Uzmanlar 2020'yi değerlendirip, 2021 yılı öngörülerini paylaştı
Pandeminin eğitim sektörü üzerinde ciddi etkiler bıraktığını söyleyen Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, "Dijitalleşme ile ilgili eğitimleri daha üst sınıflarda vermeliyiz.
Pandeminin eğitim sektörü üzerinde ciddi etkiler bıraktığını söyleyen Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, "Dijitalleşme ile ilgili eğitimleri daha üst sınıflarda vermeliyiz. İlkokul çağındaki evlatlarımıza önce Türkçeyi öğretmeliyiz" dedi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han ise, Afrika'yı zor bir yılın beklediğini söyledi. Farmasotik Teknoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neşe Buket Aksu da insanların hijyene daha dikkat eder hala geldiğini vurgulayarak, "Hastanelerde hizmet alım şekli değişti. Halkımız daha bilinçli sağlık için bilgiyi takip eder oldu" yorumunda bulundu.
Altınbaş Üniversitesinin gelenekselleşen 'çarşamba buluşmaları' kapsamında online düzenlenen toplantıda bir araya gelen Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han ve Farmasotik Teknoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neşe Buket Aksu, geride bıraktığımız yılı değerlendirip, 2021'e dair öngörülerini paylaştı.
PROF. DR. ERHAN'DAN EĞİTİMDE ETİK VE AHLAKİ DEĞERLER VURGUSU
Oturumun moderatörlüğünü yapan Rektör Prof. Dr. Çağrı Erhan, pandemi sürecinin eğitim sistemi üzerindeki etkisini değerlendirdiği konuşmasında, eğitimde ilkokul yıllarından itibaren başlatılan robotik kodlamaya dönük eğitsel süreçlerin ortaokul sonu, lise gibi daha üst sınıflara bırakılmasına değindi.
Prof. Dr. Erhan, "Dijitalleşme ile ilgili eğitimleri daha üst sınıflarda vermeliyiz. İlkokul çağındaki evlatlarımıza önce Türkçeyi, kendi anadilini güzel konuşmasını öğretmeliyiz. Güzel bir yabancı dil eğitimi verilmeli ve muhakeme kabiliyetini geliştirmesi için geometri ağırlıklı bir matematik eğitimi sunulmalı" dedi.
Eğitimde etik ve ahlaki değerlerin önemine de vurgu yapan Prof. Dr. Erhan, "Her şeyden önemlisi öğrencilerin vücut gelişimini sağlayacak, beden eğitimi, jimnastik ve sosyalleşmelerini sağlayacak imkanlar vermeliyiz. Öyle bir süreçten geçiyoruz ki beden eğitimi dersi bile online yapılıyor. Bundan sonraki süreçte eğitim bilimciler, bu bir yıllık tecrübemizi dikkate alacaklardır diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
PROF. DR. HAN: AFRİKA'YI ÇOK DAHA ZOR BİR SÜREÇ BEKLİYOR
Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han da programdaki konuşmasında geçtiğimiz yılı ve 2021'i, uluslararası siyaset ve değişen dünya dengeleri açısından değerlendirdi.
Kovid-19 pandemisi ve gündemdeki yerini koruyan aşı çalışmalarına değinerek 2021 yılında 8 milyar dünya nüfusunun ayrı ayrı aşılanacağını düşünmediğini ifade eden Prof. Dr. Kasım Han, bu açıdan Afrika'yı çok daha zor bir sürecin beklediğini söyledi.
"21. Yüzyıl, Afrika'ya daha çok odaklanacağımız bir yüz yıl olacak" diyen Prof. Dr. Kasım Han, "Çünkü Afrika sağlık hizmetlerinden, küresel gelir eşitsizliğinden olumlu bir fayda sağlayamıyor. Küresel gelir eşitsizliğinde dipte, sağlık hizmetlerinden yararlanmakta da güçlük çekiyor" dedi.
"Uluslararası ilişkiler terimiyle, 'kural ve düzenlere bağlı uluslararası sistemin' yaşanan küresel sorunlarla baş edebileceğini düşünmüyorum" diyen Prof. Dr. Kasım Han, şunları söyledi:
"Bu tarz büyük krizler, sistemdeki büyük çatlakları da görünür kılıyor. Avrupa ülkelerinin birbirlerinin aşı çalışmalarına ilişkin rekabette gösterdikleri büyük hoyratlık, iş birliğinin hala insanoğlunun doğal refleksleri arasında olmadığını, en azından büyük bir fayda elde edeceğini hissetmediği zaman iş birliğinden kaçındığını gösteriyor. Daha bencil yaratıklar olmaya devam ediyoruz. Belki bu içinden geçtiğimiz kriz, o bencilliği ortadan kaldıracaktır. Bu aşı sürecinde onu gördüm. Devletler bir taraftan birbirinin aşısına tasallut ettiler ama bir taraftan da belli bir havuza bütün bilgiyi akıtmak zorunda kaldılar. Aşı o sayede bu kadar hızlı çıktı."
Görevi devretmeye hazırlanan Amerikan Başkanı Trump'ın, ABD üzerine büyük bir yük bindirdiğini söyleyen Prof. Dr. Kasım Han, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu büyük yükün, dönüşümü kontrollü geçirme şansımızı azaltırken Amerika Birleşik Devletleri'nin de uluslararası sistemdeki gücünü ciddi şekilde zorlayacağını düşünüyorum. Bu bugünden yarına olmayacak elbette ama ne yazık ki pek de kolay olmayacak. Çünkü 'kurdun dişine kan değdi' deriz; dünyanın kapitalist merkezleri, Çin'in tedarik zinciri üzerindeki yerinin aslında meydan okunabilir olduğunu fark ettiler ve burada bir transformasyon olabileceğini hissediyorlar. Çin'in aslında dokunulmaz olmadığı yönündeki algının da Amerika'nın bundan sonraki tercihlerinde etkili olacağını düşünüyorum. Bir önceki sistemi taşımak için kurulmuş bulunan ne var ne yoksa, yapısal olarak bunların tamamı bir meydan okuma altındadır ve bunları yok etmek artık o kadar kolay değil diye düşünüyorum."
Yeni dönemde Türkiye-ABD ilişkileri sürecini de yorumlayan Prof. Dr. Han, "Geçtiğimiz günlerde Amerikan düşünce kuruluşu 'Bipartisan' tarafından yayınlanan raporda
Türkiye'nin kendi özelliklerini ön plana alarak aldığı kararlardan Amerikan cenahının hoşlanmadığını gösterir nitelikte. Önümüzdeki dönemde Türkiye-ABD ilişkilerinin oldukça bozuk satıhta ve sert müzakereyle geçme ihtimali yüksek. Ancak bunun önü alınamaz mı? Bence alınabilir ve Türkiye de o yönde adımlar da atıyor" ifadelerini kullandı.
PROF. DR. AKSU: GÜN GELECEK ROBOT SİZİ YÖNETECEK
Oturumda pandemi sonrası yeni dönemi, sağlık ve eğitim süreçleri açısından analiz eden Farmasotik Teknoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neşe Buket Aksu da "Ben sürece biraz da pozitif yönden bakmak istiyorum. Örneğin sağlıkta bilinçlilik geldi, insanlar hijyene dikkat eder oldu, hastanelerde hizmet alım şekli değişti. Halkımız bilinçli sağlık için bilgiyi takip eder oldu. Bütün bunlar sürecin olumlu yönleri" dedi.
Bu dönemde eğitim açısından da büyük değişimlerin yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Aksu, şunları paylaştı:
"Ben mümkün olduğu kadar genç arkadaşlarıma şu mesajı veriyorum; artık robotlarla çalışacaksınız diyorum. Bu dönem artık robotların dönemi, endüstri artık robotları kullanıyor. Gün gelecek robot sizi yönetecek kadar bilgili olacak. Uyumayan, yemek yemeyen robot, siz sadece 8-10 saat çalışabilirken 24 saat çalışabilecek. O zaman burada bizim silahımız sosyal-duygusal becerilerimizdir. Empatinizdir, öz yeterliliğinizdir. Eskiden dediğimiz gibi artık 5-6 lisan demiyoruz, kod lisanını iyi bilin diyoruz. Çünkü robotlarla bir araya geleceksiniz ama diğer taraftan da sakın insani silahlarınızı ihmal etmeyin. Sosyal-duygusal becerileriniz için bugün bir fırsattır, bunu iyi değerlendirir, içselleştirebilirseniz, yarın düştüğünüzde ayağa kalkmayı öğreneceksiniz."
Pandemi sonrası süreçte dünyada artık tamamıyla bir yüz yüze eğitim olabileceğini düşünmediğini ifade eden Prof. Dr. Aksu, "Eğitimin mutlaka bir kısmının onlineda kalacağını düşünüyorum, yani biz eskiden olduğu gibi aynı sisteme geri dönmeyeceğiz. Buradan artı olan kısımları cebimize alıp bizi sıkan ve yoran kısımları da yeni sisteme adapte edebilirsek yeni döneme uyum sağlayacağız diye düşünüyorum" diye konuştu.
İş dünyasında yeni çalışma saatleri yanında eğitimde online çözümlerin de yeniden düzenleneceğini söyleyen Prof. Dr. Aksu, "Sağlık açısından da aslında zaten başlamış olan hastalara çip takılma sürecinin hızlanacağını düşünüyorum. Bunun ne derece güvenilir olduğunu otoriteler tartışıyor ama hastaların sağlık sisteminin çiplerle sürdürüleceğini düşünüyorum. İlaç sanayinin endüstriyel karşılığı olan 'Farma 4' de iyice gelişecektir. Amazon ve Google'ın da bu yüzden Farma 4'e yatırım yaptığını düşünüyorum" dedi.