Veli Ağbaba Okkır'ın Ailesiyle Kameralar Karşısına Geçti
Chp Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Ergenekon davasında yargılananların yaş ortalamasının70'in üzerinde olduğunu belirterek, 'Örgüt yönetiminin en üst kademesi ortalama yaşam süresini aşmış durumdaö dedi.
Chp Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Ergenekon davasında yargılananların yaş ortalamasının70'in üzerinde olduğunu belirterek, 'Örgüt yönetiminin en üst kademesi ortalama yaşam süresini aşmış durumdaö dedi. Komisyon üyeleri ile birlikte basın toplantısına katılan Ergenekon'un kasası olarak adlandırılan ve tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Kuddusi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır ve Yarbay Ali Tatar'ın kardeşi Ahmet Tatar, ablası Hürriyet Ünver'de katıldı. Okkır ve Ünver, burada konuşurken gözyaşlarını tutmakta zorlandı. CHP Cezaevi Komisyonu üyesi milletvekilleri, TBMM'de, Kuddusi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır,Yarbay Ali Tatar'ın kardeşi Ahmet Tatar ve ablası Hürriyet Ünver ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Fatih Hilmioğlu'nun tedavi görmesini sağlamak için Cumhurbaşkanı'nın yetkisini kullanması gerektiğini belirten CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Payrozköy, Oda tv, Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, KCK gibi davaların cadı avına döndüğünü söyledi.
CHP Erzincan Milletvekili Muharrem Işık ise, şunları söyledi: 'Ortadaki kumpası yıllardır görmezden gelenler bu insanlardan ne istediler. Bu insanlar neden öldü' Hukukun ayaklar altına alınmaması için direnmek gerekir. Yeniden yargılanma özel yetkili mahkemelerin tüm kararlarını kapsamalıdırödedi. CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir ise, 'Ergenekon'un 3 katı, Balyoz'un 2 katı büyüklüğünde olan Askeri Casusluk Davası'nda 4 bin kişinin adı geçiyor. Yarbay Ali Tatar'ın intihar etti. Albay Mehmet Haşimoğlu tedavi gördüğü GATA'da hayatını kaybetti. Kuddusi Okkır ise cezaevinde sağlığının bozuldu ve tahliye edildikten 5 gün sonra hayatını kaybetti. Gözler önünde bu insanların diri diri betona gömülmesine izin vermeyinö dedi.
DEVLET EMANETE HIYANET ETTİ
Ergenekon'un kasası olduğu iddia edilen ve tahliye edildikten 5 gün sonra Trakya Üniversitesi Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi'nde Temmuz 2008 yılında hayatını kaybeden Kuddusi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır'ın konuşmasını güçlükle yaptı.Okkır şunları söyledi: 'Durumu çok ağırlaşınca İstanbul'daki hastanelere gönderildi. Burada gerekli tedaviler yapılmadı. İstanbul'da 3 hafta boyunca eşim bana gösterilmedi. Niye biz hala hukuk hatası yapıyoruz da bu insanların sağlığına kavuşmasına izin vermiyoruz. Diğer insanların gerekli tedavileri en kısa zamanda yapılsın. Kuddusi Okkır'ın kanına girdiniz, ben eşimi devlete emanet ettim, devlet bu emanete hıyanet etti. Aynı hataları tekrar işlemeyin. Kuddusi Okkır'ı sahip çıkan olmadı, geride kalan insanları lütfen kurtaralım. Bu insanların sağlık haklarını ellerinden alıp tekrar hukuk faciası işlemeyelim. Tekrar yargılanma bu ölen insanların hangi birisini geri getirecek. Adalet bize çalışmayacak mı, bunun hesabını kim verecek' Bu Okkır niye öldü diye düşünmediniz, kimse bu soruyu sormadıö
İntihar eden Yarbay Ali Tatar'ın kardeşi Ahmet Tatar ise şunları söyledi: 'Mağduriyeti kimseye bırakmayanlar gözünü açıp bize iyi bakın.Karşınızda o günlerde sevdiklerinden koparılanlar, telafi edilemez acılara sokulanlar duruyor. Tutsakların serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Benim bir kardeşim vardı, adı Yarbay Ali Tatar.Ne bir cana kıydı ne de haram yerdi. Zindan yerine Hak'ka yürüdü. Onun huzursuz olduğunu biliyorumö Gözyaşlarını tutamayan Ali Tatar'ın ablası Hürriyet Ünver ise, 'İyi ki 17 Aralık oldu da bizim sesimizi görmeyen gözler gördü, duymayan kulaklar duydu. Ali bir askerdi, onu almaya geldiklerinde cezaevine götüreceklerini biliyordu. Ali dedi ki, 'siz bana ceza veremezsiniz, sizin hukukunuzu tanımıyorum, ben kendimi ışık ediyorum' dedi ve Hak'ka yürüdü. Ali'nin olayına gibi bakanlara ben karşı çıkıyorum, Ali intihar etmedi, Ali bugünleri o günden gördü ve bugünlere ışık olmak adına Hak'ka yürüdü. Kararına saygı duyuyorumö