Haberler

Ukrayna'dan Kritik Karar

Abone Ol

Ukrayna'nın AB ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik hazırlıkları askıya alması, ülkenin Rusya ve Batı arasında kurduğu denge politikasından vazgeçmeyeceğini gösteriyor  AB, Ukrayna'ın tutuklu...

Ukrayna'nın AB ile serbest ticaret anlaşması imzalanmasına yönelik çalışmalarını askıya aldığını açıklaması, ülkenin Rusya ile Batı arasında denge politikası izlemeye devam edeceğini gösteriyor.

Ukrayna'nın 28 Kasım'da AB ile ticari alanda ortaklık anlaşması imzalaması yönünde uzun süredir yürüttüğü hazırlıklar, özellikle son aylarda Ukrayna-Rusya-AB üçgeninde yoğun tartışmaların yaşanmasına neden oldu. Rusya, Ukrayna'nın bu yönde bir adım atmasına şiddetle karşı çıkarken, Kazakistan ve Belarus'la kurduğu Gümrük Birliği'ne dahil olmasını istiyor. AB ise Ukrayna'yla serbest ticaret anlaşmasının imzalanması için tutuklu bulunan eski Başbakan Yulia Timoşenko'nun yabancı bir ülkede tedavi edilmesine izin verilmesini şart koşarken, ekonomik reformların da gereğince yerine getirilmediğini öne sürüyor.

- Ukrayna hazırlıkları durdurdu-

Ukrayna hükümeti dün açıkladığı kararla 28 Kasım'da AB ile serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasına yönelik hazırlıkları askıya aldığını bildirdi. Kararın, Rusya ile ticareti geliştirme olasılıklarının araştırılması ve AB ile ilişkilerde "dengeyi" temin etmek amacıyla alındığını açıklanırken, ticaret meselelerini tartışmak üzere Ukrayna, Rusya ve AB'den yetkililerin yer alacağı üç taraflı komisyonun kurulması önerisinde bulundu. Ukrayna hükümetinin verdiği bu karar, bir bakıma yoğun tartışmaların yaşandığı süreçte adeta "mola" niteliği taşıyor.

Söz konusu kararın alınmasında AB'nin Timoşenko baskısının yanısıra, Rusya'nın baskılarının da etkili olduğu kaydediliyor. Ukrayna basınında yer alan haberlerde, AB'nin zaten anlaşmayı imzalamayacağı yönündeki bilginin Ukrayna'lı yetkillier tarafından bilindiği ve bu nedenle de Ukrayna'nın erken davranarak bu yönde bir karar açıkladığı yorumları yapılıyor.

Ukrayna'nın ilgili kararında ticaret meselelerini tartışmak üzere Ukrayna, Rusya ve AB'den yetkililerin yer alacağı üç taraflı komisyonun kurulması önerisinde bulunması ise her iki tarafı da memnun etme çabası olarak değerlendiriliyor.

-AB'nin baskısı-

28-29 Kasım'da Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta kasımda düzenlenecek AB Doğu Ortaklığı Zirvesi'ne haftalar kala AB yetkililerinden gelen açıklamalar, söz konusu anlaşmanın imzalanmayacağı yönündeki endişeleri artırmıştı. Ukrayna'ya yönelik eleştirilerini tutuklu bulunan eski Başbakan Timoşenko'nun yabancı bir ülkede tedavi görmesine izin verilmesi üzerinen odaklandıran AB yetkilileri, üstü kapalı şekilde bunu şart koşmuştu. Bu konuda AB Dönem Başkanı olan Litvanya'nın Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius, zamanın tükenmekte olduğunu uyarısında bulunurken, Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ise "Bu, Ukrayna'nın şimdi adım atması için acil bir çağrıdır. Zaman geçiyor" diyerek konunun kendileri için ne kadar önemli olduğuna dikkati çekmişti.

Ukrayna'nın hazırlıkları askıya almasının ardından Avrupa Parlamentosu Ukrayna Gözlemci Grubu tarafından yapılan açıklamada, kararın derin hayal kırıklığı yarattığı belirtilirken, Rusya'nın son haftalar Ukrayna üzerinde artan baskınının "not edildiği" vurgulandı.

-Rusya'nın tavrı-

Rusya, son haftalarda hem Ukrayna hem de AB'ye ciddi eleştiriler getirerek, bu anlaşmanın imzalanmaması gerektiği yönünde açıklamalar yapmıştı. Ukrayna'nın Gazprom'a borcunu sürekli gündeme getiren Rusya, bu konuyu adeta "Demokles'in kılıcı" gibi Ukrayna üzerinde tuttu. Rusya, AB'yi de ciddi biçimde hedef alırken, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "Devletler üzerinde oldukça küstah bir baskı uygulandığını görüyoruz" sözleriyle tepkisini dile getirmişti. - Ankara

Kaynak: AA / Güncel

Rusya Federasyonu Yulia Timoşenko Kazakistan Ukrayna Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title