Haberler

Türk Telekom'u İşgale Giden Askerlerin Yargılandığı Dava

Abone Ol

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Ulus'taki Türk Telekom binasını kontrol altına almaya çalışan 27'si Kara Harp Okulu Komutanlığı subay adayı kursiyer 29 kişinin yargılandığı davanın ilk celsesinde sanıkların 14'ünün savunması alındı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Ulus'taki Türk Telekom binasını kontrol altına almaya çalışan 27'si Kara Harp Okulu Komutanlığı subay adayı kursiyer 29 kişinin yargılandığı davanın ilk celsesinde sanıkların 14'ünün savunması alındı.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları'ndaki salonda görülen duruşmaya, sanıklar ve avukatları katıldı.

Sanık Melih İsa Aktaş, 2010 yılından itibaren astsubay olarak görev yaptığını, darbe girişiminin olduğu dönemde kursiyer subay olarak Kara Harp Okulunda eğitimde olduğunu kaydetti.

Darbe girişiminden habersiz olduğunu ve darbeye iştirak etmediğini ifade eden sanık Aktaş, hafta sonu Afyonkarahisar'a yapılacak harp tarihi gezisi nedeniyle okulda kalmaları emrinin verildiğini, bu yüzden yaşanan olayların içinde kaldığını öne sürdü.

Planlanan gezide, araç muhafızı olarak görevlendirildiğini ve muhafızlık eğitimi için Kurmay Yarbay Ömer Ergenekon'un emrine verildiklerini aktaran sanık Aktaş, "Yanımıza bir otobüsün geldiğini gördüm. Ergenekon bize, 'Okul komutanının emri var. Sizi silahlı ve teçhizatlı olarak görmek istedi' dedi. Silahlarımızı alarak alana geldik ve otobüse bindik. Ergenekon şoföre lojman nizamiyeden çıkma emri verdi. Şoför olan asker, 'Bana çık emri verilmedi' dedi. Bunun üzerine Ergenekon, 'Ben yarbayım, emrediyorum, çık' diyerek içinde ben dahil 27 kursiyerin olduğu otobüsü dışarı çıkardı." ifadelerini kullandı.

Aktaş, Harp Okulundan çıktıklarında nereye gittiklerini bilmediğini iddia ederek bir süre sonra Ulus'taki Türk Telekom binasının önüne geldiklerini kaydetti.

Firari sanık Ergenekon'un terör saldırı olduğu gerekçesiyle kendilerini bina içerisine soktuğunu ve kendi emirlerine uymalarını söylediğini kaydeden sanık Aktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ergenekon, otobüsten indi ve bina önündeki güvenliği teslim aldı. Bize dönerek, 'Herkes şüpheli, güvenliğiniz için dikkatli davranın' dedi. Türk Telekom personeli olduğunu düşündüğüm insanların birkaçı hariç herkesi dışarı çıkardı. Saat 00.00 sularında bina önünde bazı vatandaşlar ve polisler toplanmışlardı. Yarbay Ergenekon bize, 'İşte düşmanlarımız, gerekirse çatışacağız' dedi. Biz de 'Halk bizim halkımız, polis bizim polisimiz, çatışmıyoruz' dedik. Binanın üst katlarına çekildik. Tek başına kaldığı için o da çatışmaya girmemiş. Daha sonra da kaçtığını duyduk."

Firari sanık Ergenekon'la eylem birliği olmadığını ve darbe girişiminde yer almadığını öne süren Sanık Aktaş, suçsuz olduğunu dile getirdi ve tahliye talebinde bulundu.

"Okul sıkıyönetim mahkemesi oldu"

Savunmasını yapan sanık Erdoğan Gezer, astsubay olarak görev yaptığı sırada subaylık sınavını kazandığını beyan ederek, ertesi gün yapılacak harp tarihi gezisi için 15 Temmuz akşamı içtima yapıldığını, kendisine araç muhafızlığı görevi verildiğini kaydetti.

İçtimadan sonra araç muhafızı olarak görevlendirilenlerin okul komutanınca denetleneceği söylenmesi üzerine tekrar içtima alanına geçtiklerini söyleyen Gezer, daha sonra firari sanık Ergenekon ile birlikten dışarı çıktıklarını belirtti.

Türk Telekom binasına geldiklerinde eski Yarbay Ergenekon'un güvenlik görevlisini kelepçelediğini gördüğünü ardından içeri girdiklerini ifade eden sanık Gezer, Ergenekon, etrafa bakılması emrini verdi. İçerideki kalabalığa, 'Ordu, yönetime el koydu' dedi. Ne yapacağımı bilemedim. Alt kattaki arkadaşlarla asla bu olaylara karışmayacağımızı konuştuk. Ergenekon'a, darbe girişiminde olmayacağımızı ve okula dönmemiz gerektiğini söyledik. Ergenekon bize, 'Okul sıkıyönetim mahkemesi oldu, dönerseniz orada yargılanırsınız.' dedi." ifadelerini kullandı.

Darbeye yönelik bir faaliyetlerinin olmadığını ve gelen polislere direniş göstermeden teslim olduklarını söyleyen sanık Gezer, tahliye ve beraat talebinde bulundu.

"Ben yarbayım ne dersem onu yapacaksın"

Askerleri taşıyan otobüsün şoförü olan sanık Orçun Tink, darbe girişimi öncesi Kara Harp Okulunda ulaştırma er olarak vatani görevini yaptığını beyan etti.

FETÖ'nün darbe girişiminde rol almadığını ve o gece silah dahi almadığını ifade eden Tink, "Gece koğuşta bulunduğum sırada koğuş nöbetçisi tarafından uyandırıldım. Astsubay B.U, üzerime zimmetli aracı hazırlamamı söyledi. Tatbikat olduğunu, araçtaki komutanın emirlerini yerine getirmemi istedi. Araçla nizamiyeye geldiğimde nöbetçi amire araçla ilgili görev bilgisi vermemiz gerektiğini söyledim. Ama Yarbay Ergenekon, 'Ben yarbayım, ne dersem onu yapacaksın' dedi. O gece üzerimde silahım dahi yoktu, sivildim." sözlerini kullanarak tahliye ve beraat talebinde bulundu.

Savunmasını yapan sanıklar Samet Tanrıverdi, Mert Erdi Kurtoğlu, Abbas Güngören, İbrahim Çok, Mehmet Ali Bulazar, Semih Kuvvet, İsa Akgül, Hakan Özer, Rıfat Çalık, Mustafa Kılıç ve Mehmet Aslan da suçlamaları reddederek ve tahliyelerini talep ettiler.

Duruşmaya, yarın devam edilecek.

Sanıklara istenilen cezalar

Emniyet Genel Müdürlüğü tüzel kişiliğinin yanı sıra 45 kişinin "şikayetçi" olarak gösterildiği iddianamede, şüphelilerin "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" ve "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "terör amaçlı cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından da ayrıca cezalandırılmaları talep ediliyor.

Kaynak: AA / Güncel

Türk Telekom Sincan Ulus Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title