Türk Üniversitelerinde 135 Afrikalı Akademisyen Var
Saraç, Çankırı Karatekin Üniversitesi'nin ev sahipliğinde Ilgaz Dağı'ndaki bir otelde düzenlenen "Türk-Afrika Üniversiteleri İş Birliği Forumu ve Eğitim Fuarı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Afrika ülkeleri ile iş birliğine büyük önem verdiğini belirtti.
Saraç, Çankırı Karatekin Üniversitesi'nin ev sahipliğinde Ilgaz Dağı'ndaki bir otelde düzenlenen "Türk- Afrika Üniversiteleri İş Birliği Forumu ve Eğitim Fuarı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Afrika ülkeleri ile iş birliğine büyük önem verdiğini belirtti.
Afrika ülkeleri ile ekonomik ve siyasi ilişkilerin yanında yükseköğretim alanında da ilişkileri artırmak istediklerini ifade eden Saraç, "Yükseköğretim, teknoloji ve bilimsel araştırma alanında sahip olduğumuz birimlerimizi ve imkanlarımızı, pek çoğuyla ortak tarih, kültür ve inanç değerlerine sahip olduğumuz dost ve kardeş Afrika ülkeleriyle paylaşma, böylece onların kalkınmalarına katkı sağlayabilme, güçlü yanlarımızı birleştirerek daha güçlü olabilme arzusu oluşturmaktadır" dedi.
Ülkeler arasında yükseköğretim alanında büyük rekabet yaşandığını vurgulayan Saraç, kaliteli öğrenme ortamı ve imkanı sağlayan, öğretim ve araştırma hizmetleri sunan üniversitelerin daha çok tercih edileceğini belirtti.
Bu bağlamda daha kaliteli olana ulaşmada uluslararası iş birliğinin, üniversiteler arasında güç birliği yapılmasının ve tecrübe paylaşımının öneminin tartışılmaz olduğuna dikkati çeken Saraç, şöyle devam etti:
"Dünyada önemli değişimler yaşanıyor. Olup biteni seyrederek ve sadece gözlemleyerek dünyayı değiştirmek mümkün değil. Üniversiteler, dünyada meydana gelen değişmeleri takip eden değil, yönlendiren kurumlar, toplumların mükemmeliyet merkezleri, dönüşen değil dönüştüren kurumlar olmalı. Üniversiteler, daha yaşanabilir, daha insani bir dünya ve gelecek için toplumda liderlik rolünü üstlenmeli. İyiliğin, güzelliğin, sevginin hakim olduğu bir dünya için üniversitelerin ve bilim insanlarının sosyal sorumluluk sahibi olması gerekiyor. Bütün bunları gerçekleştirebilmek için üniversitelerimiz, elbette aklın ve bilgeliğin kurdu olmalı."
Saraç, Afrika ülkelerindeki üniversitelerle son dönemde ilişkilerin geliştiğini bildirerek, ülkelerin geleceğini kuracak gençliği ortak platformlarda buluşturmanın, onları daha huzurlu bir dünya için hazırlama ve yetiştirmenin, bilimin öncülüğünde ortak bir geleceği inşa etmenin yüksek öğretim kurumlarının en önemli amaçları arasında bulunduğunu anlattı.
"Mevlana programını proje tabanlı hale getiriyoruz"
Mevlana programının 2013'de hayata geçirilmesinin önemine değinen Saraç, şunları söyledi:
"Mevlana Değişim Programı sayesinde Erasmus programları dışında kalan ülke ve üniversitelerle Türkiye arasında bugüne kadar yaklaşık 5 bin 500 öğrenci ve öğretim üyesi değişimi gerçekleşti. Bunlardan sadece 53'ü Afrika ülkeleriyle yapıldı ki bu sayının önümüzdeki süreçte daha da artmasını bekliyoruz. Yani YÖK olarak bundan sonra Mevlana programını proje tabanlı hale getiriyoruz. Bu dönüşümün sebebi çabalarımızın, çalışmalarımızın, projelerimizin artık 'çıktı' odaklı, sonuç odaklı olması yönündeki kararlılığımızdır."
YÖK Başkanı olduğu günden beri yükseköğretim alanında Afrika ile ilişkilere özel önem verdiğini dile getiren Saraç, "Bundaki amacımız Afrika ülkeleri üniversiteleri ile daha fazla öğrenci ve öğretim üyesi değişimi yapmak, ortak programlar açmak, ülkemizi ilgilendiren konular veya alanlardaki tezlerde ortak danışman atama yoluna gitmek, ortak projeler yürütmek suretiyle ilişkilerimizi daha da geliştirmektir. Bu çerçevede üniversitelerimizin somut iş birliğine yönelik çalışmalarını güçlü bir şekilde desteklediğimizi ve desteklemeye devam edeceğimizi bir kez daha ifade edeyim" dedi.
Saraç, girişimlerin sonuç vermeye başladığının altını çizerek, "Örneğin Sudan, Tunus, Fas, Cezair, Cubuti, Gambia, Çad gibi ülkelerle olan ilişkilerimiz iyi niyet girişimlerinden öteye somut, çıktıları olan hızlı bir gelişme göstermiştir. Bu ilişkilerin önümüzdeki dönemde üniversitemiz için daha nitelikli işbirliğine dönüşeceğine olan inancım tamdır" diye konuştu.
Şu anda Türk yükseköğretim sistemine kayıtlı Afrikalı öğrenci sayısının 12 bin 57 olduğunu bildiren Saraç, şunları kaydetti:
"Türk üniversitelerinde ders veren Afrikalı öğretim elemanı sayısı 135'tir. Bu sayı her geçen yıl, Afrika-Türk üniversitelerinin aralarında imzaladıkları işbirliği anlaşmaları ve Türk hükümeti tarafından sağlanan çeşitli burslarla artmaktadır. Türk üniversiteleri de mevcut imkanlarını kullanarak çeşitli Afrika ülkelerine gerek eğitim, gerek sağlık, gerekse kurumsal yapılanma alanında destek sağlamaktadır. Çankırı Karatekin Üniversitemizin düzenlediği bu forumun, ülkelerimiz arasında ortak ve güçlü bir geleceğin inşasına önemli katkı sağlayacağına inanıyorum."
Çankırı Valisi Vahdettin Özcan ise Sudan'ın Orta Darfur eyaleti ile Çankırı'nın kardeş şehir olduğunu söyledi. Çankırı Karatekin Üniversitesi'nin 2007'den bu yana Sudan ile ilişkilerini geliştirdiğine işaret eden Özcan, "2012 yılında TİKA desteği ile Hartum'da kurulan Sudan Türk Mesleki ve Teknik Eğiticilerin Eğitim Merkezi, bu ziyaretlerin gerçekleşmesine destek sağlayan unsurdur. Bugün ise Türk-Afrika üniversiteleri arasındaki bilimsel işbirliklerini ve değişim programlarını geliştirecek iş birliği anlaşmalarını imzalamak ve gelecek için sürdürülebilir iş birliği modellerini geliştirmek amacıyla bu toplantıda biraya gelmiş bulunuyoruz" dedi.
Toplantıda Kastamonu Valisi Şehmus Günaydın, Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş, Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Rıza Gürbüz, TİKA Afrika ve Ortadoğu Daire Başkanı Keman Özdemir, Sudan Yükseköğretim Bakanı Prof. Dr. Sümeyya Ebu Kashawa, Cibuti Yükseköğretim Bakanı Prof. Dr. Nabil Mohamed Ahmed, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Ramazan Çağlar da birer konuşma yaptı.
Türk ve Afrika ülkelerinden çok sayıda üniversiteden temsilcinin katıldığı program, 27 Mayıs Cuma günü sona erecek.
