Uzmanlar silivri'de depremi konuştu
Alparslan ERMİŞ / SİLİVRİ Belediyesi tarafından Deprem Paneli düzenlendi.
Alparslan ERMİŞ / SİLİVRİ Belediyesi tarafından Deprem Paneli düzenlendi. Uzman isimlerin konuşmacı olarak katıldığı panelde deprem öncesinde ve deprem anında yapılması gerekenler vatandaşlara anlatıldı.
Silivri Belediyesi tarafından "Doğal Afetler ve Alınacak Önlemler" konulu panel düzenlendi. Atatürk Meydanı'nda halka açık yapılan program saat 19.00'da başladı. Panele Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kutoğlu, Jeofizik Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, Afet Yönetimi Uzmanı Özden Işık ve Doğa Hareketleri Araştırma Derneği (DOHAD) Başkanı Fuat Agalday konuşmacı olarak katıldı. Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ın ev sahipliğinde yapılan panele vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
BELEDİYE BALKANI YILMAZ ALINAN ÖNELMELERLE İLGİLİ BİLGİ VERDİ
Programın açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Yılmaz, halkın doğru bilgilendirilmesi, afet anında neler yapması gerektiğini, depreme ne kadar hazır olduğumuzu görmek amacıyla panel düzenlendiğini ifade etti. 26 Eylül'de yaşanan 5.8'lik depremin ardından yapılan çalışmaları hakkında bilgi veren Yılmaz, "Bugün Silivri'mizde çok değerli bilim adamlarını ağırlıyoruz. İlçemizde yaşanan 4.7 ve 5.8 büyüklüğündeki depremlerden sonra depreme ne kadar hazırız, depremle ilgili bildiklerimiz neler ve hangi hazırlıkları yapmalıyız? Bunları konuşmak üzere kıymetli misafirlerimizle birlikte sizlerleyiz. Bu depremler yaşanmadan önce Doğa Hareketleri Araştırma Derneği (DOHAD) ile 'Deprem Çalıştayı' yapmayı planlamıştık. DOHAD'ın Muğla civarındaki istasyonlarının yapımından sonra Eylül ayı sonu olarak düşünüyorduk ama deprem meydana geldi. Bundan sonra bu toplantıları sık sık düzenleyeceğiz." dedi.
Yılmaz şöyle devam etti:
"Silivri'de ne oldu? Biz neler yaptık? Onların bilgisini paylaşmak istiyorum. Belediyemize vatandaşlarımız tarafından 'Evim hasarlı mı, evim çürük mü' şeklinde 457 ihbar geldi. Kendi teknik elemanlarımız ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan gelen teknik elemanlar ile şuan itibariyle 328'ni denetlemiş durumdayız. Bakanlık ve belediye personelimizin koordineli çalışmalarıyla 21 yapının kullanımında sakınca görülmüş ve tahliyesi sağlanmıştır. Bu yapıların 13'ü şahıs mülkiyeti olup 62 daire ve 13 dükkandan oluşmaktadır. Tahliye edilen yapıların 4'ü okul, 2'si cami, 1 cami lojmanı ve ilçe stadyumudur. Toplam 152 vatandaşımızın tahliyesi gerçekleştirilmiş olup, 52 vatandaşımız Kaymakamlığımız tarafından tahsis edilen Selimpaşa Turizm Uygulama Oteline yerleştirilmiş ve gerekli ihtiyaçları sağlanmıştır. Kullanıma kapatılan okullarımızda ise İlçe Milli Müdürlüğümüzün uygun gördüğü okullarda eğitimlere devam edilmektedir ve ulaşım imkanları belediyemiz tarafından sağlanmaktadır. Gelen diğer taleplerin inceleme ve tespitleri ekiplerimizce ivedi bir şekilde yapılmaktadır. Fedakarca çalışan teknik ekibimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Deprem olduğu andan itibaren gece gündüz bizleri yalnız bırakmayan Kaymakamımız Sayın Ali Partal'a özellikle teşekkür etmek istiyorum."
GÜNDOĞDU: BİZİM TAHMİNİMİZDE YENİ BİR DEPREM OLMASI ZAYIF GÖRÜNÜYOR
Panelde konuşan Jeofizik Uzmanı Doç. Dr Oğuz Gündoğdu ise, "Deprem yer altında biriken enerjinin yer üstüne çıkmasıdır. Üzerine binlerce kitap yazılmıştır. Deprem faylanma olayını meydana getiriyor. Denize yakın yerlerde deniz içinde kırılmalar olur. Türkiye depremleri çok olan bir ülke. Büyük enerjisi olan bir fay, kuzey fayı yaşlı ama diri. Yani burada aniden açığa çıkması sırasında, insanların aldığı tedbirler zayiatın daha az olması için çok önemli. 26 Eylül depremi tüm İstanbul ilçelerinde hissedildi. Bu güne kadar takip ettik ve hala ediyoruz. Bu artçılar bize başka bilgiler verdi. Bizim tahminimizde yeni bir deprem olması zayıf görünüyor. 'Büyük Deprem' ifade eden bir işaret görmüyoruz. Ne yapalım derseniz, binalarınız dayanıklı ise evlerinize girin ya da binalarınızı kurumlar aracılığı ile kontrol ettirin. Korkmak serbest panik yok! Paniğe kapılan insan yapması gereken doğruları yapamaz. Yanındaki toplumu da etkiler." diye konuştu.
IŞIK: GÖSTERİŞLİ, KOCA KOCA EŞYALARDAN VAZGEÇİN"
Mahalle Afet Gönüllüleri'ni ve deprem sırasındaki gözlemlerini paylaşan Afet Yönetim Uzmanı Özden Işık, "5.8 tüm İstanbul'u harekete geçirdi. Belki iyi bir şeye vesile oldu. Halk organize edilen eğitimlere ilgi gösterilmeli. Mahallelerdeki örgütlenmelerimizi tamamlamalısınız. Her depreme her yangına afet diyemeyiz. Deprem bir doğa olayıdır. Toplumun üstesinden gelemediği afet, üstesinde geliyorsa acil durumdur. Bilgisiz insanlar panik olur. Neden afet yönetimi odaklı bakmalıyız? Türkiye'nin depremselliği bir numarada. Türkiye için Ege ve Akdeniz tsunami tehlikesinde. Marmara'da ise kıyı ve dolgudaki yapılarda çok dikkatli olunmalıdır. Deprem sırasında 0.8 erken uyarı var. Bu sürede doğalgaz, elektrik kapatılacak. Evin en sağlam yerine kaçın, duvarları yumruklayın tok ses çıkıyorsa yapının en sağlam yeridir. TV gibi şeyler sabitlenmeli, koca koca avizelerden vazgeçin. Ufak eşyalara yönelin. Riski azaltmak için sizlere çok ihtiyaç var. Eşyalarımızı kuzey ve güney yönünde yerleştirelim. En büyük afet az gelişmişliktir." şeklinde konuştu.
KUTOĞLU: BİRBİRİ İLE İLİŞKİSİ YOK DEMEK MÜMKÜN DEĞİL
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kutoğlu ise depremlerin neden ve nasıl oluştuğunu bir animasyon ile anlattı.
Kutoğlu "Depremden sonra çıkanları, ekonomik krizden sonra konuşanlara benzetiyorum. İnsanlara kriz olmadan bir şey söylemeliler. Yer bilimciler depremden önce bilgilendirme yapmalı, sonrasında boy göstermenin faydası yok. Türkiye'de depremleri oluşturan mekanizmalar, bizi kuzeye doğru itiyor, sıkıştırıyor. 100 yıl 200 yıl ezilip bükülmeye dayanamayan yeryüzü depremler ile ortaya çıkıyor. Depremlerin birbiri ile ilişkisi yok demek mümkün değil. Bir olayın içeresinde az veya çok tek bir ortak parametre varsa olayların hepsi birbiri ile ilişkilidir. Çankırı'daki hareketlik büyük bir Marmara depreminden önce yavaşlamalıdır teorimiz var. Jeodezik yöntemlerle bu hareketleri tespit etmemiz mümkün. Biz iki modern yöntemler ile son 40-50 yıldır takip ediyoruz. Türkiye'nin gerginlik haritasını çıkarıp büyük depremlerini koyduğumuzda birleşim yerlerini keşfettik. 2016'da buradan hareketle bir makale yayınladık, Kuzey Anadolu Fayı en son Gölcük'te kırıldı, sistematik bir fay olduğu için o yüzden Marmara'da bekliyoruz. Son birkaç yıldır ki araştırmalar, depremden önceki gerginliklerin kabukta bozulmalar meydana getirdiğini gösteriyor. Bu bozukluklar deprem öncesinde bizlere bazı sinyaller veriyor. Yapılan değerlendirmelerde Büyükçekmece'de bazı yerlerin hareketli olduğu görünüyor. Heyelan öncesi zemin hareketleri de olabilir bunlar. Depremler bozuk zeminleri tetikler. Buradan hareketle hangi binaların hareketliliği olduğunu görüyoruz." diye konuştu.
Kutoğlu şöyle devam etti:
"Silivri'ye gelecek olursak, 5.8 ardından Deprem İvme İstasyonlarına bakınca en büyük ivme Büyükçekmece 58 gal, 82 gal Silivri'de. 100 üzerine çıkarsa literatürde bina hasarlarının başladığı söylenir. Kötü zeminlerde depremle şunlar meydana gelir. Kayalık, zayıf ve suya doymuş zeminlerde birincil dalgada sarsılma olur, ikincil dalgada yanal hasar verir, yüzey dalgası da dönerek gelir, kayada bir şey olmaz. İyi bina sadece çatlar, suya doymuş zeminde binalar yıkılır. Yerel yöneticiler sizin temsilcileriniz, Afet konusunda onlara yardımcı olmalı, ekonomik kaygıdan uzak, çoluk çocuğumuz düşünmelisiniz. Kötü zeminlerde binalarınız varsa, güvenli yerlere geçmelisiniz. Bu deprem bize bir şans daha verdi, bu şansı iyi değerlendirelim. "
AGALDAY: YAKIN GELECEKTE, HAVA DURUMU GİBİ DEPREM DURUMU YAYINLANACAK
Doğa Hareketleri Araştırma Derneği (DOHAD) Başkanı Fuat Agalday ise panelde yaptığı konuşmada "99 depremini hepimiz çok kötü yaşadık. Deprem olmadan günler öncesindeki değişiklikleri tespit etmeye çalışıyoruz. Dünya'ya baktığımız zaman bu çalışmalar devam ediyor. Umut verici sonuçlar da var. 2000 yıllarında ilk istasyonlarımızı 2007'de Marmara'ya kurmak için çalıştık. 2014 yılında sahil kıyısını gösteren ilçelerde Büyükçekmece, Avcılar, Tuzla, Tekirdağ gibi yerlerde istasyonlar kuruldu. Silivri'de Selimpaşa, Mimarsinan, Basınkent, Çanta ve Gümüşyaka Mahallesi'nde 7-24 çalışan istasyonları kurduk. 200 km bir fay var, 5.8 Silivri önlerinde gerçekleşti. Ön belirtileri görebilmek için bazı parametrelerin üstünde çalışılmalı. Elektrostatik, radon gazı, atmosferik değişimler, kuyu suları… Resmi raporlar ile bunlar kayıt altına alınıyor. Biz tüm istasyonlarda kayaç gerginliğini izliyoruz. Bize göre bu ölçümler 13 Ağustos civarı bu depremin geleceğini gösterdi. Tek parametre olduğu için bunu kamuoyu ile paylaşmak mümkün değil. Mutlaka bir deprem gerçekleşecek ama ne zaman bunu bilemiyoruz. Başkanımız bu konuya büyük önem veriyor. Silivri'de 4, İstanbul'da 11 nokta ile sürekli gözlemlerimizi yapıyoruz. Önemli olan güvenli binalarda oturmamız gerekiyor. Sistemlerimizi geliştirerek yakın bir gelecekte, hava durumu gibi deprem durumunu gösterecek yayınlar olacağını ümit ediyoruz" şeklinde konuştu.