Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile Eğitime Yeni Bir Yaklaşım
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Celile Eren Ökten, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin aileyle bütünleşen bir eğitim modeli olduğunu ve milli değerlerin ön plana çıktığını ifade etti. Okul müdürleriyle yapılan toplantıda, eğitimde yetkinliklerin kazandırılması ve aile-okul-öğretmen işbirliğinin önemi vurgulandı.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Celile Eren Ökten, "İnşallah Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ni hep birlikte layıkıyla milletimizin hak ettiği şekilde, milletimize layık bir şekilde uygulamaya çalışıyoruz." dedi.
Ökten, İl Milli Eğitim Müdürlüğü Konferans Salonu'nda okul müdürleriyle bir araya geldi.
Eğitimin önemli bir "dava" olduğunu ifade eden Ökten, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin aileyle bütünleşen bir eğitim modeli olduğunu söyledi.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin milli ve manevi değerler ile becerilerin bütünleşen bir eğitim yaklaşımı olduğunu dile getiren Ökten, şunları kaydetti:
"Değerlerimizin becerilerimizle bütünleşerek bilgiyle tamamlanarak yetkinlik kazanılması çok önemli. Artık yetkinliklerin kazanımı konuşuluyor çağımızda. Hepimizin becerileri var, çocuklarımızın becerileri var, kabiliyetleri var, eğilimleri var, mizaçları var. Her bir birey, her bir öğrenci bizim için çok önemli. Bunları odağına alan bir program.
Bu programda eğilimler becerilerle birlikte öğrencilerimizin erdemli değer sahibi farkında, vicdan muhakemesi yapabilen, dürüst, çalışkan, vatanına milletine hizmet aşkıyla yanan fertler olarak yetişmesi hakikaten ülkemizin, dünyamızın geleceği için çok önemli. İnşallah Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ni hep birlikte layıkıyla milletimizin hak ettiği şekilde, milletimize layık bir şekilde uygulamaya çalışıyoruz."
Türk aile yapısının çok güçlü olduğunu anlatan Ökten, diğer ülke vatandaşlarının Türk aile yapısına imrendiğini ifade etti.
"Bizi biz yapan değerlerin en başında aile geliyor" diyen Ökten, "Anne okursa, çocuk okur. O bakımdan aile, okul, öğretmen üçgeninin daha da kuvvetlenmesi açısından hep birlikte çalışmamız gerekiyor. Aileleri eğitim öğretim sürecine dahil etmemiz gerekiyor. Ama bunu yaparken de didaktik değil sevecen bir şekilde. Sevecen, etkinliklerle iletişimi güçlü tutarak, pedagojik bir şekilde yaklaşarak ama neyin nasıl olduğunu da anlatmaktan çok göstererek yapmak lazım." diye konuştu.
Din Öğretimi Genel Müdürü Ahmet İşleyen de akademik alan, mesleki alan ve sosyal, kültürel alanlarda imam hatip okullarının çok iyi olduğunu söyledi.
İmam hatip okullarında 12 proje okul türünün yer aldığını anlatan İşleyen, ortaokullarda hafızlık, liselere ise spordan sanata, teknolojiden çocuk gelişime, müzikten uluslararası programların bulunduğunu belirtti.
Öğrencilerin yeteneklerine göre programlara yönlendirmelerinin yapıldığını ifade eden İşleyen, "Bu tarz okul türleriyle biz aslında imam hatip okuluna gelecek öğrencilerimize geniş bir yelpaze sunuyoruz. Spor alanında çok başarılı öğrencilerimiz varsa onlara imam hatip okullarının spor programı uygulayarak onlara hizmet edebiliriz. Müzikle ilgili yeteneği olan öğrencilerimizi çekebiliriz. Bu sayede okullarımızın ve öğrencilerimizin sayılarını artırabiliriz." şeklinde konuştu.
Bakan Yardımcısı Ökten ile Din Öğretimi Genel Müdürü İşleyen, Kırklareli Valisi Uğur Turan'ı makamında ziyaret etti, ardından Kırklareli İmam Hatip Lisesinde öğrencilerle bir araya geldi.
