VAN'DA SALGININ SAĞLIK ÇALIŞANLARI ÜZERİNDEKİ PSİKOLOJİK ETKİSİ ARAŞTIRILDI
VAN Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları tarafından, salgın döneminde ön safta yer alan sağlık çalışanları arasında yapılan psikolojik araştırmada, özellikle kadın, hemşire, evliler ile kesin tanı almış alanlarda çalışanlarda daha yüksek hem de şiddetli posttravmatik stres...
VAN Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları tarafından, salgın döneminde ön safta yer alan sağlık çalışanları arasında yapılan psikolojik araştırmada, özellikle kadın, hemşire, evliler ile kesin tanı almış alanlarda çalışanlarda daha yüksek hem de şiddetli posttravmatik stres bozukluğu semptomlarının görüldüğü ortaya çıktı. Çalışmayı yürüten Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Dilek Bulut, İran'a komşuluğumuzdan dolayı, İran'da da pandeminin ağır geçmesi nedeniyle, aslında pandemiyle psikolojik olarak ilk mücadele edenlerin Van'daki sağlık çalışanları olduğunu söyledi.
Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yaparken Ankara'ya tayin olan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Dilek Bulut, Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Genel Cerrah Uzmanı Doç. Dr. Sebahattin Çelik, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Merve Sefa Sayar, Rize Recep Tayyip Erdoğan Araştırma Hastanesi Psikiyatrı Uzmanı Buket Koparal ve Üroloji Uzmanı Dr. Ender Cem Bulut, salgının sağlık çalışanları üzerindeki psikolojik etkisini değerlendirmek için çalışma yaptı.
'PSİKOLOJİK ETKİLERİNİ GÖRMEK İSTEDİK'
Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli 348 sağlık çalışanının bu süreçteki psikolojik etkilerini görmek için 22 soruluk anket hazırlandı. Ankette katılımcıların yaş, cinsiyet gibi demografik verileri ile çalıştıkları bölümlerle ilgili meslek, medeni durum gibi bilgileri yer aldı. Yapılan araştırmayla Van'daki sağlık çalışanlarının Covid-19 ve ilgili faktörlerden psikolojik olarak ne ölçüde etkilendiği amaçlandı. Çalışmada sağlıkçıların bu süreçten daha fazla etkilendikleri ve genelinde ise posttravmatik stres bozukluğu semptomları beraberinde birçok sorunun yaşandığı ortaya çıktı.
'EN ÇOK HEMŞİRE, KADIN VE EVLİLER ETKİLENDİ'
Araştırmada, kadın, hemşire, evliler ile kesin tanı almış alanlarda çalışanlarda bu oran hem yüksek çıktı, hem de şiddetli posttravmatik stres bozukluğu semptomları görüldü. Şu an Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Dilek Bulut, salgından en çok etkilenen sağlık çalışanlarında kontrol grubuna göre posttravmatik stres bozukluğu semptomlarının daha fazla görüldüğünü söyledi. Bu durumun da gün içinde hemşirelerin hastalarla daha sık temas etmesi gösterilirken, belirtiler arasında uykusuzluğun hemşirelerde daha yaygın görüldüğü belirtildi. Yapılan çalışma, 'The international journal of clinical practice' dergisinde yayınlandı.
Çalışmayı yürüten Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Dilek Bulut, İran'ın salgınla yoğun olarak mücadele etmesi nedeniyle Türkiye'de ilk olası vakaların Van'da görüldüğünü söyledi. Dr. Bulut şöyle konuştu:
"İran sınır kapısında sahra hastaneleri kuruldu. Aslında pandemiyle psikolojik olarak ilk mücadele eden Van'daki sağlık çalışanları oldu. Bu belirsizlik ve psikolojik yük altında çalışan sağlıkçıların varlığını görmek bizi bu çalışmayı ortaya koymak istedik. Çalışmanın sonunda da posttravmatik stres bozukluğu gördük. Bu da travmatik olaylara maruz kaldıktan sonra insanlarda görülen psikiyatrik bir bozukluktur. Bunu yaşayan insanlar yaşadığı travmaların hatıralarını tekrar tekrar yaşarlar. Kaçınma davranışı gösterirler ve umutsuzluk duygularını yoğun olarak yaşarlar. Bizim çalışmamızda da posttravmatik stres bozukluğu kontrol grubuna göre sağlık çalışanlarına göre daha fazlaydı. Sağlık çalışanlarını arasında da kadınlarda, hemşirelerde, evlilerde ve kesin tanı almış alanlarda çalışanlarda hem daha yüksek oranda hem de daha şiddetli görüldü. Bizim çalışmamız sağlık çalışanlarının önemli ölçüde etkilendiklerini ortaya koydu. Salgınla etkili mücadele için hizmet içi eğitimler psikolojik destek veren birimlerin kurulması ile etkiler asgari düzeye indirilebilir."
'ETKİLEYEN EN ÖNEMLİ FAKTÖR KADIN VE EVLİ OLMAK'
Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Sebahattin Çelik ise hastanenin 5 bin çalışanı olduğunu belirterek, "Bölgenin de büyük oranda salgın yükünü kaldıran bir hastanedir. Dr. Dilek Bulut'un öncülük ettiği bir çalışma grubu olarak salgının sağlık çalışanlarında ürettiği psikolojik sorunlarını irdelemeyi düşündük. Amacımız bu süreçte sağlık çalışanları ne kadar etkileniyor, en çok etkilenen grup hangisi ve daha da önemlisi kaygıyı uyku bozukluğunu belirleyebilmekti. Çünkü bunu belirlersek buna göre önlemler alabiliriz diye düşündük. Özellikle hemşire grubumuzda hem kaygı hem stres doktorlara göre fazla. Ayrıca kesin tanı almış Covit alanında çalışanların kaygı, endişe ve stres bozukluğu, uykusuzluk diğer alanlarda çalışanlara göre daha fazla olduğunu gördük. Etkileyen en önemli faktör ise kadın ve evli olmaktır. Muhtemelen çocuk kaygısından dolayıdır" diye konuştu.
'HEP KORKU VE ENDİŞE İÇİNDE OLDUK'
Covit servisinde çalışan hemşire Yasemin Özgür ise bu süreçte yaşadıklarını anlattı. 14 yıldır bu meslekte çalıştığını ve eşinin de pandemi servisinde çalıştığını belirten Örgür, "Şu anda plastik cerrahi servisindeyiz ama şimdi Covid-19 pandemi servisi olarak hizmet vermektedir. İlk defa bir salgınla bu kadar ciddi mücadele ediyoruz. Tabi en ön safta bizler mücadele ediyoruz. İlk hepimizde korku, panik, endişe çok oluştu. Çünkü daha önce karşılaştığımız bir süreç değildi. Çocuklarımız vardı ve bu salgın bizi ne derece etkileyecekti bunu bilemiyorduk. ve hepimizde korku ve endişe vardı. Bundan dolayı sürekli psikologla görüşme ve irtibat halinde olma durumu oldu. Çünkü acaba buradan kaptığımız hastalığı ailemize, hasta yakınlarına götürür müyüz diye bilemiyorduk ve endişeliydik" dedi.
'ÇOCUĞUMUZ VARDI ANNEYDİK'
Bu süreçte kendilerini en çok etkileyenin çocukları olduğunu belirten Özgür, "Bu süreçte biliyorsunuz birçok yer kapandı. Bakıcılar sağlık çalışanı olduğumuz için çocuk bakmayı reddettiler. Gelebilecek anne ve babamız yoktu, çünkü yaşlı oldukları için onlar da korkuyorlardı. Eşimde sağlıkçı olduğu için diğerlerine nazaran daha fazla etkilendiğimi düşünüyorum. Çünkü eşim de pandemi servisinde çalışıyordu. Çocuğu nereye bırakacağımızı bilemiyorduk. Yıllık izin ve idari izinlerle zaman zaman bu durumu idare etmeye çalıştık. Hastane yönetiminden destek çok gördük. Çünkü hepimiz çok korkuyorduk. Endişe ve panik çok fazlaydı. Çocuğumuzu kime bırakacağız diye düşünüyorduk çünkü kendi canımızdan çok onları düşünmeye başladık" diye konuştu.
'HAYATIN GERÇEK YÜZÜNÜ GÖRDÜM'
Bu süreçte hayatın gerçek yüzünü gördüğünü de belirten Özgür, "Evet bizim için çok zordu. Psikolojik olarak çok yıprandık. Çünkü hastalar birden gidiyordu. Genel durumları kötüleşiyordu. Bu normal takip ettiğimiz servis hastaları gibi değildi. Ama bizde bu sürece biraz daha alışmaya başladık" şeklinde konuştu.
Sağlık Bakım Hizmetleri Müdür Yardımcısı ve Covid-19 Servisi Birim Sorumlusu Mehmet Koçer de, "Birçok hastalıkta, birçok doğal afette görev aldım. Ama ilk defa tüm dünyayı böyle tehdit eden bir salgınla karşı karşıya kaldık. Çok zorlu bir süreçti ve çok korkuyorduk. Hepimizin aileleri, çocukları vardı. Çok korkuyor ve panikliyorduk. Evimize ve çocuklarımıza hastalık bulaştıracağız diye çok tedirgindik ama zamanla buna alıştık" dedi.