlayan psikososyal destek hizmetleri veriyoruz. Gençlere Türkiye'de yaşamanın kurallarını,vatandaşlık hak ve ödevlerini öğretiyoruz. Bu uyum merkezleri toplumsal gerilimi azaltacak, toplumun içerisinde bu insanların kendi emekleriyle yaşamlarını sürdürebileceği bir ortam oluşturmasına katkıda bulunacak" ifadelerini kullandı.
Kınık, Kızılay'ın önemli projelerde hem ulusal hem de uluslararası kurumlarla işbirliği içinde çalışmalarını yürüteceğini sözlerine ekledi.
Kızılay'ın il ve ilçe şube başkanları, eski ve yeni yönetim kurulu üyeleri, kadın ve gençlik kolları üyelerinin katıldığı bölge istişare toplantısı sona erdi.